
Elazığ
Karakoçan ilçesine bağlı Sarıcan beldesi kırsalındaki bazı bölgelerde uzman biyolog Veysel Sonay ve botanikçi Doç. Dr. Maruf Balos tarafından 2023 yılında keşfedilen ters lale, Ege Üniversitesi, Harran Üniversitesi ve Aksaray Üniversitesinden akademisyenler tarafından yürütülen çalışma sonucu 2023 yılında yeni bir tür olarak Karakoçan lalesi (Fritillaria karakocanensis) adıyla kayıt altına alındı.
???? Artık haberler size gelsin???? Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz,
???? Anlık gelişmeler için AA Canlı
Doğaseverler, ters laleleri görmek için her yıl nisan ayında belde kırsalında doğa yürüyüşü yapıyor.
Aralarında Veysel Sonay'ın da bulunduğu bir grup akademisyen, nesli tükenme tehlikesi altında bulunan ters lale türünü her yıl yerinde inceleyerek, doğadaki yayılımını artırmak ve tanıtmak için ulusal ve uluslararası düzeyde çalışma yürütüyor.
Elazığ Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan Karakoçan lalesini koparanlara Çevre Kanunu kapsamında 557 bin lira ceza uygulanıyor.
Türkiye'de 55 farklı tür var
Karakoçan lalesinin yetiştiği alanda inceleme yapan Aksaray Üniversitesi Biyoloji Bölümü Botanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehtap Tekşen, AA muhabirine, uzun yıllar ters laleler üzerine araştırma yaptığını, Türkiye'de 55 farklı türünün olduğunu belirtti.
Bunların 30'unun Türkiye'ye has olduğunu ve 2023 yılında keşfedilen Karakoçan lalesinin de dünya literatürüne kazandırıldığını dile getiren Tekşen, şunları kaydetti:
"Karakoçan lalesi dünyada ilk kez Karakoçan'dan tespit edildi ve dünyanın başka bir yerinde yok. Karakoçan lalesinin yayılış alanı çayırlık ve taşlık alanlardan oluşuyor. Havanın soğuk olmasından dolayı kendisini şu an biraz korumaya almış, çiçeklerini kapatmış, dar bir şekilde görünüyor."
Tekşen, alanda yaptıkları incelemede dağınık şekilde 200 kadar ters lale tespit ettiklerini, havaların biraz daha ısınmasıyla bu sayının 500'e kadar çıkmasını beklediklerini söyledi.
Prof. Dr. Mehtap Tekşen, şöyle devam etti:
"Karakoçan lalesi çan şekline sahip, mor çiçekli, aynı zamanda sarı uç kısımları var. Tabii aşağıya doğru bakan çiçeklere sahip, ters lale ismini de buradan alıyor. Yapraklarının ince, dar ve kanallı olması diğer türlerden farklı olduğunu tespit etmemize yarayan önemli bir özellikti. Hem çiçek şekli hem çiçek iç yapı şekli hem de yapraklarının ince ve dar olması, renkleri Karakoçan lalemizi nadide bir tür yaptı. Karakoçan lalemiz ihtişamlı görüntüsüyle Türkiye'de de bulunan diğer türlerden çok farklılık gösteriyor. Biz bu türü tanımlarken benzer ancak çok farklı çiçek karakterleri olan iki türle karşılaştırdık. Biri Yunanistan, diğeri İran'daydı. Türkiye'de bu türü karşılaştırabileceğimiz sarıdudak (Fritillaria michailovskyi) türümüz var. Çiçek yapısının o görkemi, ihtişamına ilaveten yaprak özellikleri Türkiye'deki bütün türler arasında nadide, öne çıkan, çok farklı bir karakter."
"Bunu yurt dışına da tanıtmayı istiyoruz"
Doğasever iş insanı Uğur Kağan İşbaşaran ise Karakoçan lalesini yakından görmek için İngiltere'den memleketi Elazığ'a geldiğini dile getirdi.
Nadir olarak görülen Karakoçan lalesinin doğada yaygınlaşması ve dünyaya tanıtmak adına akademisyenler ve iş insanlarından oluşan bir ekip kurduklarını, bu ekiple birlikte bilimsel çalışma ve tanıtım programları gerçekleştirdiklerini belirten İşbaşaran, şöyle dedi:
"Bunu yurt dışında da tanıtmayı istiyoruz çünkü Karakoçan ismiyle özdeşleşmiş bir bitki türü oldu. Dünya botanik literatürüne geçmiş bir bitki türü. Bu endemik ve çok nadir bir bitki olduğu için gerek yerel halk gerekse devlet düzeyinde olsun korunması gerekmektedir. Özellikle serbest hayvancılığa burada dikkat edilmesi gerekiyor çünkü hayvanların burada otlaması bitkinin çoğalmasını engeller. Önümüzdeki seneden itibaren bunun tanıtımını daha da çeşitlendirip, daha entegre bir turizm rotası haline getirip, geniş katılımlı bir festival yapma niyetimiz var. Bu anlamda yurt dışından daha çok katılım istiyoruz."
Uzman biyolog Veysel Sonay da yüksek lisans yaptığı dönemde bir tez çalışması kapsamında botanikçi Doç. Dr. Balos ile Sarıcan beldesinde keşfettikleri ters lalenin yerel bir isimle dünya botanik literatürüne kazandırılmasına vesile oldukları için büyük mutluluk duyduğunu kaydetti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com