İngiltere Türkistan’da neden arayış içerisinde!
Asya, dünyanın en büyük kıtası. Türkistan ise geniş bozkırları, nehirleri ve dağları ile Asya’nın kalbi, kalpgâhı. Kalpgâh şöyle tanımlanıyor: Savaşta ordunun sağ ve sol kanatları arasında başkumandan ve maiyetinin merkez birliklerinin bulunduğu yer.
Mevcut düzen sona ererken; yeni bir küresel sistem/ uluslararası düzen oluşmakta. Aslında aktörler aynı; farklı olan oyuna yeni aktörlerin eklenmesi.
2. Dünya Savaşı sonrası milletlerarası güç mücadelesinde jeopolitik etken her zaman ön planda oldu. Soğuk Savaş sona erse de Putin Rusya’sının tekrar dirilişi ve Çin ile Amerika arasındaki siyasi/ticari ve askeri rekabetin sürekli gündemde tutulması; jeopolitik blokların tekrardan oluşturulmaya çalışıldığını düşündürüyor.
Amerika- Çin mücadelesinin nereye varacağı kestirilemezken, bu mücadelenin illüzyon/ sahte olup olmadığı tartışılmalı bir konudur.
Amerika liderliğinde Batı bloğu, kendi içerisinde Avrupa ile siyasi çatışma halinde. Avrupa’nın askeri açıdan zayıf olma hali; Amerika’nın Küresel Liderliğini pekiştiriyor.
Avrasya’nın kuzeyinde Rusya, güneyinde ise Türkiye’nin bölgesel liderliği konuşuluyor.
Tüm bunlar olurken İngiltere nerde konumlanıyor?
İngiliz Krallık Ailesinin magazine boğulmuş hali gündeme servis edilirken; Küresel Anglo Sakson İngiliz Siyaseti olağan üstü faal.
Türkistan; Avrupa, Rusya, Çin ve Orta Doğu arasında köprü oluşturan önemli bir jeopolitik konuma sahiptir. Bölgenin önemi, geniş enerji kaynakları, stratejik ulaşım yolları ve büyük güçler arasındaki jeopolitik rekabette yatmaktadır. Bu senaryoda Birleşik Krallık, ortaklıklarını geleneksel müttefiklerin ötesinde çeşitlendirmeyi ve ekonomik ve diplomatik katılım için yeni yollar keşfetmeyi hedefliyor.
Avrupa Birliği ve ABD dahil Batılı güçlerin yanı sıra Türkiye, Rusya, Çin, İran ve Körfez Arap monarşileri gibi bölgesel aktörlerin artan ilgisi ve katılımı jeopolitik dinamikleri karmaşıklaştırıyor. Rusya'nın Orta Asya ile olağan düzeydeki etkileşimi devam ediyor.
Bu aktörler, Orta Asya'daki varlıklarını geliştirmek için ekonomik ortaklıklardan güvenlik iş birliğine kadar, kendi jeopolitik çıkarlarını ve hedeflerini yansıtan çeşitli stratejiler kullanıyor.
Türkistan Coğrafyasını ilk ziyaret eden İngiltere Başbakanı David Cameron (2013) uzun bir aradan sonra, bu sefer Dışişleri Bakanı sıfatıyla; İngiltere ile ticaret, güvenlik ve çevre bağlarını geliştirmek ve diplomatik bir girişimde bulunmak amacıyla Tacikistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan ve Moğolistan'ı dolaştı.
David Cameron; Kırgızistan, Tacikistan ve Türkmenistan'ı ziyaret eden ilk İngiliz Dışişleri Bakanı ayrıca 1997'den bu yana da Özbekistan'ı ziyaret eden ilk kişi oldu. Bu, aynı zamanda Moğolistan'a on yılı aşkın süredir bu düzeyde yapılan ilk ziyaret olma özelliği taşıyor.
Birleşik Krallık hükümetinin bu önemli bölgeyle etkileşimi artırma isteği ve jeopolitik ilişkileri geliştirme arzusu bu ziyaretin temel esprisi.
Birleşik Krallık’ta yapılan açıklamada “Önümüzde çok büyük fırsatlar var. Bunları hep birlikte ele geçirmeliyiz” sözü; bu coğrafyanın gelecek tasavvurunda söz sahibi olmak istediklerinin ifadesi.
Başta belirtelim; devletler arası diplomatik ziyarette bereket vardır. Kim ne yapıyor ne söylüyor takip etme imkanı sağlıyor.
Dışişleri Bakanı Cameron; Orta Asya'nın “zor kazanılmış egemenliğini” desteklemeyi de ihmal etmiyor. Aslında zor kazanılan egemenliğe giden yolda, bölge halklarının katliam ve sürgüne uğramasında İngilizlerin de rolü var.
Büyük Oyun (The Great Game/Gölgeler Turnuvası /Турниры теней) tabiri 19. yüzyıldan başlamak üzere İran/ Türkistan- stratejik bölgelerin büyük güçler tarafından paylaşılma mücadelesini tanımlamak için kullanıldı.
Klasik Büyük Oyun dönemi genel olarak Buhara Emirliği gibi ülkelerin işgale uğraması ve 1813 Rus-İran Antlaşması gibi olaylarla başladığı kabul edilir. Bazı analistlere göre Orta Asya’daki Büyük Oyun halen devam ediyor.
Büyük Oyun ve Yeni Büyük Oyun tanımlamaları 21. Yüzyıla değin devam eden güç mücadeleleri için de kullanılmaktadır.
İngiltere, Yeni Büyük Oyunun baş aktörü olsa da bölge ülkeleri, eskinin zayıf hanlıkları değil artık.
“Siz (Orta Asya), dünyanın önemli bir bölgesisiniz. Bölgenizde ortaklık yaptığınız çok güçlü komşularınız var. Buraya şunu söylemek için geldim; sizden bu ortaklar ile İngiltere gibi bir ülke arasında seçim yapmanızı istemiyoruz” diye konuşan Cameron; bu ülkelerin İngiltere ile güçlü ortaklık kurmasını istiyor.
Türkistan’ın zengin yer altı kaynakları, elbette İngiltere’nin her zaman ilgi alanındaydı. İngiltere, Türkistan’a açıkça bire üç rüşvet teklif ediyordu. İngiltere, düşük karbonlu, enerji tasarruflu ekonomilerin ihtiyaç duyduğu yatırım ve teknolojiye erişimde yardımcı olabilirdi.
Orta Asya firmalarına; İngiliz şirketlerinin gözetiminde destekleneceği teklif edildi. İngiliz firmaları, bu bölgedeki petrol, gaz ve diğer doğal kaynakların potansiyelinin ortaya çıkarılmasında önemli bir rol oynamıştı.
Birleşik Krallık’ta Master eğitimi almak isteyen öğrencilerin; Dışişleri Bakanlığı tarafından finanse edilen karşılıksız burs programı Chevening burslarına ayrılan fon iki katına çıkartılıyordu.
İngiliz Üniversiteleri, Orta Asya’da yaygınlaştırılacak. Amacın kadınlar ve kız çocukları da dahil olmak üzere tüm vatandaşların eğitim kalitesini artırmak; onların potansiyelini ortaya çıkarmak olduğu ifade edilmiş.
İngiltere, bedavadan üniversite eğitimi veriyor; daha ne olsun ki!
Dışişleri Bakanı Cameron’a göre “İngiliz çıkarlarını korumak ve geliştirmek istiyorsanız, oraya çıkıp rekabet etmeniz gerekiyor. Böyle bir dünya, bu bölgedeki ülkeler için özel zorluklar doğurmakta.”
Cameron’un ekonomi ve eğitim iş birliği bir noktaya kadar anlaşılabilir. Bölge ülkelerinin “Bağımsızlığının” güçlendirilmesine vurgu yapması ilginç. İngiltere bu konuda şüphe içerisinde mi?
Cameron'un ziyareti, İngiliz parlamento komitesinin hazırladığı bir raporda , İngiltere'nin Orta Asya'yla ilişkilerinde “ciddiyet eksikliği” algısı bulunduğunun belirtilmesinden aylar sonra gerçekleşti. Komite, Rusya ve Çin'in bölgeye kur yaptığını, İngiltere'nin ise “yozlaşmış Orta Asyalı elitlerin önde gelen kolaylaştırıcısı ve bölgeden sermaye kaçışı için kilit bir düğüm” olduğunu ifade etti.
Washington merkezli Avrupa Politika Analizi Merkezi'ndeki bir yorumda , “Avrupa'nın önde gelen ekonomileri, boşalan pazardan yararlanmak için yaptırımları atlatarak Moskova ile ekonomik iş birliğini sessizce sürdürüyor” deniliyor. “Ve bunu Güney Kafkasya ve Orta Asya'da ortaklar bularak yapıyorlar.”
Cameron’un ziyareti; İngiltere’nin Yumuşak Gücü ve nüfuzunu artıracağı kaydediliyor. Bu sebeple 50 milyon sterlinlik (62 milyon dolar) para, Türkistan’da karşılıksız harcanacak.
Cameron şunları söyledi: “Tartışmalı, rekabetçi bir dünyada yaşıyoruz. Eğer İngiliz çıkarlarını korumak ve geliştirmek istiyorsanız oraya çıkıp rekabet etmelisiniz. Orta Asya, karşılaştığımız en büyük zorluklardan bazılarının merkez üssünde yer alıyor ve gelecekteki refahı ileriye taşımamız Birleşik Krallık ve bölge için hayati önem taşıyor”
Cameron bölgeye yaptığı gezide, İngiltere-Orta Asya ilişkilerinde 'yeni dönem' arıyor.
“Buzulların erimesi ve burada karşılaştığınız sorunlarla birlikte iklim değişikliğinin en keskin ucundasınız. Ama aynı zamanda temiz, yeşil enerjiyi sağlayarak çözümün de büyük bir parçası oluyorsunuz.” Cameron sanki İklim Savaşçısıymış gibi eriyen buzulları Türkistan’da seslendiriyor.
Cameron, başbakan iken bıraktığı dünya için “küresel gösterge tablosundaki ışıkların kırmızı renkte yanıp sönmesiyle" tehlikeli bir sürece girdiğini söylemesi de ilginç.
Cameron'un Orta Asya'daki diplomatik misyonu: Rus ve Çin etkisine karşı koymanın ötesine odaklanmak olarak açıklanabilir.
Başta söylediğimiz gibi; Türkistan’daki Türk Devletleri, bağımsız olarak diğer ülkelerle her türlü ilişki geliştirebilir. Bunda sakınca yok.
Fakat ortada Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) var. Teşkilat, farklı alanlarda kurumsallaşıyor. Orta Asya’ya İngiltere örneğinde ilgi duyan devletler, karşılarında bireysel devlet değil de TDT gibi siyasi bir yapının olduğunu bilmelidir.
Türkiye ise TDT’nin kurumsallaşma sürecini hızlandırmalıdır. TDT bünyesinde özel bir komisyon kurulup, Orta Asya devletlerine yatırım yapmak isteyen ülkelerin amaç ve çıkarları yakından takip edilip; analiz edilmelidir.
Türkistan’daki Türk Devletleri, birlik ve beraberliklerini pekiştirip; ortak idealler çerçevesinde hareket etmelidirler.
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://thediplomat.com/2024/05/uk-foreign-secretarys-visit-to-central-asia-deciphered/
https://www.gazeta.uz/en/2024/04/25/uzbekistan-uk/
https://www.rferl.org/a/cameron-central-asian-week-/32922391.html
https://timesca.com/britains-cameron-to-central-asia-work-with-us/
https://sg.news.yahoo.com/cameron-seeks-era-uk-central-065441517.html
https://www.gazeta.uz/en/2024/04/23/britain-ca/
https://astanatimes.com/2024/04/david-camerons-diplomatic-tour-to-central-asia-ushers-new-era-in-uk-relations-with-region/
https://thediplomat.com/2024/04/uk-foreign-secretarys-visit-to-central-asia-and-mongolia-an-urgent-to-do-list/
https://astanatimes.com/2024/04/british-foreign-secretary-to-visit-kazakhstan-this-week/
https://astanatimes.com/2024/04/cameron-wants-stronger-kazakh-ties-promotes-britain-as-partner-of-choice-for-region/
https://www.intellinews.com/uk-s-cameron-addresses-british-lack-of-seriousness-in-central-asia-with-five-day-tour-322202/?source=kazakhstan
https://www.specialeurasia.com/2024/04/23/british-uk-central-asia/
https://www.heraldscotland.com/news/national/24269854.cameron-seeks-new-era-uk-central-asia-relations-trip-region/
https://daryo.uz/en/2024/04/22/david-camerons-diplomatic-mission-in-central-asia-focus-beyond-countering-russian-and-chinese-influence
https://daryo.uz/en/2024/04/24/uk-to-allocate-50mn-for-regional-development-in-uzbekistan
https://daryo.uz/en/2024/04/23/uk-and-turkmenistan-sign-memorandum-of-understanding-to-protect-caspian-biodiversity
https://www.trtrussian.com/mnenie/chto-britancy-ishut-v-centralnoj-azii-17957765