Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın teşvikiyle Orta Doğu'da ekonomik, diplomatik ve askeri faaliyetlerini artıran Çin Halk Cumhuriyeti, bölgesel oyun kurucu rolünü ABD'den devralıyor.
Acaba kimin yardımı veya talimatı ile?
Tabii ki City of London bankerlerinin.
City of London neresi biliyor musunuz?
City of London, Londra şehri içinde 2.6 km kare toprak üzerine kurulu bir yerleşke. Hukuken "Törensel Kontluk", "şehir statüsünde". Bu açıdan bakıldığında sanki Roma içindeki Vatikan sanabilirsiniz.
Yerel idari bölge sanki şehir içinde şehir! Bu nedenle olsa gerek, Londra bankalar bölgesi 1. Devlet, dışında kalan Londra 2. devlet, İngiltere 3. devlet şeklinde değerlendirenlerin sayısı az değildir.
Menkul Kıymetler Borsası ve İngiltere Bankası'nın yer aldığı tarihi bir finans bölgesidir. Kurumsal şirketlerin modern gökdelenleri, Orta Çağ'dan kalma yolların kalıntıları üzerinde yükselir. Şık restoran ve barları, varlıklı iş sahipleriyle dolup taşar.
Romalılar bu şehre “Londinium” adını vermişlerdir. Londra’nın en popüler yeri, şehrin merkezidir. Burası “City of London” olarak da adlandırılmaktadır. 17. yüzyıldan kalma ünlü St. Paul Katedrali, turistlerin uğrak noktasıdır.
ABD Ortadoğu’da neden devre dışı?
Joe Biden’ın göreve başlamasından bu yana Washington ve Riyad arasında çok ciddi bir soğukluk yaşanıyordu. Yaklaşık iki buçuk yıldır Biden Yönetimi ile Riyad arasında iletişim kopmuştu. Amerikan medyasında Veliaht Prens’in Biden’ın telefonlarına bile çıkmadığı yazılıp çiziliyordu.
Hatta Londra’nın krizin çözülmesi için Riyad nezdindeki girişimleri de sonuç vermemişti.
Bu krizi, Çin’in fırsata dönüştürebileceği kimin aklına gelirdi?
ABD Başkanı Joe Biden ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman arasındaki "soğukluk" devam ederken, Suudi Arabistan'ın Çin Halk Cumhuriyeti ile geç başlayan ilişkileri stratejik ortaklık formatı kazandı.
Suudi hanedanını ABD haricinde güç odağı arayışına yönelten en önemli neden; Biden’ın Suudi hanedanının rakibi Reşidîleri iktidar yapma planı, olabilir. Sonuçta ABD’nin bu planından haberdar edilen Suudi ailesi, farklı uluslararası bağlantılara yelken açtı.
Pekin-Riyad hattındaki gelişen yakın ilişkilerin birçok boyutu mevcut. Bunlardan ilki, enerji güvenliğidir.
1990’lı yıllardan beri Pekin yönetimi, Ortadoğu coğrafyasına “enerji arzının güvenliğini sağlama” hedefiyle yaklaşıyor. Pekin’in enerji güvenliği politikası Çin ekonomisinin büyümesi, halkın refahının artması, ordunun modernize edilmesi ve rejimin istikrarının sağlanmasıyla yakından ilişkili.
Son dönemde ise ABD’nin Suudi Arabistan’a eleştirileri ve petrol üretiminin kısıtlanmasına yönelik tartışmada Riyad’ın Moskova’ya destek vermesi nedeniyle ABD-Suudi Arabistan ilişkileri gerilmesine yol açmıştı. Çin, İran ve Suudi Arabistan yakınlaşmasının, Türkiye'nin ABD nezdinde önem ve itibarını olabildiğince artırdığı düşünülebilir.
Pekin; Riyad ve Washington arasındaki anlaşmazlıktan nasıl yararlandı?
Riyad ve Washington yönetimleri arasında kan uyuşmazlığı bir türlü giderilemedi. Aralık 2022’de Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in üç gün süren Riyad ziyareti sırasında bu tutum daha netleşti.
Şi Cinping’in ziyaretinin bizzat Muhammed bin Selman’ın davetiyle gerçekleşmesi, kapsamı, bu esnada gerçekleştirilen üç zirve ve diğer Arap ülkelerinin temsilcileriyle yapılan görüşmeler, buluşmaya bir iadeiziyaretten çok daha fazla önemliydi.
Aslında ziyaretten çok “Ortadoğu’ya Çin çıkarması” olarak adlandırıldı. Arap medyasında hemen hiç kimsenin gözünden kaçmayan ilk nokta, Şi Cinping’e gösterilen konukseverlik ve buna karşı 2022 Temmuz ayının ortalarında Riyad’ı ziyaret eden ABD Başkanı Joe Biden’a yapılan soğuk karşılamaydı.
ABD Başkanı Joe Biden'ın Suudi Arabistan ziyareti, ABD'de son 48 yılda yönetime gelen 8 ABD Başkanı'nın 12. ziyareti olarak kayıtlara geçse de sonuçlarına bakıldığında vız gelip tırıs gitmişti.
ABD Başkanı Biden'ın Suudi Arabistan ziyareti kapsamında iki ülkenin Enerji, Yatırım, Haberleşme ve Sağlık bakanlıkları ile bu alanlarda faaliyet gösteren kuruluşlar enerji, yatırım, iletişim, uzay ve sağlık alanlarında iş birliği için masaya oturdu ama deyim yerindeyse parsayı Çinliler topladı.
ABD Başkanı, "parya" diye tanımladığı Suudi Arabistan Veliaht Prensi'yle Cidde'deki Kraliyet Sarayı'nın ihtişamında, yumruklarıyla selamlaşıyorlardı.
Biden’ın ziyaretinin temel amaçlarından en mühimi, Suudilerin günlük petrol üretimini arttırmasını sağlayarak, Rusya’yı sıkıştırmaktı. Ne yazık ki Biden, uma uma döndü sarı muma. Ziyaretin sonrasında OPEC+ bu beklentinin tam tersine petrol arzını azaltma kararı alıverdi.
Ortaya çıkan bu tablonun Şi Cinping’in 30 devlet başkanı ve kurumla yapılan görüşmelerden daha önemli olduğu söylenebilir. Pekin’in, Suudi petrol ihracatının dörtte birini ithal ederek en büyük müşterisi olması iki ülke arasında yaşanan gelişmelerin zeminini oluşturmuştu.
Şi Cinping’in üç gün süren Riyad temaslarını Londra merkezli al Arab gazetesi “Milyarlar değerinde anlaşma: Çin, Amerikalıların Suudi Arabistan’daki kazanımlarını devralıyor” manşetiyle duyurmuştu ve hiç şüphesiz bu manşet, İngiltere Dışişleri Bakanlığı çalışanlarının isteği üzerine atılmıştı. Haberde “Krallık ile Çin arasında kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması” çerçevesinde 29,3 milyar dolarlık 34 imza atıldığı belirtilmişti.
2016’da Veliaht Prens bin Selman’ın açıkladığı 2030 vizyonu çerçevesinde Suudi Arabistan; petrole olan bağımlılığını azaltma, ekonomisini çeşitlendirme ve sağlık, eğitim, altyapı, rekreasyon ve turizm gibi kamu hizmet sektörlerini geliştirme planı hazırlanmıştı.
Buna karşılık Çin de Asya ve Afrika kıtalarını kapsayan ve modern İpek Yolu olarak da adlandıran bir “Kuşak-Yol” projesiyle 2049 yılına kadar bir dizi ülkeye yatırım yapmayı ajandasına almıştı. Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 ve Çin’in Bir Kuşak Bir Yol projeleriyle benzer hedeflere sahip iki ekonomik vizyonu paylaştığı söylenebilir.
Tüm bunlar, Riyad ve Pekin arasında bu sıkı stratejik ittifakın yeni ve önemli bir aşamasını temsil ediyor. Arap dünyasının dikkatinin odaklandığı diğer nokta Çin’in sadece Ortadoğu’da değil Afrika’da da gittikçe artan etkisi. Bu durumla ilgili olarak Pekin, kıtanın en önemli ticaret ortağı oldu.
Pandeminin getirdiği zorluklara rağmen ikili ticaretin değeri 2020’de 187 milyar dolara ulaştı. Ayrıca 16 ülkede 25 Çin ekonomik ve ticari iş birliği bölgesi inşa edildi ve bu bölgeler 7.3 milyar dolarlık yatırımla 623 şirketi kendine çekti ve Afrikalılar için 46 binden fazla iş fırsatı sağladı.
Çin, Tahran ve Şam arasındaki hat üzerinden Akdeniz’e çoktan indi!..
Çin Halk Cumhuriyeti, Tahran ve Şam arasındaki hat üzerinden Akdeniz’e nasıl ulaşabileceğinin stratejik planını çoktan uygulamaya başladı. Çin’in Ortadoğu ve Akdeniz havzası ülkeleri ile ilişkilerinde izlediği strateji genel olarak “ekonomi temelli bir yumuşak güç girişimi” ifadesiyle özetlenebilir.
Çin’in Akdeniz havzasındaki liman yatırımları, Kuşak ve Yol Girişimi’nin bir parçasıdır ve Deniz İpekyolu’nun görünür kısmını oluşturur. Çin, liman yatırımları ile birlikte kendi ticaret yollarını oluştururken aynı zamanda bölgede müttefiklik arayışında.
Akdeniz’in stratejik anlamda her iki ucunda önemli noktaları olan Cebelitarık ve Süveyş ile birlikte, Portekiz, İspanya, Yunanistan, Türkiye, Malta, Güney Kıbrıs, İsrail, Mısır ve Fas’ta da Çin’in liman yatırımları bulunmaktadır.
Çin, Akdeniz’de Yunan limanları da satın alıyor. Pire, Çinli ticaret devi Cosco’ya, ait. Pire limanı, 2016 senesinde Çinli operatör COSCO tarafından satın alınmış. O dönemde, Çinliler bu satın alma işlemi karşılığında neredeyse 390 milyon avro ödemiş ve son yıllarda bu limanın daha fazla genişlemesi için milyarlarca dolar daha harcamışlar.
Pekin açısından bu liman ‘Avrupa’ya açılan bir kapı’ niteliği taşıyor ve dünyanın en önemli altyapı kurucusu haline gelerek, “Tek Yol – Tek Kuşak” projesinde önemli bir jeostratejik yapı taşına dönüşüyor. Çin, bu yolla önemli noktalarda deniz aşırı ticaret noktalarına sahip olduğu gibi deniz ticaret yolları oluşturmaktadır.
Çin’in enerji talebi ve ithalatı için de Doğu Akdeniz önemli bir bölge. Hidrokarbon yataklarının geleceği de Çin’in ilgisini çekmekle birlikte, Çin’in bölgeden ve özellikle Körfez ülkelerinden yüksek miktarlarda enerji ithal ettiği biliniyor.
City of London, İran ve Çin’i ABD’nin hışmından kurtardı!
Pekin yönetimi; ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye’ye yönelik parçalama politikasına karşı Rusya ve İran'ın tutumuna benzer şekilde Esad rejiminin yanında yer alarak sabit pozisyonunu muhafaza etti. Rusya'nın yanı sıra Çin'in en önemli rolü, özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Esad rejimine uluslararası himaye sağlamaktı. Bunda da başarılı oldular.
Pekin'in çıkarları, Suriye'deki ortaklarının çıkarlarıyla uyuşuyor. Çinlilerin, önceden Somali, Sudan ve Yemen'de olduğu gibi diktatörlükle yönetilen ve çatışmaların sürdüğü ülkelerdeki mevcut fırsatlar dahil olmak üzere sürekli yatırım fırsatları aradıkları bir ortamda, Suriye, onlar için kılçıksız balık oldu.
2021’in başlarında Çin Halk Cumhuriyeti ve İran’ın dışişleri bakanları Vang Yi ve Muhammed Cevad Zarif arasında “25 yıl sürecek bir stratejik ortaklık” anlaşması imzalanmıştı. Çin’in ekonomik bir süper güç olmasına rağmen İran ekonomisine yatırımın daha büyük roller oynamasına engel teşkil edebileceği ihtimaline karşı bu yatırım kararı ile Çin, İran ile stratejik anlaşma imzalayarak Körfez ülkelerine şantaj yaptığı söylenebilir. Çin aklı işi rastlantıya bırakmıyor.
Suriye’nin Arap Birliğine dönüşü…
Arap Birliği, iç savaş nedeniyle 12 Kasım 2011'de Suriye'nin üyeliğini askıya almıştı. Arap Birliğine üye ülkelerin dışişleri bakanları, 7 Mayıs 2023’te Mısır’ın başkenti Kahire'de düzenlenen Arap Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda, Suriye'nin Birliğe dönmesi konusunda anlaştılar.
18 Mayıs 2023’te Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde başlayan 22 üyesi bulunan Arap Birliği zirvesine katıldı.
Zirvede bir konuşan Esad, Arap işbirliğinde yeni bir döneme girilmesi temennisini dile getirdi. Esad'ın Arap Birliği'ne yeniden katılması, sahadaki gerçekliğin tanınması şeklinde değerlendirildi.
Suriye'nin Arap Birliği'ne dönüşüne onay verme kararı, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın öncülüğünde Arap ülkeleri arasında yapılan uzun görüşmelerin ve tartışmaların ardından alındı. Kademeli bir yeniden entegrasyon süreci yaşandı.
Tüm bunlar İngiltere'nin sadece Ortadoğu'yu değil Asya Pasifik eksenini de dizayn ettiğinin işareti.
Bir zamanlar İran rejimine karşı olanlar soluğu Tahran'da alıyor!..
Umman Sultanı’nın ziyareti, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin Maskat ziyaretinden bir yıl sonra gerçekleşti.
Umman Sultanı Heysem bin Tarık, Tahran ziyaretinde İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile ikili ilişkiler ve bölgedeki durumu ele aldı. Umman Sultanı’nın Tahran ziyareti, bölgeyi saran bir bölgesel uzlaşma sürecinin ortasında gerçekleşti.
Bunların en belirgini, geçen Mart ayının 10'unda Çin'in himayesinde Suudi Arabistan ile İran arasındaki uzlaşmaydı. Umman Sultanlığı'nın İran ile Körfez ve Arap ülkeleri arasındaki bakış açılarını yakınlaştırmada oynadığı rol, ağırlıklı olarak olumlu karşılanıyor.
İran'ın nükleer dosyasında da aracı rolü oynayan Sultanlık, ayrıca Tahran ve ABD arasında mesaj alışverişi için önemli bir platform olarak görülüyor.
Ankara-Kahire anlaşma zemini arıyor!..
Mısır-Türkiye ilişkileri yeni bir dönüm noktasına doğru yaklaşıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Türkiye'ye davet ettiği duyuruldu. Ancak Erdoğan-Sisi zirvesinin nerede yapılmasının planladığını ise belirtilmedi. Ankara ya da Kahire'de yapılması beklenen görüşmenin yerini iki ülkenin lideri belirleyecek.
Zirve, yapılması halinde Erdoğan ve Sisi arasında geçtiğimiz Kasım ayında Katar'ın başkenti Doha'da FIFA Dünya Kupası'nın açılış törenindeki görüşmelerinin ardından ikinci doğrudan görüşme olacak.
Türkiye-Mısır ilişkileri, “Arap Baharı” olarak bilinen olayın ardından 2011'den bu yana birçok Arap ülkesinde Müslüman Kardeşler'i (İhvan-ı Müslimin) güçlendirme projesinin benimsenmesi çerçevesinde Türkiye'nin güçlü bir şekilde desteklediği Mısır'ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin, Sisi darbesi ile devrilmesinden sonra, 2013 yılında bozulmuştu.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı geçtiğimiz ayın sonlarında arayarak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turundaki başarısından ötürü tebrik etmişti. İki lider, görüşmede ayrıca ülkeleri arasındaki diplomatik ilişkileri bir an önce iyileştirme ve karşılıklı olarak büyükelçi atama kararı aldılar. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Sisi'nin “bu nazik jestini takdir ettiğini” ifade etti.
Filistin lideri de Pekin ördeği seviyormuş!..
Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in özel davetiyle 13 Haziran'da başkent Pekin’e gerçekleştirdiği resmi ziyarette, Pekin yönetiminin Sinciang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamalarını desteklediklerini, Filistin-İsrail ihtilafının bir an önce sona erdirilmesinde Çin’in arabulucu olması gerektiğini söyledi.
Benzer bir açıklamayı Şubat 2019’da Çin'i ziyarete eden Suudi Veliaht Prens Muhammed Bin Selman, Uygurların tutulduğu toplama kamplarıyla ilgili, "Çin'in ulusal güvenliği korumak için terörle mücadele önlemleri alma hakkına saygı duyuyor ve destekliyoruz. Çin ile iş birliğini güçlendirmeye hazırız" sözleri ile yapmıştı.
ABD'nin güvenlik endişelerine rağmen Çin ile uzun vadeli bir ortaklık kuran Suudi Arabistan, Şanghay İşbirliği Örgütü'ne katılma kararını onayladı. Bu, Riyad'ın örgüte tam üyeliği yolundaki ilk adımdır. Dünya giderek daha belirgin bir şekilde iki kutuplu olma yolunda ilerliyor.
ABD, Londra'nın Çin Politikası ile uyum içinde mi?
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’in Çin ziyareti, 2018 yılından bu yana ABD cenahından yapılan en üst düzey ziyaret.
Dr. Hüseyin Korkmaz'a göre ABD’nin Çin ile ilişkilerde temel hedefi, “stratejik rekabetin çatışmaya dönüşmeden” devam etmesi yönünde.
Çin Halk Cumhuriyeti'nin güçlenen ekonomisi, uluslararası partnerlerinin fazlalığı, Londra -Pekin yakınlaşması, ABD-Çin ilişkilerinde iki tarafın da iş birliğine dönük bir eğilim oluşturuyor. Çin'in çekincesi, ABD'nin 'çevreleme' stratejisi ile gelişimini boğmaya çalıştığını düşünmesi.
Sonuç:
Sığır çobanlarının yapamadığını uzun bacaklı sarı çiyanlar yapıyor.
Kendi küresel egemenlikleri doğrultusunda küresel bir barış sağlıyorlar. Türkiye, bu projeye karşı çıkmıyor ama teslim de olmuyor. Şimdilik tercih, İngilizlerle birlikte yürümek.
.
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Seçilmiş Kaynakça
https://www.bbc.com/turkce/articles/c3gn2d967dxo
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-62190286
https://twitter.com/dteysir1/status/871371397779554304?s=20
https://twitter.com/drhkorkmaz/status/1670796430095577094?t=iyvA_lM9hcBUotMUmsWdYA&s=19
https://www.evrensel.net/haber/476750/ortadoguya-cin-cikarmasi
https://twitter.com/hermes_z/status/1641028572859998215?s=20
https://turkish.aawsat.com/4388396-erdoğan-sisi-zirvesi-yakında-yapılır-mı
https://fikirturu.com/jeo-strateji/rusya-ve-cin-neden-akdenizde-liman-satin-aliyor/
https://www.dikgazete.com/yazi/baku-tahran-savasini-kim-kizistiriyor-5511.html
https://www.indyturk.com/node/392071/dünyadan-sesler/çin-ejderhasının-suriyeye-girişi
https://www.cumhuriyet.com.tr/dunya/abd-orta-dogudaki-nufuzunu-cine-kaptiriyor-2090813
https://turkish.aawsat.com/dünya/4388156-cumhurbaşkanı-erdoğan’dan-sisi’ye-türkiye-daveti
https://kriterdergi.com/dis-politika/cinin-akdenizdeki-varligi-liman-yatirimlari-ve-deniz-tatbikatlari
https://turkish.aawsat.com/4353041-umman-sultanı-i̇ran’ı-ziyaret-ediyor-ziyaretin-gündeminde-ikili-ilişkiler-ve
https://ticaret.gov.tr/blog/ulkelerden-ticari-haberler/suudi-arabistan/veliaht-prensin-asya-turu-cin-ile-iliskileri-guclendirdi
https://haber.sol.org.tr/haber/cin-devlet-baskani-siden-suudi-arabistana-iran-ile-iyi-iliskilerini-surdurmesi-mesaji-370021
https://www.uygurhaber.com/filistin-devlet-baskani-uygur-meselesinde-cinin-mucadelesini-her-zaman-destekliyoruz/
https://www.aydinlik.com.tr/haber/filistin-devlet-baskani-mahmud-abbas-uygur-meselesi-cinin-terorle-mucadelesidir-397440
https://tr.euronews.com/2019/02/23/suudi-arabistan-dan-cin-e-uygur-toplama-kampi-destegi-pekin-in-terorle-mucadelesine-sayg-l
https://www.cityoflondon.gov.uk/Corporation/LGNL_Services/Council_and_democracy/Councillors_democracy_and_elections/ward_boundaries_map.htm