St. PETERSBURG
Son gelişmeler, Ukrayna’nın Donbass ve bölgedeki Rus nüfusu korkutmak adına terör taktiğine geçtiğini gösteriyor.
Ukrayna Güvenlik Servisi SBU’nun, uzun süredir Donbass cumhuriyetlerinin topraklarında ve Doğu Ukrayna’nın Rus kontrolüne giren bölgelerinde patlamalar ve siyasi suikastlar düzenlediği belirtiliyor. Daha önce hedefleri, askeri tesisler ve Rusya’yı destekleyen yerel liderlerdi. Bu gibi kısıtlamaların kaldırıldığı açıkça görülüyor.
Rusya’nın tanınmış filozoflarından ve siyaset bilimci Aleksandr Dugin’in 29 yaşındaki kızı Darya Dugina, 20 Ağustos akşamı Moskova’da terör saldırısının kurbanı oldu. Avrasyacılık felsefesinin sıkı bir destekçisi olan Dugin, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in izlediği siyasi yolu destekleyen bir isim.
İlginç bir şekilde, 2016 yılında Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerde yaşanan kriz sırasında Dugin, iki ülke liderleri arasındaki uzlaşmaya aracılık edenlerden birisiydi. Hatta terör örgütü FETÖ’nün kanlı darbe girişimi sırasında kendisi Türkiye’de bulunuyordu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da destekleyen bir açıklama yaptı.
Aynı babası gibi felsefe ve siyaset bilimi okumuş Darya Dugina, Rusya’da pek tanınan bir isim değildi. Ancak, babasının gözünün önünde meydana gelen terör saldırısının, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e destek veren Rus aydınlarını korkutmayı amaçladıkları açıktır.
Bu korkunç cinayetin ardından Rus güvenlik güçleri, suçluyu hızla tespit ettiler. Televizyon kanalları, Ukraynalı Neo-Nazi Azov Taburu’nda da görev yapan Ukrayna Vatandaşı Natalya Vovk’un kamera kayıtlarını gösterdiler.
Terörist Natalya Vovk’un cinayetten kısa bir süre önce 12 yaşındaki kızı ile birlikte Rusya’ya geldiği aktarıldı.
Darya Dugina’nın yaşadığı yerde bir daire kiraladığı ve Dugina’yı izlediği ortaya çıktı. Terör eyleminin ardından Vovk ve kızının Estonya’ya kaçtığı belirtildi.
Ukrayna makamları, Dugina cinayetinde bağlantılarının olmadığını açıkladı. Terör eylemi, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından da kınandı.
BM Basın Servisi, Dugina’nın öldürülmesine adı karışan sorumluların adalete teslim edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın resmi temsilcisi Ned Price’a bu cinayete yönelik tutumu sorulduğunda, kendisini ABD’nin sivillerin öldürülmesini kınadığı yönündeki bir açıklamayla sınırladı.
Estonya ve diğer AB ülkeleri, terör eylemi gerçekleştiren ve topraklarına kaçan Ukraynalı kadını gözaltına almak için çaba gösterecek mi?
Bunun gerçekleşmesine inanmak, en basit ifadeyle “saflık” olur. Aksine Estonya Dış İstihbarat Servisi Välisluureamet – VLA’nın bu gelişmelerin farkında olması ve kadının kaçmasına yardım ediyor olduğu daha muhtemeldir.
Avrupa ülkelerinin, Ukrayna’nın sivillere karşı terör eylemleri gerçekleştirmede yardım ettiğini gösteren tek durum bu değil.
Geçtiğimiz günlerde Donetsk’te, Ukrayna Güvenlik Servisi SBU’nun talimatı üzerine Mariupol şehri yakınlarındaki Volodarskiy köyü belediye binasını havaya uçurmaya hazırlandığını itiraf eden Ukrayna vatandaşı Yevgeniy Karpenko gözaltına alındı.
SBU’nun talimatı zerine Karpenko’nun binaya patlayıcı yerleştireceği ve bu sonbaharda Donbass’ta düzenlenecek Rusya’ya katılım referandumu sırasında bombalı terör eyleminin gerçekleştirileceği aktarıldı.
İlginçtir; terörist Karpenko, Çekya’da çalışırken SBU’nun kendisiyle temasa geçtiğini itiraf etti. Bundan sonra Çekya’nın güneyindeki Çeskiy Krumlov’da bombalı terör eylemini gerçekleştirmek adına Çek ve Ukraynalı eğitmenlerden eğitim aldığını açıkladı.
Görünüşe göre Çek makamları, sivillerin bulunacağı bir binaya bomba yerleştirmenin ve siyasi görüşleri adına bu sivilleri havaya uçurmanın normal olduğuna mı inanıyor?
Bir diğer ilginç husus ise; daha önce Çekya Savunma Bakanı Yana Çernokova, Darya Dugina ve babası adına üzülmediğini açıkladı.
Acaba diğer AB ülkeleri, SBU tarafından halihazırda işlenen ve planlanmakta olan terör eylemlerinin sorumluluğunu Ukrayna ile paylaşmaya hazır mı?
.
İlber Vasfi Sel, dikGAZETE.com