?>

Mahir Yusubov – Terörist mi? Yoksa kurban mı?

İlber Vasfi Sel

2 yıl önce

ST. PETERSBURG

Kırım Köprüsü’nde düzenlenen terör saldırısında hayatını kaybeden Azerbaycanlı Mahir Yusubov, terörist değil; kurbandı.

Hepimizin malumu 8 Ekim tarihinde Kırım Köprüsü’nde meydana gelen terör saldırısı sırasında patlayan kamyonun şoförü Mahir Yusubov ile 4 St. Petersburglu hayatlarını kaybetti.

Terör saldırısı gerçekleştikten sonraki ilk saatlerde bazıları, klişeleri takip ederek Mahir Yusubov’u terör eylemini yapmakla suçladı. Ancak Rus kolluk kuvvetlerinin sonraki raporları ve eylemleri, Yusubov’un masum olduğunu gösteriyor.

Yusubov, kamyonuna bir patlayıcı yüklendiğinden ve ardından uzaktan patlatıldığından habersizdi.

Rusya Federasyonu Federal Güvenlik Servisi FSB, 12 ve 17 Ekim tarihlerinde bu terör saldırısı şüphelisi olarak 8 Rus, 3 Ukrayna ve 1 Ermeni vatandaşını gözaltına aldı.

FSB’nin kamuoyunu aydınlatmak için açıkladığı bildiriye göre; gözaltına alınanların Ukrayna Askeri İstihbaratıyla bağlantılı olduğu ve terör saldırısını organize etme emrini bizzat istihbarat servisi müdürü olan Kiril Budanov’dan aldığı belirtildi.

Ukrayna tarafı, saldırıya karıştığını ne doğruladı ne de yalanladı. Ancak bundan önce, üst düzey Ukraynalı yetkililer defalarca Rusya tarafından inşa edilen Kırım Köprüsü’nü böyle bir fırsata sahip oldukları anda havaya uçuracaklarını dile getirdiler.

Avrupa'nın en uzun köprüsünün bir bölümünün çökmesi sonucu meydana gelen patlamanın Ukrayna'yı sevindirdiği de açık.

Kiev'in merkezine, önünde insanların zevkle ‘selfie’ çektiği yanan bir köprüyü gösteren posta pulu şeklinde dev bir ekran kuruldu. Masum insanların hayatını kaybettiği terör saldırısının sevinci, bazı Avrupalı ​​politikacılar tarafından da dile getirildi.

Örneğin; Estonya Dışişleri Bakanı Urmas Reinsalu, patlamayı selamlayarak Ukrayna istihbarat servislerini başarılı bir operasyon gerçekleştirdikleri için tebrik etti.

Polonya'dan Avrupa Parlamentosu üyesi Robert Biedron, alaycı bir şekilde, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin'in terör saldırısından önceki gün gerçekleşen doğum günü için “harika bir hediye” olarak nitelendirdi.

Acaba Reinsalu ve Biedron, merhum Mahir Yusubov'un yakınlarının gözlerinin içine bakabilirler mi?

Mahir Yusubov 51 yaşındaydı. Karısı, oğlu ve kızıyla birlikte Tataristan'ın başkenti Kazan'dan taşındığı Krasnodar Bölgesi’ndeki Beloreçensk şehrinde yaşıyordu. Arkadaşları, yerel medya mensuplarına yaptıkları açıklamalarda; Yusubov için sosyal ve kibar biri olarak bahsediyorlar. Hatta Mahir’in Kazan’dan Krasnodar’a taşınırken: “Zaten yaşlandım. Daha sıcak bir yerde yaşamak istiyorum.” dediğini anlattılar.

Mahir, 25 yıldır kamyon şoförlüğü yapıyordu. 6 Ekim'de Krasnodar Bölgesi'ndeki Armavir şehrinden Kırım'ın başkenti Simferopol'e (Tatarca adıyla Akmescit) 21 tonluk malı teslim işini aldı. Bunun için kendisine 48.000 Ruble (14.000 küsur TL) ödendi.

Malı teslim alacaklar, o gün sürekli olarak Mahir’i telefonla aradılar. Teslimatın sabah saat 10.00’da gerçekleşmesini talep ettiler. Saat 06.00’da ise maalesef Mahir’in kamyonu Kırım Köprüsü’nden geçerken patlama gerçekleşti.

Patlayıcıyı uzaktan patlatan Ukraynalı istihbarat görevlilerinin Mahir'in öleceğini bildiğini kesin olarak söyleyebiliriz.

Bu adamın bir Rus askeri olmadığını ve ölüme mahkum olduğunu iyi biliyorlardı. Üstelik yapılan açıklamalara bakarsak: Mahir'le telefonda görüşen Ukraynalı istihbarat görevlileri, kendisine arabayı köprüde bırakıp kaçmasını söyleme fırsatı buldular ama yapmadılar.

Savaş sırasında ne yazık ki sadece askerler değil siviller de hayatlarını kaybediyor. Ancak, askeri harekat ve terör saldırısı iki farklı eylemdir. Teröristler, amaçlarına ulaşmak için kasıtlı olarak sivilleri ölüme ve sakat bırakmaya mahkum ederler.

Ukraynalı yetkililer, terörü kullanarak kendilerini PKK, DAEŞ ve El Kaide gibi terör örgütleriyle aynı konuma getiriyorlar.

Öte yandan herhangi bir ahlak normunu unutmuş olan Avrupalı ​​politikacıların, Kiev tarafından düzenlenen terör eylemini haklı çıkarmaya ve sivillerin ölümüne sevinmeye hazır olmaları, yeni bir kasvetli gerçeğin eşiğinde olduğumuzu gösteriyor.

.

İlber Vasfi Sel, dikGAZETE.com

YAZARIN DİĞER YAZILARI