SAĞLIK BAKANI,RANDEVU İSTEYENLER İÇİN İNTERNET SİTELERİNE HİÇ BAKIYOR MU?
Şu an internette girdim kendi bulunduğum kısma yakın hastanelerden vazgeçtim, İstanbul çapında bir arama yaptım...
Bilgi:Aradığınız klinikte alınabilir uygun randevu bulunamamıştır. Randevu aradığınız klinik için kriterlerinizi değiştirerek farklı hastane ya da semt polikliniklerinden tekrar arama yapabilirsiniz.(RND4010)
Önce, Gastroenterolojiyi aradım alttaki yazı çıktı:
Seçmiş olduğunuz Gastroenteroloji polikliniği tıpta ileri uzmanlık gerektiren poliklinik olup, doğrudan randevu verilmemektedir. Öncelikle ilgili ana dal polikliniğinde İç Hastalıkları (Dahiliye)) muayene olmalısınız. Yapılan muayene ve tetkik işlemleri neticesinde hekimleri tarafından uygun görülen hastalar, "Takip Gerektiren Hasta" olarak sisteme kaydedildiklerinde ileri uzmanlık polikliniklerine MHRS üzerinden doğrudan randevularını alabilirler. (RND3001)
En iyisi önce dahiliyeye gideyim, dedim bana yakın sayılan hastanelerden randevu müracaatı yaptım... Beylikdüzü Hastanesinde de Büyükçekmece-Mimar Sinan Hastanesinde de randevu yoktu... Sonunda, çok uzak bir hastaneden dahiliyeye yeşil alan kaydı yaptırdık… Yani engeli atlamanın ilk aşamasını geçtik; artık "gastroenteroloji" için kapılar açılmıştı…
Hemen ilçe gözetmeksizin, randevu için gastroenterolojiye müracaat ettim, tüm İstanbul'u taradım gastroenterolojiye randevu yoktu!..
Cildiye için de tüm İstanbul'u taradım, randevu yoktu… Kardiyolojiye için de taradım; hiç birine randevu bulamadım ve pes ettim…
Randevu alamasak da şahane hastanelerimiz var!..
Başakşehir- Çam Sakura'da bile VIP kısmı yapmışlar... Yani Türkçesi: "çok önemli kişi..." Hani, hava alanlarında da beklemeden geçen insanlar var ya!..
Bu iş, subay gazinosu, astsubay gazinosu gibi ayrıma benziyor… Yerken de mideler neden farklı oluyor ki?.. Ne hikmetse, subayların yemek salonları ve ayrılan ücret de farklı oluyor…
Tamam da sağlıkda bu kadar komik bir şey olamaz…
Başkasının sağlığı, benimkinden neden kıymetli?
Ağalar hiç randevu almadan hazır hemen gidip, tedavi oluyor... Tabii ki ağaların çok özel yerleri olduğu için bu kısma gelenler az...
Bu yüzden nöbetçi doktorlar da VIP bölümünde boşuna hazır bekliyorlar…
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi: (https://camsakurasehir.saglik.gov.tr/TR-454308/hakkimizda.html)
Hastanemizin 10 adedi 1. Düzey, 144 adedi 2. Düzey, 302 adedi 3. Düzey olmak üzere; 456 yoğun bakım yatağı, 1.174’ü tek (24 adedi VİP, 18 adedi Sultan Suit, 80 adedi Suit, 27 LDRP ve 1 adet Suda Doğum), 464’ü ise çift yatak olmak üzere toplam 2682 yatak kapasitesine sahiptir. (hastanenin kendi ifadeleridir)
Koca şehir hastanesinde bir bize yer ayrılmamış...
Sanki mübarek yer, turistik tesis gibi...
Önceden yer ayırmak öyle her babayiğidin harcı değil. Kast sistemi burada da devreye girmiş vaziyette…
Öncelikle yazılardaki yanlışları bir kenara bırakacağım, ama şu "VIP" yazısına değinmeden geçemeyeceğim, zira bunu aynen hastanenin kendi sitesinden aldım...
"VIP" yazısı koca büyük şehir hastanenin personelinin liyakati açısından dikkat çekici... VIP kısaltması, İngilizce bir kısaltmadır. İngilizce "Very Important Person" deniliyor... Türkçesi ise : "Çok Önemli Kişi" anlamındadır... İngilizcede büyük "İ" harfi olmaz... Bu yazıları kontrol eden yöneticiler de liyakatten yoksun ki bu hatayı görememişler...
DEVLETE AİT SİTELERİ YAPANLARIN, YAZILARI YAZANLARIN MANTIĞINI ANLAMAK DA MÜMKÜN DEĞİL!..
Ben analık kızlık soyadı istediği için CİMER'e bile derdimi yazamadım... Bunu güvenlik meselesi yapıp, CİMER'e atlama taşı gibi engel koyan insanın mantığının nasıl çalıştığını düşünün!..
CİMER denilen yerde hangi güvenliğe ihtiyaç var ki?
Orası, vatandaşın kendi cumhurbaşkanına yazıyla derdini anlatacağı yer!.. Zaten vatandaş, cumhurbaşkanını da fiziki olarak görmüyor bile… Üstelik bu yazıları, direkt cumhurbaşkanının okuduğu da şüpheli!.. Ben şahsen şimdiye kadar hiç bir yazıma cevap da alamadım…
Sağlık Bakanlığına gelince, internet ve sosyal medyayla ilgili en çok merak ettiğim, konuyu kendilerine soracağım; bakanlıktan bir yetkili kişi cevap verirse sevineceğim…
Ben ne zaman randevu almaya kalksam, verilmiyor…
Tamam, o zaman talep ediyorum, "siz verin" diye yazıyorum…
Bir kaç gün bekliyorum, arada bir telefonumu açıyorum ve mesajlara bakıyorum.
Aaa! bana randevu vermişler diye seviniyorum, piyango gibi bir şey!..
Mesaj gelmiş: 09:41'e kadar randevuya girmem isteniyor... 3-4 dakika geçtiğim için, tren kaçıyor...
Bu sürpriz, bana 5-6 defa oldu; hepsinde de başarısız oldum, maalesef yetişemedik...
Kendimi bu yaşta yarışmaya girmiş gibi hissediyor, heyecanlanıyorum!..
Ben bunu ayarlayan güzel kardeşimize bir soru soracağım; neden 09:41 de 09:40 değil?..
Bu, "1" dakika olayı nedir?..
Altın mı tartıyorsun, be kardeşim?!
Bu ne biçim, bir hassas terazi?..
Ben, bu işin mantığını doğrusu anlayamadım... Lütfen, insanlarla dalga geçmeyin!..
Zaten çoğu personelin liyakatten yoksun olduğunu biliyoruz, hiç olmazsa insanlarla iletişim kurma konusunda biraz kendinizi eğitin ve de insanlara engel çıkaracağınıza, işleri kolaylaştırmak için çaba gösterin!..
.
Raşit Anaral, dikGAZETE.com