İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ MU?
Değerli dostum kardeşim Mehmet Balcı'nın 26 yaşındaki genç evladı, sokak ortasında serseriler tarafından evinin önünde bıçaklanarak öldürüldü. Allah, acılı anne ve babasına sabırlar versin.
Taziyeye gittiğimde babası;
7-8 kişilik serseri grubunun tutuklandığını, en ağır cezanın verilmesi için mahkeme sonucunu beklediklerini söyleyince, çok üzüldüm.
Hayatının baharında bir genç, saldırıya uğrayıp hunhar bir şekilde öldürülüyor. Babasını teselli etmekten başka ne yapabiliriz ki!
KAMERALAR…
Kendisine;
İyi ki, cadde ve sokak kameraları olduğunu, bunlar vasıtası ile suçluların kolaylıkla bulunduğunu vs. gibi sözlerle teselli etmeye çalıştım.
Öyle ya; kameralar olmasa bu zamanda şahit bulup da mahkemelere götürmek kolay mı?
AİLE YIKILIYOR…
Ama o da ne!
Geçen gün (17.04.2025) akşam haberlerini izlerken, bıçağı saplayıp öldüren kişinin haricinde kalanların hepsinin 1 ay içinde yargılanıp salıverildiğini gördüm. Tutuksuz yargılanacaklarmış…
OLAY NASIL OLDU!..
Merhum Abdurrahman, akşam evine döndüğünde apartman merdivenlerinde 2-3 yeni yetme gencin oturduğunu görüyor.
Bunlar hem yolu daraltıyor hem de gelip geçen mahallenin kızlarına laf attıkları için daha önce de Abdurrahman ile aralarında münakaşalar olmuş…
Bundan dolayı;
Sert bir dille yolu açmalarını söyleyince onlar da karşılık veriyor.
Abdurrahman, yapılı yiğit bir delikanlı olduğu için ikisine üçüne bakmadan bunlara girişiyor.
Kavga, tartışma falan derken, serseriler tehdit ede ede evinin önünden uzaklaşıyorlar.
ORGANİZELİ İDAMLIK SUÇ…
Kendi mahallelerine gidip, arkadaşlarını toplayarak 7-8 kişilik grup halinde tekrar Abdurrahman’ın evinin önüne geliyorlar.
Ve aşağıdan;
Galiz küfürler ederek Abdurrahman’ı aşağı çağırıyorlar.
Anne-Babası inmemesi için ısrar ediyorlar.
Çünkü;
Bunlar kalabalık olarak dönmüşler hem de büyük ihtimalle hazırlıklı yani silahlı gelmişlerdir diyerek müsaade etmiyorlar.
Ancak Abdurrahman da kanı kaynayan bir genç. Ve ortada büyük bir haksızlık ve haneye tecavüz var. Nihayet küfür ve hakaretlere dayanamayıp kardeşi ile birlikte aşağı iniyor.
Neticede;
Hem kameralar hem de bu kadar şahidin önünde ve haneye tecavüz diyebileceğimiz bir kışkırtma neticesinde 3-4 kişi tutarken diğeri de elindeki bıçağı Abdurrahman’ın kalbine saplıyor.
18 YAŞINDAN KÜÇÜKLERMİŞ!..
Herkesin önünde ve kameraların kaydettiği böyle organizeli bir cinayet, 1 aylık süre içinde biri hariç hepsi salıveriliyor.
Halbuki ortada idamlık bir suç var.
Neden?
İDAM CEZASI KALKMAMIŞ OLSAYDI!..
Eğer;
Eskiden olduğu gibi idam cezası meriyette olmuş olsaydı, katil, idam ile yargılanır yardım ve yataklık edenler de asgari 15 yıldan aşağı olmamak üzere cezalandırılırdı.
Çünkü cinayet, tamamen organize halinde işlenmiş.
Ama şimdi bakıyoruz ki;
Alçakça işlenmiş böyle bir cinayete 3 gün sonra mahkeme, katil hariç diğerlerini salıveriyor. 18 yaşından küçük oldukları için tutuksuz yargılanacaklarmış. 18 yaşından küçük dediysek bunlar 5-6 yaşındaki çocuklar değil. Mahallenin kızlarına laf eden, gerektiğinde şirretlik gösterip, kavga edecek yaşta bunlar…
TERLİK-BIÇAK…
Geçenlerde, “torununa terlik fırlatmış” diye hakkında suç duyurusunda bulunulan nine, TV’lerde haber konusu olmuştu.
Neymiş? Yargı, terliğe silah dediği için nine yargılanmalıymış
Ama…
Terliğe silah diyen yargı, bıçaklarını alarak ve arkadaşlarını toplayıp, gelip maktulün evinin önünde küfür ve hakaret ederek maktulü aşağı indirdikten sonra topluca saldırarak öldürenleri 1 ay sonra salıveriyor.
KATİLE YARDIM EDENLER ARAMIZDA DOLAŞIYOR…
Şimdi bu katil yardakçısı serseriler aramızda dolaşıyor.
Ve bunlar, maktulün akrabaları ile aynı semtte oturuyor. Yani cinayete iştirak edenlerle merhum Abdurrahman’ın anne-baba kardeş ve diğer akrabalarının karşılarına çıkmaları her an mümkün…
Yargı, böyle bir karşılaşmada ailede meydana gelecek travmayı nasıl düşünmez; akıl erdiremiyorum.
Allah, başta anne-babasına olmak üzere merhumun tüm sevenlerine sabr-ı cemil ihsan eylesin.
Yargı kurumlarımıza da basiret versin…
.
Emin Batur, dikGAZETE.com