Yayımlanan sonuç bildirgesinde, Arap ülkeleri ile Avrupa Birliği arasındaki sorunların çözümü için yardımlaşmanın artırılmasının "anahtar kelime" olduğu kaydedildi.
İki bölgede yaşayanların dünya nüfusunun yüzde 12’sini oluşturduğunun hatırlatıldığı bildirgede, istikrar ve refahın desteklenmesi için meşruiyete dayalı çok uluslu çerçevede yeni bir yardımlaşma döneminin başladığı duyuruldu.
Düzensiz göçle mücadele edileceğinin altının çizildiği bildirgede, “Mültecilerin uluslararası yasalar çerçevesinde desteklendiği, insan haklarına saygı duyulduğu, yabancı düşmanlığının kınandığı, düzensiz göçe karşı yasa dışı mücadele yöntemlerine izin vermediği ve insan kaçakçılığıyla mücadelenin sürdürüldüğü konusundaki tutumumuzu tekrarladık. Bölgedeki güvenlik ortamının sağlanması, uyuşmazlıkların çözümü, ve sosyo-ekonomik kalkınma için iş birliğinin daha da güçlendirilmesi konusunda fikir birliğine vardık." ifadelerine yer verildi.
Filistin için iki devletli çözümFilistin meselesinin ele alındığı ifade edilen bildirgede, iki devletli çözüme destek verdiklerini "1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması, Orta Doğu’da kapsamlı bir barışın sağlanması için doğrudan görüşmelerin yapılması konusunun görüşüldüğü" belirtildi.
Bildirgede Libya, Suriye ve Yemen konularına da değinildi. Söz konusu ülkelerde son gelişmeler konusunda yapıcı ve derin değerlendirmelerin yapıldığı, bu ülkelerin toprak bütünlüğü ve egemenliğinin korunmasının altının çizildiği kaydedildi.
Suriye’deki siyasi değişikliğin 2012 Cenevre açıklaması ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararına uygun olmasının gereği bildirildi.
Libya konusunda BM’nin 2015 Anlaşmasının hayata geçirilmesi konusundaki çabalarının desteklendiğinin dile getirildiği bildirgede, “Bütün Libyalıları iyi niyetle demokratik geçiş sürecine katkı sağlamaya çağırdık.” ifadelerine yer verildi.
“Yemen konusunda Hudeyde bölgesinde ateşkesin sağlanması için Stockholm kararlarını memnuniyetle karşılıyoruz.” denildi.
Ayrıca, Uluslararası barış ve güvenlik konularının görüşüldüğü, silah ve teröristlerin ülke sınırlarından geçmesi ve terörün desteklenmesinin engellenmesi konularının ele alındığı belirtildi.
Bir sonraki zirve Brüksel’deNükleer silahların sınırlandırılması, Orta Doğu’nun kitle imha silahlarından arındırılması ve bölgeye bu tür silahların sokulmasının engellenmesinin önemine vurgu yapıldığı kaydedildi.
Dini ve etnik ayrılıkları körükleyen faaliyet ve söylemlere müsamaha gösterilmemesi, bunların önüne geçilmesi için sosyal medya ve internetin kullanılmasının engellenmesine yönelik vurgu yapıldığı duyuruldu.
17 maddelik sonuç bildirgesinde bir sonraki zirvenin 2022 yılında Brüksel’de yapılmasının kararlaştırıldığı belirtildi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com