WASHINGTON - Hakan Çopur
Başkanlık kararnamesiyle ABD kapılarını Suriye, Irak, İran, Libya, Yemen, Sudan ve Somali'den gelenlere 90 günlüğüne kapatan yeni Başkan Donald Trump'ın "teröristleri engelleme yöntemi" eleştirilerin hedefi oldu.
ABD'de havalimanında 5 yaşındaki çocuğa kelepçe takıldı
ABD'de nefret suçları artışta
"Kara listeye" alınan ülkelerin çoğunun son yıllarda Amerikan ordusunun saldırılarına maruz kalmış olması dikkat çekti.
Suriye
Yasak listesine alınan ülkeler arasında DEAŞ tehdidi dolayısıyla adı sıkça anılan Suriye, önceki Başkan Barack Obama döneminde Amerikan ordusunun en fazla bomba attığı ülkelerin başında yer aldı.
Dış ilişkiler Konseyinin yayımladığı raporda sadece 2016 yılında Amerikan hava unsurlarının Suriye ve Irak'a attığı bomba sayısının 24 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
ABD'de mültecileri takip eden kurumların paylaştığı verilere göre, bugüne kadar ABD'ye kabul edilen 12 bin Suriyeli mülteciden hiçbiri, bir terör saldırısına bulaşmadı.
Irak
Dönemin ABD Başkanı George W. Bush tarafından 2003 yılında işgal edilen Irak da Amerikan ordusunun son dönemde en fazla müdahale ettiği ülkelerden biri oldu. 2003 yılındaki işgalin ardından mezhep savaşları girdabına kapılan ülkede yüz binlerce insan hayatını kaybetti, siyasi istikrarsızlık tüm sivillerin hayatını derinden etkiledi.
11 Eylül'den sonra 2001 yılında El Kaide'yle mücadele kapsamında verilen yetkiyi halen kullanan ABD ordusu, 2003 yılında başlayan işgalden 2011 yılındaki geri çekilmeye kadar bilfiil ülkede kaldı.
DEAŞ tehdidiyle de uğraşmak zorunda kalan Irak, teröre karşı en fazla destek beklediği Washington yönetiminin vize yasağı ile adeta şok oldu.
Libya
Birleşmiş Milletler'de (BM) alınan kararla 2011 yılının mart ayında başlayan ve ekim ayında dönemin Libya lideri Muammer Kaddafi’nin öldürülmesiyle son bulan operasyonlar, ülkeye istikrar ve huzur getirmedi. Kaddafi sonrası dönemde ciddi krizler yaşayan ve siyaseten bölünen ülkenin bazı bölgelerine DEAŞ kolayca yerleşebildi.
Yemen
Yemen’de 2015 yılının hemen başında gerçekleşen darbenin ardından ülkedeki çatışma ortamı yayılırken, hem Husilerin hem de El Kaide unsurlarının sivillere verdiği zarar kayda değer düzeye ulaştı. Aynı yılın haziran ayında Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon Yemen'de Husilere karşı operasyonlara başlarken Obama yönetimi de koalisyona lojistik ve hava desteği sağlamayı taahhüt etti.
Fakirlikle mücadele eden Yemen, Suudi Arabistan-İran-ABD üçgeninde giderek daha fazla yıprandı ve terör örgütlerinin alan kazanmasına açık hale geldi. 20 Ocak'ta göreve başlayan Trump’ın emrini verdiği ilk operasyonun Yemen’de El Kaide unsurlarına karşı yapılan bir baskın olması da ayrıca dikkat çekti.
Somali
Eş-Şebab terör örgütünün varlığı dolayısıyla Obama yönetimi tarafından sürekli bombalanan Somali de istikrarsızlıktan kurtulabilmiş değil. Eş-Şebab'a karşı özellikle insansız hava araçları (İHA) ile çok sayıda saldırı gerçekleştiren ABD'nin, 2007 yılında Etiyopya’nın Somali’yi işgaline destek vermesi ve akabinde bölgedeki askeri görünürlüğünü artıran yeni üsler kurması, tartışmaları beraberinde getirdi.
Listedeki ülkelerin sicili "temiz"
Atlantik dergisinden Uri Friedman imzalı "Amerika’nın teröristleri aslında nereden geliyor?" başlıklı makale, Trump'ın vize yasağı listesinin esasen mevcut tabloyu doğru yansıtmadığını ortaya koyuyor.
Makalede, 1975-2015 yılları arasında bu 7 ülkenin vatandaşlarının ABD’de terör bağlantılı saldırılarda öldürdüğü kişi sayısının "sıfır" olduğu belirtildi. Yine bu dönemde sadece 6 İranlı, 6 Sudanlı, 2 Somalili, 2 Iraklı ve 1 Yemenlinin terör bağlantılı suçlardan mahkum olduğu kaydedildi.
dikGAZETE.com