USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

'27 Nisan, Makedonya'nın en kara günlerinden biriydi'

Makedonya'nın Arnavut kökenli ilk meclis başkanı seçilen Talat Caferi AA'ya konuştu. Caferi, "27 Nisan, bağımsızlığından bugüne Makedonya tarihinin en kara günlerinden biriydi." dedi.

'27 Nisan, Makedonya'nın en kara günlerinden biriydi'
12-05-2017 15:08
Google News

ÜSKÜP (AA) - Makedonya'nın yeni Meclis Başkanı Talat Caferi, 27 Nisan'da mecliste yaşanan ve çok sayıda insanın yaralandığı olaylara ilişkin, "27 Nisan, bağımsızlığından bugüne Makedonya tarihinin en kara günlerinden biriydi. Gelecekte böyle bir olayın tekrarlanmasına izin verilmemeli." dedi.

• Makedonya Meclisinde yaşananlar

• Makedonya Meclisindeki olaylarda yaralananlar olmuştu

• Cumhurbaşkanlığından Makedonya Meclisine sağduyu çağrısı yapılmıştı

• Siyasi krizden meclisteki olaylara: Makedonya'da yaşananlar

• 'O gece hiç bitmeyecek sandım'

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Caferi, Makedonya Meclisi'nde çıkan olayları, meclis başkanı olarak seçilmesini ve ülkedeki mevcut siyasi durumu değerlendirdi.

Hükümetin kurulması için gerekli meclis çoğunluğunun sağlandığına ilişkin mektubu Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov'a ilettiğini anımsatan Caferi, İvanov'un hükümeti kurma görevini vermesi için 10 günlük bir süresi olduğunu, bu sürenin 19 Mayıs'ta sona ereceğini ifade etti.

Caferi, cumhurbaşkanının sorumluluğunu yerine getirmemesinin, gelecekte kötü örnekler teşkil edeceğini belirterek, 27 Nisan'da mecliste yaşananlar sonucunda, İvanov'un ülkedeki devlet kurumlarının işleyişi açısından risk derecesini anladığını dile getirdi.

27 Nisan'da bir grup göstericinin meclis binasına girerek aralarında gazeteci, milletvekili ve polislerin de bulunduğu çok sayıda insanın yaralanmasına neden olduğu olayları da yorumlayan Caferi, "27 Nisan, bağımsızlığından bugüne Makedonya tarihinin en kara günlerinden biriydi. Gelecekte böyle bir olayın tekrarlanmasına izin verilmemeli." ifadelerini kullandı.

Caferi, Seçimler ve Atamalar Komisyonunun belirlenmesinin görüşüldüğü mecliste, yaklaşık iki ay boyunca söz konusu komisyonun kurulması dışında her şeyin tartışıldığını ve bunun, 27 Nisan'daki olaylara neden olduğunu belirterek şunları kaydetti:

"Meclisin önünde protesto edenleri teşvik eden o tartışma, kalabalığın meclis binasına ulaşmasıyla sonuçlandı. Ancak sorun, o kalabalığın bariyerleri veya meclisin kapısını aşması değil, meclis için felaket olan bazı milletvekilleri ve meclis güvenliğinin kapıları açarak meclise giriş senaryosunun bir parçası olmasıdır."

Caferi, meclis başkanı seçiminin yasa dışı olduğunu savunan Makedon milliyetçisi İç Makedon Devrimci Örgütü-Makedonya Ulusal Demokratik Birliği'nin (VMRO-DPMNE) meclis çalışmalarında yer almasının, "dolaylı olarak" yeni meclis başkanının statüsünü kabul ettikleri anlamına geldiğini kaydetti.

"Oturumların Arnavutça yönetilmesi, Makedonya'nın egemenliğini ihlal etmiyor"

Makedonya'nın Arnavut kökenli ilk meclis başkanı olan Caferi, meclis oturumlarını Arnavutça yöneteceğini ve bunun anayasal olarak bir sakıncası bulunmadığını ifade ederek, belli zamanlarda Makedonya'nın iki resmi dilini de (Makedonca ve Arnavutça) kullanabileceğini ifade etti.

Çalışma arkadaşlarından bu konuda anlayış beklediğini aktaran Caferi, "İnanıyorum ki bunun Makedonya'ya bir zararı yok. Hiçbir şekilde anayasal anlamda Makedonya'nın egemenliği ve bütünlüğünü ihlal etmiyor." dedi.

Caferi, 2013 yılında savunma bakanı olarak atandığında da şiddetli protestolar yaşandığını hatırlatarak, sonrasında ise görevini başarıyla tamamlamasından dolayı övgüler aldığını söyledi.

Makedonya'daki hiçbir vatandaşın, meclisin bir Arnavut tarafından yönetilecek olmasından dolayı korkmaması gerektiğini vurgulayan Caferi, "Savunma bakanlığımda aldığım sonuçların ardından tüm vatandaşlarda olumlu bir algı oldu. Bu nedenle bir grup vatandaştaki bu yanlış ve dayatılan korku, meclis başkanlığı görevini idrak etmemin ardından yavaş yavaş sona erecek. Görülecek ki meclis ne Tiran'a, ne de Priştine'ye nakil olacak. Makedonya'nın içinde, Makedonya'nın meclisi olacak." ifadelerini kullandı.

Caferi, Arnavutluk bayrağını meclisteki makam odasına koyması üzerine gelen tepkileri değerlendirerek, "Ait olduğum şeyin, kişisel duygularımın ifade edilmesi benim hakkım, meclis başkanı olsam da. Ben de bir insanım. Talat Caferi'yim. Arnavut halkının bir parçası. Bunun bu şekilde ifade edilmesini hiç kimse engelleyemez. Çünkü kuruma ait olan hiçbir şeyi bununla tehlikeye atmıyorum. Benim aidiyet duygularımın ifade edilmesi, diğer vatandaşların aidiyetlerini tehlike atmıyor." diye konuştu.

"Arnavutların Makedonya'daki durumu ilerledi"

Makedonya'da 2001 yılında yaşanan çatışmalarda, Ulusal Kurtuluş Ordusunun (UÇK) üyesi olan Caferi, meclis başkanı olarak seçilmesinin ülkedeki Arnavutların hakları için mücadele etmesi adına gösterdiği çabaların sadece 2001 yılından ibaret olmadığını, aslında her eyleminin bu yönde bir mücadele olduğunu ifade etti.

2001 yılındaki çatışmaların ardından imzalanan ve ülkedeki Arnavutlara önemli haklar veren Ohri Çerçeve Anlaşması ile bugüne kadar ülkedeki Arnavutların durumunda gözle görülür ilerleme kaydedildiğini kaydeden Caferi, bunun daha da ilerletilmesi için yapılacak şeyler olduğunu söyledi.

Meta ile görüşmesi hükümetin kurulmasının ardından

Arnavutluk Meclis Başkanı İlir Meta'nın davetinin, iki ülke arasındaki ilişkilerin inşasına katkıda bulunacağını belirten Caferi, bu ziyaretin Makedonya'da yeni hükümetin kurulmasının ardından gerçekleşebileceğini kaydetti.

Caferi, Arnavutluk'un Makedonya'nın içişlerine karıştığı yönündeki suçlamaları Makedonya'daki siyasi oluşumların propagandası olarak değerlendirerek, "İki ülke de aralarında sorun oluşturacak hiçbir konu bulunmuyor. Bu doğrultuda böyle bir ziyaret, son aylarda Makedonya'da yapılan propagandanın aksine, sadece iki ülke ve halklarının iyi ilişkilerinin inşası anlamına geliyor." dedi.

Makedonya-Türkiye ilişkileri yüksek seviyede

Makedonya'nın bölge ve ötesindeki ülkelerle ilişkisini de yorumlayan Caferi, Türkiye ile Makedonya ilişkilerinin yüksek seviyede olduğunu, ancak bu ilişkilerin daha da ilerletilmesinin önünde hiçbir engel olmadığını ifade etti.

Caferi, "Bu doğrultuda, hem meclis hem de bizzat meclis başkanı olarak, dost Türkiye ve halkı ile bu ilişki düzeyini korumaya ve daha da yükseltmeye yönelik gerekli çabaları göstereceğiz." dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ