?>

'Türkiye Yüzyılı'na halkımız da el vermeli

Mehmet Yıldırım

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 100. Yılına hazırlanan Türkiye için çıtayı yükselterek; (Türkiye Yüzyılı) Ülkemizin ve medeniyetimizin kazanımları üzerinde yükselteceğimiz bu vizyon, yeni nesillere bırakacağımız en büyük mirasımız olacaktır" dedi.

Bu hedef, günü kurtarmak için kotarılmış siyasi bir söylem değil. Kitabın herhangi bir sayfasından okunmuş; içi boş, anlamsız bir söz de değil.

Üzerinde emek sarf edildiği, istişare sonucu beyan edildiği izlenimi ağır basıyor.

Aynı toprak üzerinde birçok devlet kuran halkımıza da yakışan budur doğrusu.

İnsan ömrünün ortalama yüzyıla yakın olduğunu var sayarsak bir devlet için 100 yıl kısa bir vakit.

Türkiye geçmişten aldığı gücü sinerjiye dönüştürüp gelecek yüzyıla hazırlanıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemiyle: “Türkiye Yüzyılı hedefimiz sadece milletimizin refahını yükseltme sadece ülkemizi bölgesel ve küresel güç haline getirme gayesi taşımıyor. Bu aynı zamanda inanç, kültür, medeniyet köklerimizi de yeniden ihya edeceğimiz bir atılımın adıdır.”

Türkiye’nin hikayesi sadece bu coğrafya ile de sınırlı değil. Türkistan’ın kalbinden Ön Asya, Ortadoğu ve Avrupa’ya uzanan gönül coğrafyası üzerinde sağlam adımlar ile ilerleyeceğimizi dostlarımız da biliyor. Bizim başarımız onların da başarısı sayılacak. Türkiye Yüzyılı onların da yüzyılı olacak.

Dünya Sisteminde belirsizliklerin hüküm sürdüğü düşünülüyor. Tek Kutupluluğu savunan Küresel İrade/ Hegemonik Güç; Kontrollü Belirsizliği pompalamaktadır.

Hak ve adaleti öteleyerek, insan onurunu hiçe sayan Küresel Negatif Güce karşı iyi niyetle yola çıkanların çağı çoktan başladı.

Neoliberal Siyaset ve Ekonomi Sistemini kutsamalarına rağmen; neoliberal sistem, insanlığa yük olmaya başladı. Neoliberaller sadece kendileri için dünyayı ateşe atıyor.

Batıdan uzak coğrafyalarda özellikle İslam topraklarında ki savaş, Avrupa’yı tedirgin etmiyordu. Ta ki, Rusya’nın güvenlik gerekçesi ile Ukrayna’ya savaş açmasıyla Avrupa’nın korktuğu başına geldi.

Avrupa burnunun dibindeki savaşı engelleyemediği gibi savaşın jeoekonomi ve jeoenerji hatlarındaki tahribatı sarsıcı olacak.

Dostlar; Avrupa artık insanlığa pozitif katkıda bulunamıyor. Avrupa kendini yenileyemiyor.

Hasta ve yaşlı kıta tabiri Avrupa ile bağdaşıyor. Avrupa Birliğinin temelini oluşturan ÇELİK İSKELE çoktan pas tuttu.

Cumhurbaşkanının çağrısı işte tam burada anlamını buluyor. Türkiye; Batı Uygarlığının dışında gelişen bir güç olarak meydanda olduğunu deklare ediyor.

Türkiye, yeniden İstanbul’un Fethiyle açılan çağ gibi; kapıyı aralamak üzere. İstanbul’un Fethiyle köhnemiş/ batıl hegemonik düzenin çökmesi elbette basit bir tarihi olay değildir.

Arka planında hükümdar kadar, ilim irfan ehlinin de dahil olduğu fetih hareketi başarıyı getirmiştir.

İstanbul fethine şahit olan ve fethe katılan Anadolu Halkı, bu sefer Türkiye Yüzyılına şahit olacaktır.

Türkiye, değişim için karar aldığını duyurmuştur. Değişimin daim olması ve kararlı tutumun devamı için toplum, dönüşüme hazır hale getirilmelidir. Dönüşüm planlı/ kapsamlı yapılmalıdır ki toplum huzursuzluğa ve düzensizliğe itilmemelidir.

Değişim eylemi için insiyatif alınmış, irade ortaya konmuştur. Eğer bu irade ortaya konup pekiştirilmez ise değişim ertelenir, gücü zayıflar, proje iptal edilir, ortada sadece söylenmiş sözler kalır.

Yüksek irade, kararlılık ve alınan kararların uygulanabilir olması süreci hızlandıracaktır.

Halkı uyarmak, yönlendirmek, farkındalık oluşturmak sadece devlet idare erkinin görevi değildir. Bu çerçevede ilim ehli, kanaat önderi, özü bu toprağa ait liderlere ihtiyaç vardır.

Değişimi gerçekleştirebilecek, yön verecek, farkındalığı arttırılmış toplum ve bireylerin; Türkiye Yüzyılına hazırlanması kolay olacaktır.

Niyet hayr; akıbet hayr olsun.

.

Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com

https://www.dikgazete.com/haber/cumhurbaskani-erdogan-cumhuriyetimizin-yuzuncu-yasini-turkiye-yuzyili-atilimiyla-karsilamaya-hazirlaniyoruz-799273.html

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI