MOSKOVA
“…50 yıl önce Leningrad sokakları bana eğer kavga kaçınılmazsa ilk yumruğu sen atacaksın kuralını öğretti..”
Bu sözler, bugün dünyanın en büyük liderlerinden biri olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e ait…
2015 yılında Rusya'nın Soçi kentinde yapılan Valday Kulübü toplantısında konuşurken bu kuralını anlattı. Evet yanlış duymadınız; Putin bunu kendi mücadelesinde bir kural olarak seçti.
Putin'in çocukluğu, Leningrad kentinde (Rusya'nın kuzey başkenti St.Petersburg kenti) bir sokakta geçti.
O dönem ise sokakların kendi "kuralları" vardı.
Putin, 2003 yılında bir Japon muhabirin, “Judo ile uğraşmasaydınız hayatınız nasıl olurdu” sorusunu şöyle cevaplıyordu:
“Bir tahmin yapmak zor ama sanırım, judo olmasaydı hayatım bugünkü gibi olmazdı. Çocukken sokakta biz sanat ve edebiyat konusunda fazla konuşmazdık ama sık sık kavga ederdik. Güçlü olan haklı çıkardı.”
Putin, Sambo spor dalıyla (Sovyetler'deki Judo'ya benzer bir spor) uğraşmaya başladı.
Ve, “İlk Yumruğu Sen Atacaksın!..” kuralı burada da geçerliydi.
Sovyet istihbaratı KGB okuluna girdi.
KGB'de eğitim alırken ve Almanya'ya göreve gönderilirken yine o meşhur “KURAL”ı aklındaydı.
Tabii bu kuralla beraber, devlet görevlerindeki hamleler açısından satranç tahtası kurallarını da unutmuyordu.
Ve 1990'lı yılların başında ülkesi Sovyetler Birliği dağıldı. Ama yaşamak ve mücadeleye devam etmek için o meşhur kural yine geçerliydi.
1990'lı yıllarında sonunda ise Putin, önce devletin resmi iç istihbaratı Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) Başkanı ve daha sonra da Başbakan olarak önemli görevlere atanıyor; “İlk Yumruğu Sen Atacaksın” kuralının tam zamanlarıydı.
Ve 2000 yılı!
Putin, Rusya Devlet Başkanı olarak göreve başlıyor.
O tarihlerde Rus gazetecilerini Kremlin'deki makam odasında ağırlayan Putin’e; “Odanızdan neleri görebiliyorsunuz?” diye bir soru da soruldu.
Putin'in yanıtı çok dikkat çekiciydi; “Şunu görüyorum: Sadece piyasada firmalar arasında değil, uluslararası alanda da ülkeler arasında sert bir rekabet var. Ne yazık ki, bu konuda belirli ciddi endişelerimiz var. Çünkü bu yarışmada bizler lider durumunda değiliz.”
Putin, yine o meşhur “İlk Yumruğu Sen Atacaksın” kuralını hatırladı. Ama devletler arasındaki bu zorlu ilişkiler için satranç oyununun kural ve hamlelerinin de şart olduğunu da gösterdi.
Fakat sadece bu yeterli miydi?
Batı, Sovyetler'in yıkılması arifesinde Moskova'ya verdiği sözü tutmamıştı.
Batı, siyasi ve askeri adımlarla eski Sovyet sınırlarına doğru her bir yandan ekonomik olarak da yapmaya çalıştığı kuşatmayla hızla ilerliyordu.
Tüm bu gelişmeler de Moskova açısından ülkenin ulusal çıkarlarını tehdit ediyordu.
Hızlı ilerleyen bu zorlu mücadelede ise sadece satranç oyununun kuralları yetersiz kalıyordu; işte tam o noktada Putin'in “İlk Yumruğu Sen Atacaksın” kuralı devreye girdi.
Bu arada Putin'i beğenip beğenmemek herkesin kendisine ve görüşüne kalmış bir durum; burada yaptığımız, Putin'in satranç tahtasındaki “İlk Yumruğu Sen Atacaksın” kuralının analizi sadece.
Putin bu kuralıyla, son 20 yılda Batı’nın, Rusya'ya karşı bazı oyunlarını bozmayı başardı.
Eski Sovyet cumhuriyetlerinde yaşanan gelişmeleri dikkatle analiz ettiğimizde şunları gözlemliyoruz:
Durumu iyice ve titiz şekilde analiz eden, tartan Putin, hissettiği tehlikeyi önlemek için anında o meşhur KURALINI devreye sokuyor.
Nitekim en son Ermenistan olayında da Putin’in, oyunu bozduğunu görüyoruz.
2 yıl önce sokak gösterileri sonucunda Ermenistan’da iktidara gelen Nikol Paşinyan, Batı'nın Rusya'ya gözdağı vermek için yeni bir oyunuydu. Çünkü Ermenistan, Rusya'nın bölgedeki askeri müttefiki; fakat Paşinyan yönetimi, ne kiminle dans ettiğinin farkındaydı ne de Putin’in, “İlk Yumruğu Sen Atacaksın" kuralından haberi vardı.
Şimdi ise bu aşamadan sonra bu kuralı iyice analiz etmek zorunda kalacaklar.
.
Fuad Safarov, dikGAZETE.com