MOSKOVA
Türk kamuoyunda özellikle halk arasında maalesef yanlış bir algı var. Sanılıyor ki; Kırım halkının tamamı Tatar Türkü ve Rusların zulmü altında inim inim inliyor. Bu kanaatin/imajın oluşmasının tarihsel arka planında, soğuk savaş dönemi Atlantik Paktı gizli servislerinin Sovyetler Birliği’ne yönelik propaganda etkisi yadsınamaz.
Daha da önemlisi ve doğrusu, Türk Milletinin kolektif bilinçaltında, 2. Dünya Savaşı sonrası Nazi ordusuna katılan bazı Kırım Tatarlarından dolayı, Kırım Tatarlarının, Stalinist uygulama ile bir gecede vagonlara doldurularak güzel yurtlarından sürgün edilmesi vardır. O travma halen atlatılmış sayılmaz.
Ama günümüzde gözlerden kaçan ve Türkiye'de öne çıkarılmayan reel politik bir durumdan söz edeyim. Başta Putin olmak üzere, mevcut Rusya Federasyonu yetkilileri, Stalin'in Kırım Tatar halkına reva gördüğü sürgünü kınadıkları gibi hiç de insani bulmuyorlar. Geçmişte Kırım Tatarlarının yaşadığı dramın telafisi için samimiyet içerisinde çalışıyorlar.
Kırım Cumhuriyeti ve Kırım Tatarları…
Kırım Halkı; Ukrayna'daki aşırı milliyetçi sağ sektörün, Soros’dan gelen finans desteği ile talimatlar doğrultusunda ülkeyi kaosa ve günümüzdeki savaşın eşiğine sürükleyen eylemlerine beklenmedik bir tepki verdi. Bu refleksin en önemli nedeni hiç şüphesiz, Ukrayna'da iktidarı ele geçiren Nazist sağ sektörün, Rusça konuşan ve Rus kültürlü nüfusa karşı açıkça etnik temizlik yapacağını deklare etmesiydi.
Kırım Tatarlarının büyük bir çoğunluğu bu oyuna düşmedi. 1954 yılına kadar parçası olduğu Rusya ile yeniden birleşmek için, 2014 yılında Kırım halkı, özgür iradesi ile yarımadaya hiç bir yatırım yapmayan, bütçesinden pay ayırmayan, tabir caizse kuruş koklatmayan, Kırım Tatarları'nın hiç bir talebine karşılık vermeyen Ukrayna'dan ayrıldı, bağımsızlığını dünya kamuoyuna ilan etti.
Batı; Kırım'da kan ve gözyaşı görmek istiyor!..
Kırım halkının Rusya Federasyonu ile birleşme kararı vererek ne kadar ileri görüşlü, feraset sahibi olduğu günümüzdeki savaşa bakılarak daha iyi anlaşılıyor. Eğer 2014’teki referandumda hayır oyu çıksaydı, bugünkü savaş, Kırım topraklarında patlak verecekti.
Bakmayın siz ABD'nin, Almanya'nın, Fransa'nın İngiltere'nin Ukrayna halkı için döktükleri göz yaşına?
Onlarınki timsah gözyaşı.
Türkiye hariç Atlantik bloku ülkelerinin büyük çoğunluğu, savaşın Kırım'a taşınmasına taraftar.
Çünkü canilik bunların genetiğinde var. Adamlar, psikosomatik durum yaşıyor. Haçlı Seferleri ile başlattıkları işgal/istila ve katliamlar, 30 Yıl Savaşları ile devam etti. 1. ve 1. Dünya Savaşları ile sürdü. Özellikle İngilizler, Karadeniz ve Hazar havzasındaki enerji kaynaklarına gözlerini dikmişler.
Bu uzun bacaklı sarı çıyanların derdi oralara ulaşmak. Bunun için de kimsenin gözünün yaşına bakmazlar. İngiltere eski Başbakanlarından Churchill’in, Avam Kamarası'nda ifade ettiği "Bir damla petrol, bir damla kandan daha kıymetlidir." sözü sanırım yaşanılanları anlatmaya yeterlidir.
Rusya Federasyonu ve Kırım Cumhuriyeti, Türkiye’nin Kırım Tatarlarına sahip çıkmasından rahatsız değil!
İtiraf edeyim bu konuda bizden daha realist bir tutum içindeler.
Özellikle Kırım Tatar Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı, Kırım Kalkınma Fonu Başkanı, Uluslararası Kırım Dostları Derneği Türkiye Şubesi Temsilcisi Ünver Sel'in girişimlerini önemsiyorlar. Kırım Tatarlarının muhatabı olarak onu görmeleri, hiç şüphesiz Ünver Sel'in bu sahadaki, neredeyse 40 yılı bulan özverili faaliyetlerinin sonucu.
-Ünver Sel-
Nitekim Kırım Tatar Teşkilatları Platformunun, 19 Kasım 2022 tarihli Eskişehir toplantısı sonrasında yayınlanan sonuç bildirisi, Ukrayna hükümetinin çizgisindeki Mustafa Cemiloğlu'na karşı adeta bir manifesto niteliğindeydi. Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az.
Ne deniliyordu bildiride;
"…Kamuoyumuzu son günlerde meşgul eden, Millî Meclis adına yapıldığı ifade edilen koordinasyon merkezleri kurma çalışmalarını usul ve esas yönüyle doğru bulmuyoruz. Neredeyse tam bir asırdır Türkiye’de sivil toplum kuruluşları etrafında teşkilatlanan ve Türk kamuoyunun büyük bir muhabbetle bağrına bastığı dernek ve vakıflarımız ile en ufak bir istişare yapılmadan başlatılan bu girişim, en hafif ifadesi ile saygısızlıktır. Mevcut birikim ve çalışmaları göz ardı eden, Türkiye’deki Kırım Tatar halkının meşru temsilcisi durumunda olan sivil toplum kuruluşlarına danışmadan yapılan bu girişimlerin bizlerin nezdinde hiç bir karşılığı yoktur. Kolektif çalışma anlayışımıza uymayan bu oluşumların dikkate alınmayacağı ve muhatap kabul edilmeyeceğini ilk ve son defa ilan ediyoruz…”
Dünyada en fazla Kırım Tatar nüfusunu barındıran -resmi rakamlara göre beş milyon civarında- Türkiye'de, Ünver Sel'in akılcı ve gerçekçi Kırım analizlerinin ne kadar doğru olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Umarım Türk yetkililer bu hususu dikkate alırlar.
Tarihi buluşma nasıl gerçekleşti, kimler neleri konuştu?
Ünver Sel aracılığı ile şahsıma iletilen Kremlin ve Kırım Cumhuriyeti'nin müşterek davetiyesi ile 13 Aralık 2022'de Moskova'da Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Konferans salonunda gerçekleştirilen toplantıya katıldım.
Kırım'da yaşayan Kırım Tatarları ile diasporada yaşayan Kırım Tatarlarının tarihi buluşmasına tanıklık ettim. Kremlin demek Putin demekse, bizler de başkan Putin'in özel davetlisiydik.
Kırım Tatarları buluşmasının düzenleyicisi, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Viladimir Putin’in, Kırım Cumhuriyeti Daimi Temsilcisi ve Kırım Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Georgy Lvovich Muradov, baştan sona toplantıyı yönetti.
İngilizce, Yunanca ve Bulgarca bilen Muradov, çat-pat Türkçe konuşuyor. Georgy Muradov haricinde, Kırım Cumhuriyeti Etnik Halklar Komisyon Başkanı Aydar Tıbbo, Stepan Vladimirovich Kalmykov, S.A. Matyuhin, S.A. Pinçuk, Mihail Sergeyeviç Solomentsev, Prof. Dr. Sergey Galani de buluşmaya katıldılar.
Moskova'da Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı'nda, Kırım Cumhuriyeti Hükümeti tarafından, Kırım ve Yurt Dışında Yaşayan Kırım Tatar Soydaşlar Buluşması Forumu düzenlendi.
Organizasyonu, Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı destekledi.
Foruma, Türkiye'den Uluslararası Kırım Dostları Derneği Başkanı Ünver Sel Başkanlığında, Trade Avrasya Genel Koordinatörü Dr. Hikmet Çıra; Kırım Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri ve dikGAZETE.com yazarı İlber Vasfi Sel, dikGAZETE.com ve Haber Şanlıurfa.net yazarı Sosyolog Gazeteci Ömür Çelikdönmez, Karadeniz Kırım Kültür Yardımlaşma Derneği ve Uluslararası Gazeteciler Birliği Başkanı Nihat Alpaslan, Batgiad Başkanı ve İnternet haberciler dış ilişkiler koordinatörü Ayhan Dikme iştirak etti.
Kırım Tatar Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı, Kırım Kalkınma Fonu Başkanı, Uluslararası Kırım Dostları Derneği Türkiye Temsilcisi Ünver Sel'in konuşması, bir çok açıdan Ankara ve Moskova'nın neden birlikte hareket etmesi gerektiğini ortaya koydu.
Ünver Sel, dünya kamuoyuna deklarasyon niteliğindeki konuşmasında, "Bugün Türkiye için geçerli olan ikilem, Rusya için de geçerlidir. Rusya, hem batı sisteminin baronlarıyla birlikte olup, hem de Kırım’ın ve Ukrayna’nın özgürlüğünü koruyamaz. Bugün dünyanın yeni bir düzene, daha adil ve eşit bir sisteme ihtiyacı var. Herkes şunu iyi bilmeli ki; yeni dünya düzeni, eskinin temelleri üzerine kurulamaz" ifadelerini kullandı.
Ünver Sel ayrıca, “Kırım Cumhuriyeti ve Kırım Tatar örgütlerinin yurtdışındaki yurttaşlarla kültürel ve insani ilişkileri" konulu konferansa benzer etkinliklerin mümkün olduğunca sık düzenlenmesini, Kırım'ın Rusya'ya ilhakından sonra Kırım Tatarlarının kültürlerini özgürce koruyabildiklerini söyledi.
Ünver Sel, "… şimdi Ukrayna'da özel bir askeri operasyon sürerken, Kırım Tatarlarının yaşadıkları koşulları, hangi soruları olduğunu, hangi başarıları elde ettiklerini daha sık ve daha fazla anlatmaları çok önemlidir" diyerek konuşmasını sürdürdü.
Trade Avrasya Genel Koordinatörü Dr. Hikmet Çıra; Moskova'da Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı'nda Yapılan Kırım ve Yurt Dışında Yaşayan Kırım Tatarları Forumu'nda konuşma yaptı.
Kırım Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri İlber Vasfi Sel; Moskova'da Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan, Kırım ve Yurt Dışında Yaşayan Kırım Tatarları Forumu'nda konuşma yaptı.
-Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Viladimir Putin'in Kırım Cumhuriyeti Daimi Temsilcisi ve Kırım Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Georgy Lvovich Muradov ile Moskova'da Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Konferans salonunda…-
2.938,7 km’lik Ankara-Moskova yolunu, herhalde konu mankeni olmak için depmedim. Tarihi buluşmaya tanıklık etmenin yanı sıra Kırım Tatarları forumunda konuşma yapmak üzere Georgy Lvovich Muradov tarafından kürsüye davet edildim.
Sizlere Rusçaya çevrilen o konuşmadan bazı kesitler aktarayım;
"....Batı medyasının, dezenformasyon içeren binlerce haberle, dünya kamuoyunu nasıl manipüle ettiklerini hep bir birlikte gözlemliyoruz.
Dünya basınını ve haber ajanslarını takip eden birisi olarak, Kırım Cumhuriyetini ve Rusya Federasyonunu hedef alan asparagas haberleri okudukça, tarihi ve kültürel gerçeklerin ancak bu kadar çarpıtabileceğini düşünüyorum.
Avrasya jeopolitiğinde Türkiye ve Rusya, iki önemli dost ve müttefik ülke. Ankara ve Moskova arasında yüzyıl öncesine uzanan güçlü bir dostluk bağı mevcut.
Türk halkı, İstiklal Savaşı’nda verilen desteği unutmuş değil. Ankara ve Moskova arasındaki ilişkilerin düzenli ve sağlıklı yürümesi, kimleri rahatsız ediyor, hepimiz biliyoruz. Bu noktada, dünya kamuoyunda Rusya Federasyonu ve halklarına karşı yürütülen faşizan baskıları kınadığımı söylemek istiyorum."
Bizler Türkiye'ye döndükten sonra Rusya Federasyonu Devlet Duması Başkanı Vyaçeslav Volodin'in Ankara'da temaslarda bulunması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop ile görüşmesi herhalde tesadüf değildir.
Moskova Devlet Enstitüsü, Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Üniversitesi, Kırım Cumhuriyeti Daimi Misyonu tarafından yayınlanan bu kitabı bulursanız kaçırmayın. Bende mevcuttur.
Kitabın Türkçe başlığı sanırım şöyle; “ÇAĞDAŞ DÜNYADA İNSANLARIN KENDİNİ BELİRTME, İÇİŞLERİNE KARIŞTIRMAMA VE DEVLETLERİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE SAYGI HAKLARI. KIRIM DENEYİMİ”
.
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Seçilmiş Kaynakça
https://duma.gov.ru/news/56000/
https://crimea-news.com/society/2022/12/13/1000679.html
https://www.turktime.com/haber/Moskova-da-Soydaslar-bulusmasi/634339
https://www.habersanliurfa.net/bati-nin-nazist-ve-fasist-siyaseti-dunyayi-tekrar-ikiye-boldu/59372/