'2024 bizim içindir, Türkiye'nin ayak sesleridir'

ANKARA - Buğra Ersavaş

Türkiye Yüzme Federasyonu Başkanı Erkan Yalçın, Anadolu Ajansı'nı ziyaret ederek, Türk yüzmesininin yükselişi ve geleceğe dair beklentileriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Milli sporcuların, Çin'in ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası'nda başarılı performans sergilediğine dikkati çeken Yalçın, "3 final, 2 yarı finalimiz var ve 13 Türkiye rekoru kırıldı. Yüzme, zor ve emek isteyen bir spor. Takımımıza inanıyor, çocuklarımıza ve ülkemize güveniyoruz." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin dünyada spora yatırım yapan ülkelerin başında geldiğinin altını çizen Yalçın, "Kendi insanınıza inanırsanız, imkanı ve olanağı sağlarsanız, başarı kaçınılmaz olur. Öyle şanslıyız ki devlet başkanımız, cumhurbaşkanımız, sporu seven, spor sevdalısı biri. Böyle bir insanla çalışma şansına sahibiz. 2002 yılından itibaren sürekli spor konuşuyoruz. Yeter ki biz de gereken ilgi ve alakayı gösterelim, gereken çalışma prensibini yakalayalım ve aile olalım." diye konuştu.

Yüzmenin, olimpiyatı olimpiyat yapan ana unsurlardan biri olduğunu dile getiren Yalçın, "Yüzme, olimpiyatların anayasası olarak kabul edilen branşlardan bir tanesi. Çok ciddi mücadeleler var. Biz de buna ortak olacağız. Nasıl Türkiye dünyada söz sahibi olduğunu gösteriyorsa, biz de inşallah 2020 ve 2024 olimpiyatlarında bunları net olarak göstereceğiz. 2020 için mücadele ediyor, imkanları seferber ediyoruz ancak asıl hedefimiz 2024 olimpiyatları. 2024 bizim içindir, Türkiye'nin ayak sesleridir. Her platformda olduğu gibi yüzmede de Türkiye'nin ayak seslerinden doğan mesajı dünyaya göstereceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Başkan Erkan Yalçın, Trabzon'un ev sahipliğinde Türkiye Yüzme Federasyonu Altyapı Gelişim Yarışları'nı yaptıklarını ve çok başarılı bir organizasyon geçirdiklerini dile getirdi.

Yarışlara 195 kulüpten bin 200 sporcunun katıldığını anlatan Yalçın, "Bu rakam, bir önceki yıl 220 civarındaydı. Ülkedeki yüzme ve sporun gelişimi adına mutluluk verici. Trabzon'da devasa, muhteşem bir tesis var. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımızın himayesinde yaptırılan bir tesis. Sporcumuzu da ona göre ayarlamalı, altyapıyı ona göre dizayn etmeliyiz. Önümüzde Avrupa Gençlik Olimpik Festivali (EYOF) var. Orada seçmeleri 36 çocuk üzerinden yapıyorduk. Bu seçmeyi 500 kişi üzerinden yaparsak ne olur, 36 kişi üzerinden yaparsak ne olur? Olaya böyle bakmak gerekiyor. Bir piramit düşünün. Piramitin altını düşünürsek, üst tarafa daha rahat geçileceğini anlarız. Bunun için altyapıya önem veriyoruz." açıklamasında bulundu.

Türkiye Yüzme Federasyonunun 61 yıllık tarihinde ilk kez Avrupa Gençler Şampiyonası'nda bayanlarda madalya aldıklarını hatırlatan Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İki bronz madalyamız var, altın madalyayı 2 saliseyle kaçırdık. Milli takımımız, Çin'de büyük bir özveri, motivasyon ve birlik gösterdi. Bunun neticesinde takımımız 3 final, 2 yarı final yüzdü ve 13 Türkiye rekoru kırdı. Emre Sakçı, 50 metre kurbağalamada dünya beşincisi oldu. Yarıştığı sporcular arasında en genç isimdi. Bayrak takımımız, diğerlerine nazaran daha genç. Milletimize, özümüze dönmemiz gerekiyor. Bizler, sporcuların gönüllerine giriyoruz. Gönüllerine girdiğimiz an, onlara bir aile, birlik ve beraberlik ortamı sunduğumuz, tekniği, projeyi ve uygulamayı da koyduğunuz zaman, doğru ellerde başarı kaçınılmaz olur. "

Erkan Yalçın, dünyada olimpik anlamda yüzmeye ilginin en üst seviyede olduğunu ifade ederek, Türkiye'de de bunun sağlanması gerektiğini vurguladı.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının ortak projesi dahilinde Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğünün, "Yüzme bilmeyen kalmasın" kampanyasını hayata geçirdiğini belirten Yalçın, şunları söyledi:

"Türkiye'de önce yüzme kültürünün inşa edilmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 100 günlük icraat programının ikinci etabında, yüzmenin tabana yayılıp, çalışmalara okullardan başlanacağını ve Avrupa standartlarına getirileceğini söyledi. Bu yüzme kültürüdür. Yüzme kültürünü oturttuğumuz zaman, sistem otomatik olarak sizi bu noktaya götürecek."

Yalçın, antrenörlük konusunda da profesyonelliğe geçtiklerini dile getirerek, "Olimpik ruhu koyduk, olimpik kurul kurduk. Altın, gümüş ve bronz olmak üzere 3 kategoriye ayırdık." ifadelerini kullandı.

Tüm yaş kategorilerinde kadın ve erkeklere ayrı teknik direktörler atadıklarına değinen Yalçın, "Antrenörlerimiz bizim olmazsa olmazlarımız. Ben bugüne kadar teknik heyetlerin işine hiç karışmadım. Benim işim yönetmek, idare etmek. Onlara en güzel ortamı sağlamalıyım. Bir antrenörümüz elit seviyeye gelecekse, bana ne kadara mal olursa olsun destek vermeye hazırım. Net ifade ediyorum, şu an çalıştığımız teknik ekibimiz, dünyada ilk 10 arasında." şeklinde görüş belirtti.

Göreve geldikleri gün, yabancı dil bilmeyen antrenör kalmayacağını söylediklerini hatırlatan Yalçın, şunları kaydetti:

"Uluslararası Yüzme Federasyonu (FINA) üyesiyim. FINA'nın desteğiyle bir klinik açtık ve ciddi katılım oldu. Önümüzdeki aylarda bunun ikincisini yapacağız. Ülkemizdeki 30 antrenörü, dünyada yüzme adına otorite nereyse, oraya göndereceğim. Burada önce havuzun kenarında, akabinde derslikte eğitim alacaklar ve en iyi şekilde Türkiye'ye dönecekler. Bu 30 çalıştırıcı, 81 vilayetin tamamında tüm antrenörlere eğitim verecek ve izlenimlerini aktaracak. FINA da bize yazdığı mektupta Türkiye'ye 1 kadın ve 2 erkek olmak üzere antrenör yollayacağını, bir ay süresince de 30 antrenöre eğitim vereceğini belirtti. 1 ay sonunda da antrenörlerimizi çağıracak ve onlara eksiklerini söyleyip, eğitimlerine başlayacak. Başarının ana kaynaklarından birisi bu olsa gerek diye düşünüyorum."

Başkan Erkan Yalçın, kendilerine bu imkanları sağlayan başta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'na teşekkür etti.

Kaynak: AA