Medicana International Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Üstün, rahim ağzı kanserinde Multımodal Hyperspectroscopy (MHS) Işık teknolojisi sayesinde, hastanın yerinden kalkmadan 2 dakika içerisinde herhangi bir riski olup olmadığının öğrenilebildiğini söyledi.
Medicana International Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Üstün, rahim ağzı kanserinin önlenebilir bir kanser olduğuna dikkat çekerek, “Rahim ağzı kanseri dünyada 2’nci sıklıkta görülen kadın genital hastalığı kanserlerinden bir tanesi. Rahim ağzı kanserinin en önemli özelliği taranabiliyor olmasıdır. Çok erken dönemlerde biz rahim ağzı kanseri gelişmeden, tanısını koyabiliyoruz. Böylelikle de tedavisi yapabiliyoruz. Yaklaşık 15 yıl öncesinde rahim ağzı kanserine gidebilecek hücreleri yaptığımız taramalarda görebiliyoruz. Böylelikle de erken tedavisini yapıp, daha kanser gelişmeden hastaya herhangi bir problem çıkarmasını önlemiş oluyoruz” şeklinde konuştu.
Multımodal Hyperspectroscopy (MHS) Işık teknolojisi ve rahim ağzı kanserinde Rahim Ağzı Kanserinin erken evrede tespit edilmesinde devrim niteliğinde gelişmeler sağladığını ifade eden Üstün, “Rahim ağzındaki kansere gidebilecek hücreleri çok daha erken 2 yıl daha öncesine göre daha hızlı tanısını koymaya olanak sağlamakta. Oldukça etkin güvenilir bir yöntem. Geleneksel yöntemlere göre daha hızlı sonuç alabiliyoruz. Hasta yerinden kalkmadan 2 dakika içerisinde herhangi bir riski olup olmadığını, daha hasta masadayken öğrenebiliyoruz” diye konuştu.
Yöntemin, rahim ağzı dokusunun en derin katmanına kadar tarama özelliği bulunduğunun altını çizen Üstün, “Rahim ağzı kanserinde geleneksel olarak uyguladığımız Smear yönteminde hasta smear sonucunu beklemek zorunda kalıyor. Bir örnek alıyoruz ve patolojiye gönderiyoruz. İnceleme yapıuldıkatan bize sonuç geliyor, tabi bu biraz zaman alıyor. Bu süre zarfında hastalar kaygı duyabiliyorlar. Bu cihazla bir bu kaygıyı ortadan kaldırabiliyoruz. Hasta henüz jinekolojik muayenedeyken 2 dakika içerisinde sonuç verebiliyoruz. Aynı zamanda Smear dediğimiz konvansiyonel yöntemde yalancı pozitiflik veya negatiflik oranı bu yönteme göre biraz daha yüksek, bu test daha güvenilir. Daha uygulanabilir yöntem olduğu için önümüze bir ufuk açmış diyebiliriz. Luviva dediğimiz cihazla yalancı negatiflik, pozitiflik oranı yüzde 5 civarında. Diğerinde ise bu oran yüzde 25-30 civarında. Yapılan çalışmalar Luviva cihazıyla yalancı pozitiflik veya negatiflik oranında yüzde 95 civarında doğruluk oranına sahip olduğunu gösteriyor. Smear da bu oran yüzde 65 civarında” dedi.
(İHA)