Spor, özel gereksinimli (engelli) bireylerin sağlıklı kalma ve sosyalleşmeleri için önemli bir faaliyet.
Bedenen ve ruhsal olarak güçlü, kendilerine toplum içerisinde yer edinmesi açısından önemli bir yere sahip, hareket ve egzersiz (spor) yapabilmeleri için neler yapmaları gerek?
Spor aktivitelerine karar verdiklerinde, önlerinde hangi engeller çıkmakta?
Tüm bu soru işaretlerine cevap bulabilmek için araştırmaya koyulduğumuzda, bilimsel makaleler, bizlere önemli kaynak oluşturmakta. Araştırmalar bir amaç taşımakta, hangi yöntemle yapıldığı ve sonuç ve öneri kısmında ise bizlere önemli yol gösterici oluyor.
Bu demek oluyor ki bilimsel çalışma ve yayınlar, kişinin aradığını bulması ve sonuca gitmesinde önemli kilometre taşlarını oluşturmakta…
Özel gereksinimli (engelli) bireylerin spor yapması konusunu, yazılarımızla her defasında gündeme getirmeye çalışıyoruz.
Problemleri ortaya koyduğumuz gibi çözüm önerileri hakkında, şahsımız ve konunun uzmanlarının görüşlerini paylaşıyoruz. Bu çağrıları daha açıklayıcı, anlaşılabilir ve alternatifli hale getirmek için sürekli araştırma eğiliminde olmak durumundayız.
Bilimsel makaleler de bu sürecin önemli bir parçası. Konunun ehemmiyeti açısından sıklıkla engelli bireyleri spor yapmalarına davet ederken, kendi kendimize düşünmedik değil; “Hangi ‘engeller’ kişinin spor yapmasına engel olabilir”.
Sahip olduğumuz bilginin bir yere kadar yeterli olduğu, daha fazlası için araştırma yaptığımızda, her defasında önemine vurgu yaptığımız bilimsel makaleler, yine imdadımıza yetişti.
Neden “imdadımız” ifadesini kullandık? Engelli bir birey ve onun ailesi, bu ifadenin anlamını çok iyi bilirler! Çünkü engelli bir bireyle 24 saat neler yaşandığını, en iyi onlar bilir…
Spor yapan engelli birey sayısının artırılması ve daha iyi şartlarda eğitim almaları için araştırmada bulunduğumuzda, Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisinde “Engelli Bireylerin Fiziksel Aktiviteye Katılımlarının Önündeki Engeller” başlığı altında yayınlanan Araştırma Makalesine ulaştık.
Ferhat Esatbeyoğlu ve Bengü Güven Karahan imzasıyla yayımlanan makalenin içeriğini oluşturan çalışma örnekleminin Ankara ilinde görme, işitme ve ortopedik engelli spor kulüpleri ve derneklerinde bulunan 18 yaş üstü kadın (14) ve erkek (56) bireyler üzerinden yapıldığını görüyoruz.
Araştırmanın sonuç ve öneri bölümünü paylaşırken dileriz, ilgili ve yetkililer engelliler ve spor konusunda yol gösterici bu tür örnek yayınlarını dikkate alır ve benzer çalışmaların yaygınlaşması için harekete geçerler…
SPONSOR FİRMA, BELEDİYE VE SPOR FEDERASYONLARI…
“Günümüzde engellilere ilişkin yapılan birçok düzenlemeile onların sosyal hayatla iç içe olmaları geçmişe oranla nispeten kolaylaştırılmıştır.
Engelli istihdamı, çevresel düzenlemelerle engellilerin birçok mekânı kullanabilir olması, aynı şekilde toplu taşıma araçlarında yapılan düzenlemelerle daha çok engellinin dışarı çıkabilmesi gibi düzenlemeler geçmişe oranla iyi düzeyde olmakla birlikte gelişmiş birçok ülke ile kıyaslandığında elbette yeterli değildir.
Engelli bireylere ilişkin olarak giderek iyiye giden bir başka durum ise engellilerin fiziksel aktiviteye katılımlarını artırmaya yönelik girişimlerdir.
Fiziksel aktivitenin yararları çok iyi bilinmektedir. Bu yararlar yalnızca sağlıklı bireyler için değil, engeli olan bireyler için de geçerlidir.
Engellilerin spor / fiziksel aktivite içinde olabilmeleri için birçok firmanın sponsor olması, belediyelerin artan bir oranla engelli spor kulüpleri ve merkezleri açması, üniversitelerin engelli bireylere yönelik fiziksel aktivite programları geliştirmesi ve uygulaması, federasyonların engelli okullarında okuyan çocuklara ulaşma imkanı gibi durumlar fiziksel aktiviteye engelli katılımını artırmaktadır…”
KİMLERE, HANGİ GÖREV VE SORUMLULUK DÜŞÜYOR?
“Sağlığa yararları bu kadar iyi bilinen fiziksel aktivitenin engelliler için önemi sağlıklı bireylere oranla daha fazladır.
Bu nedenle daha pek çok engelli bireyin fiziksel aktivite ile tanışmalarını ve devam etmelerini sağlamak pek çok kişi ve kurumun görevi olmalıdır.
Bu çalışmada elde edilen sonuçlar ışığında, engelli bireylerin fiziksel aktiviteye katılımlarını engelleyen durumları bilmek, bunları engel olmaktan çıkarmak ve dolayısı ile daha çok engelli bireyin fiziksel aktiviteye katılımını sağlamak nihai amaç olmalıdır.
Bu araştırma daha geniş kapsamlı olarak farklı bölgelerde eş güdümlü yürütülerek yaşanılan coğrafyaya göre engellerin neler olduğuna bakılabilir.
Ayrıca, engellilerin fiziksel aktiviteye katılımları önündeki engelleri konusunda daha fazla veriye ulaşmak için geliştirilecek ya da uyarlanacak ölçekler kullanılarak örnekleme genişletilebilir.
Bu araştırma sonuçlarına göre, özellikle ulaşım, tesis ve materyal ve şehir planlamacılığı konusunda belediyelere görevler düşmektedir.
Devletin yanı sıra özel kuruluşlar da, kuracakları tesisler, yapacakları organizasyonlar ve sponsorluklarla engelli bireyleri fiziksel aktiviteye yönlendirmede roller üstlenmelidirler.
Buna ek olarak, engelliler için fiziksel aktivite konusunda özellikle engelli aileleri başta olmak üzere tüm toplumun bilinçlendirilmesi için başta medya, eğitim kuruluşları ve kamu kuruluşları aktif rol oynamalıdır…”
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com