Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) Büyükelçileriyle görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) büyükelçileri ile kahvaltıda bir araya geldi. Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz’ın koordinasyonunda Ankara JW Marriot Hotel’de gerçekleşen toplantıda AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Haber de yer aldı.
Kılıçdaroğlu, kahvaltının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, Büyükelçilerle sabah kahvaltısı yaptıklarını belirterek, "Türkiye’nin AB’ye üyeliği sürecini tartıştık. 1963’ten beri süren yolculuğumuzun olumlu sonuçlanması için elimizden gelen her türlü çabayı CHP olarak gösterdiğimizi kendilerine aktardık. vize konusunun bir başka koşula bağlanmasının doğru olmadığını ahde vefanın bir gereği olduğunu, birliğin etik değerleriyle bunun uyuşabileceğini ifade ettik. Herhangi bir koşul olmaksızın vize serbestisi olursa bunun daha uygun olacağı kendilerine ifade edildi. Türkiye’nin Ortadoğu, Rusya, Afrika, Balkanlar konusundaki bize sorulan sorularla ilgili cevaplar verdik. Onlara CHP’nin önümüzdeki günlerde bir dış politika strateji belgesini açıklayacağını da ifade ettik. Bu belgeyi merak ettiklerini ifade ettiler. Biz de önümüzdeki süreç içinde kamuoyuyla paylaştıktan sonra belgeyi kendilerine göndereceğimizi belirttik" diye konuştu.
ALMANYA BÜYÜKELÇİSİ TOPLANTIYA KATILMADI
Toplantıda Almanya Büyükelçisinin olup olmadığı sorusuna Kılıçdaroğlu, "Hayır. Özellikle sözde Ermeni soykırımıyla ilgili bir soruda geldi. O konuda düşüncelerimizi aktardık. Bunun bir siyaset konusu olmaması gerektiğini siyasete malzeme edilmemesi gerektiğini tarihçilerin işi olduğunu, Türkiye’nin bütün arşivlerini açtığını, gerçekleri sadece bizim değil bütün dünyanın görmeye hakkının olduğunu, arşivlerini açmayan Ermenistan’ın da arşivleri açması gerektiğini kendilerine aktardık. Biz davet ettik ama Türkiye’de mi değil mi bilmiyoruz ama gelmedi" ifadelerini kullandı.
"HİÇKİMSENİN CUMHURBAŞKANI DEĞİLDİR ANCAK KENDİ YANDAŞLARININ CUMHURBAŞKANIDIR ERDOĞAN"
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kılıçdaroğlu, kendisinin Yargıtay Danıştay başkanlarıyla ilgili eleştirilerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Siyaseti öğrenecekler alışacaklar bunlara. Ben hem yasamanın, yürütmenin hem de yargının Cumhurbaşkanıyım" şeklinde yanıt verdiğinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Siyaseti bilmesi gereken insanlar önce anayasayı bilecekler. Anayasayı bilmeden ben siyaseti biliyorum demek doğru değildir. Anayasada yargının bağımsızlığı var. Dün Sayın Kurtulmuş ’hepsi Cumhurbaşkanına bağlıdırlar’ demişti. Bugün Sayın Kurtulmuş geri adım atıyor. Bir anlamda Erdoğan ile çelişiyor. Hiç kimsenin Cumhurbaşkanı değildir ancak kendi yandaşlarının Cumhurbaşkanıdır Erdoğan. Bunu herkesin bilmesi lazım. Cumhurbaşkanının tarafsız olması lazım. Çünkü tarafsız olacağına dair yemin etti. Nerede? TBMM’de. Yeminini tutmuyor. ’Ben herkesin Cumhurbaşkanıyım’ diyor. Kusura bakmasın sadece ve sadece kendi partisinin Cumhurbaşkanıdır. Ortaya koyduğu tabloda budur. Yargı bağımsızdır, yargı tarafsızdır. Bütün dünyada böyledir. Çünkü bir gün gelir Erdoğan’ı da o yargı yargılar. Dolayısıyla yargının bağımsızlığının temelinde de bu yatıyor zaten. Yargıç ileride birisi önüme çıkar ve ben onu yargılarsam o nedenle benim tarafsızlığım ve bağımsızlığım çok önemlidir diyorsa hem yargı hem Cumhurbaşkanı yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına dikkat etmek zorundadır. BU konuda atılacak adımların yapılacak davranışların söylenecek sözlerin son derece önemli bir ağırlığı vardır. Sayın Cumhurbaşkanı bize siyaset dersi vereceğine önce TBMM’nin önünde namusu ve şerefi üzerine ettiği yeminin gereğini yapsın. Ona sahip çıksın önce."
(İHA)
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) büyükelçileri ile kahvaltıda bir araya geldi. Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz’ın koordinasyonunda Ankara JW Marriot Hotel’de gerçekleşen toplantıda AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Haber de yer aldı.
Kılıçdaroğlu, kahvaltının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, Büyükelçilerle sabah kahvaltısı yaptıklarını belirterek, "Türkiye’nin AB’ye üyeliği sürecini tartıştık. 1963’ten beri süren yolculuğumuzun olumlu sonuçlanması için elimizden gelen her türlü çabayı CHP olarak gösterdiğimizi kendilerine aktardık. vize konusunun bir başka koşula bağlanmasının doğru olmadığını ahde vefanın bir gereği olduğunu, birliğin etik değerleriyle bunun uyuşabileceğini ifade ettik. Herhangi bir koşul olmaksızın vize serbestisi olursa bunun daha uygun olacağı kendilerine ifade edildi. Türkiye’nin Ortadoğu, Rusya, Afrika, Balkanlar konusundaki bize sorulan sorularla ilgili cevaplar verdik. Onlara CHP’nin önümüzdeki günlerde bir dış politika strateji belgesini açıklayacağını da ifade ettik. Bu belgeyi merak ettiklerini ifade ettiler. Biz de önümüzdeki süreç içinde kamuoyuyla paylaştıktan sonra belgeyi kendilerine göndereceğimizi belirttik" diye konuştu.
ALMANYA BÜYÜKELÇİSİ TOPLANTIYA KATILMADI
Toplantıda Almanya Büyükelçisinin olup olmadığı sorusuna Kılıçdaroğlu, "Hayır. Özellikle sözde Ermeni soykırımıyla ilgili bir soruda geldi. O konuda düşüncelerimizi aktardık. Bunun bir siyaset konusu olmaması gerektiğini siyasete malzeme edilmemesi gerektiğini tarihçilerin işi olduğunu, Türkiye’nin bütün arşivlerini açtığını, gerçekleri sadece bizim değil bütün dünyanın görmeye hakkının olduğunu, arşivlerini açmayan Ermenistan’ın da arşivleri açması gerektiğini kendilerine aktardık. Biz davet ettik ama Türkiye’de mi değil mi bilmiyoruz ama gelmedi" ifadelerini kullandı.
"HİÇKİMSENİN CUMHURBAŞKANI DEĞİLDİR ANCAK KENDİ YANDAŞLARININ CUMHURBAŞKANIDIR ERDOĞAN"
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kılıçdaroğlu, kendisinin Yargıtay Danıştay başkanlarıyla ilgili eleştirilerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Siyaseti öğrenecekler alışacaklar bunlara. Ben hem yasamanın, yürütmenin hem de yargının Cumhurbaşkanıyım" şeklinde yanıt verdiğinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Siyaseti bilmesi gereken insanlar önce anayasayı bilecekler. Anayasayı bilmeden ben siyaseti biliyorum demek doğru değildir. Anayasada yargının bağımsızlığı var. Dün Sayın Kurtulmuş ’hepsi Cumhurbaşkanına bağlıdırlar’ demişti. Bugün Sayın Kurtulmuş geri adım atıyor. Bir anlamda Erdoğan ile çelişiyor. Hiç kimsenin Cumhurbaşkanı değildir ancak kendi yandaşlarının Cumhurbaşkanıdır Erdoğan. Bunu herkesin bilmesi lazım. Cumhurbaşkanının tarafsız olması lazım. Çünkü tarafsız olacağına dair yemin etti. Nerede? TBMM’de. Yeminini tutmuyor. ’Ben herkesin Cumhurbaşkanıyım’ diyor. Kusura bakmasın sadece ve sadece kendi partisinin Cumhurbaşkanıdır. Ortaya koyduğu tabloda budur. Yargı bağımsızdır, yargı tarafsızdır. Bütün dünyada böyledir. Çünkü bir gün gelir Erdoğan’ı da o yargı yargılar. Dolayısıyla yargının bağımsızlığının temelinde de bu yatıyor zaten. Yargıç ileride birisi önüme çıkar ve ben onu yargılarsam o nedenle benim tarafsızlığım ve bağımsızlığım çok önemlidir diyorsa hem yargı hem Cumhurbaşkanı yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına dikkat etmek zorundadır. BU konuda atılacak adımların yapılacak davranışların söylenecek sözlerin son derece önemli bir ağırlığı vardır. Sayın Cumhurbaşkanı bize siyaset dersi vereceğine önce TBMM’nin önünde namusu ve şerefi üzerine ettiği yeminin gereğini yapsın. Ona sahip çıksın önce."
(İHA)