Evrim hikayesine iman edenler neyse de, bazı mütedeyyin görünen zevatın bu teoriye destek vermeleri çok garip..
Anlaşılır gibi de değil..
Bilimin çürüttüğü ve Kur’an ayetlerinde yeri olmayan saçma sapan bir inançla, Allah’ın yaratması arasında nasıl ve de niçin bir “uzlaşma” arandığını inanın çözebilmiş değilim!.. Bazı evrimci Müslüman yazarları(!) okurken, özellikle de kartvizitinde profesör yazanlara şöyle seslenmek istiyorum:
“Evrimle aşama aşama bir yaratılış olmamış ki sayın hoca!.. Bakın fosil kayıtlarına!.. En açık belge onlar değil mi?..”
Darwin zamanında bile, evrim teorisinin varsaydığı “ara geçiş” formlarından fosil kayıtlarında eser olmadığı zaten biliniyormuş!.. Balıklar ayaklanarak denizden çıkıp kara hayvanlarına dönüştülerse, sürüngenler yavaş ve kademeli bir süreçte kanatlanarak kuş olup uçtularsa, balinalar günün birinde denize girip evrimleşen kara memelilerinden türedilerse, hani ara geçiş formları?..
Hani, yarı balık-yarı sürüngen, ya da yarı kuş-yarı sürüngen canlıların fosilleri?..
Bulamazsınız!..
Böyle bir şey yok çünkü!..
Teorisine göre Darwin dahi, bunların sayısız miktarda olması lazım geldiğini anlamış.. Bunların yokluğunun bir problem olduğunu bilmiş, ama ileride bulunacaklarına umut bağlamış!..
Ancak, bu umudu fos çıkmış!..
Fosil bilimciler 150 seneye yakın bir zaman uğraşmışlar, ama evrim teorisini doğrulayacak ara formları bir türlü bulamamışlar..
Peki, fosil kayıtları canlıların birbirlerinden kademeli şekilde türedikleri iddiasını açıkça çürütmüşken, evrimci Müslümanlar(!) niye bu iddianın savunuculuğuna soyunuyorlar, niçin bunları ısıtıp ısıtıp ortaya koyuyorlar?.Bunun cevabı bir değil, birkaç tane..
Önce, kompleks!..
Ardından, evrimci bilim adamlarından etkilenme hadisesi..
Sonra da; yağcılık ve yalakalıkla karışık unvanları arttırma gayreti..
Sonuncusunu biraz açacak olursak; kişi üniversitede doktorasını yapmış, ya da doçent unvanında, kendisine bir yerler arıyor.. Derken, profesörlüğü geliyor, ama Darwinci zihniyetin temsilcileri bir türlü geçit vermiyor.. O zaman da işin rengi değişiyor ve o kişide biraz imani zafiyet, biraz da dünya nimetlerine temayül varsa, bir anda evrimci oluyor!..
Malum, materyalist dünya görüşleri için evrim teorisinin vazgeçilmez olduğunu bilen bilim adamları bu işin propagandasında oldukça ustalar..
Eğer biraz olsun fosil kayıtları hakkında bilgili değilseniz, atılan zarfı yersiniz!.. Ve de “evrim bilimdir, evrimi inkar bilimi inkardır” aldatmacasından da etkilenirsiniz!..
Bu sözde bilim adamları, her şeyi evrimci taraftan yorumluyor, materyalist oldukları için de bu safsatayı sürdürüyorlar..
Biraz araştırma yapan bir kişi, net olarak görür ki; asıl geri kafalılar, fosil kayıtlarındaki gerçeklere bakıp evrimi inkar edenler değil, evrimi körü körüne kabul eden materyalist aktörlerdir..
Burada insanın aklına Hz.Allah’ın(CC) Enam suresindeki şu uyarısı geliyor; “Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın(CC) yolundan şaşırtıp, saptırırlar.. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak zan ve tahminle yalan söylerler.." (Enam Suresi, 116)
Değerli okuyucularım;Müslümanın rehberi; Allah’ın (CC) sözü ve Peygamber’in (SAV) sünnetidir..
İnsanlar, Hak olmayan herhangi bir şeyi, istedikleri kadar yüksek sesle ve de sıkça söylesinler, durum değişmez!..
Bilim adamlarının adeta koro halinde ve sürekli; “evrim de evrim, evrim de evrim” diyerek yaptıkları propagandalar da Allah’ın(CC) inayetiyle Müslüman’a etki etmez!..
Ancak modernlik kompleksi içinde olan Müslüman evrimciler(!) evrimle uzlaşmayı modernitenin gereği sayıyor ve bu uzlaşıyı bazı Kur’an ayetleri üzerinde yaptıkları yanlış yorumlamalarla desteklemeye çalışıyorlar..
Oysa Kur’an da, Allah’ın(CC) canlıları evrimle yarattığına dair hiçbir açıklama yok!..
Şimdi misal vereceğimiz Kuran ayetleri ise açık bir şekilde yaratılışı anlatıyor, dolayısıyla da evrim sahtekarlarının uydurduğu evrimsel var oluşu yalanlıyor!..
Alemlerin Rabbi(CC), gökleri ve yeri yaratandır.. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca “OL” der, o da hemen oluverir.. (Bakara Suresi 117)O, gökleri ve yeri hak olarak yaratandır.. O'nun “OL” dediği gün her şey oluverir, O’nun sözü haktır!.. Sur’a üfürüldüğü gün, mülk ve hakimiyet O'nundur.. O, gaybı ve müşahede edilebileni bilendir!.. O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, haberdar olandır.. (Enam Suresi 73)
Bu ayetlerden de anlaşıldığı üzere “ani yaratılış gerçeği” üzerinde tefsir alimleri ittifakla birleşiyor!..
Evrimci Müslümanların(!), ayetlerin gerçek ve açık anlamlarına başka anlamlar yükleyerek yaptığı zorlama yorumlar ise, bu ittifakın karşısında darmadağın oluyor!..
Fakat işin bir de tehlikeli yanı var; o da şu; evrimci Müslümanlar’ın güya uzlaşı çabalarının, Darwinizm gibi insanlığa hiçbir zaman refah ve mutluluk getirmemiş, üstüne üstlük bolca bela getirmiş bir ideolojinin yayılmasına zemin sağlayacak olması ihtimali..Nazizm, faşizm, komünizm, gibi kanlı ideolojilerin liderlerini bir hatırlayın!. Bunların Darwinciliğe yaptığı övgüler ortada!..
Mesela Hitler!..
Üstün tuttuğu Ari ırkın evrimini tamamlaması için başka ırkları yok etmesi gerektiğini söylemişti..
Bir diğeri Stalin!..
O da Charles Darwin’in kitaplarını okuduktan sonra dinden döndüğünü ifade etmişti..
Almanya’daki ırkçı dazlakların sitelerine girin bakın, Darwinizmi öven pek çok yazı görürsünüz..
İnsana, sıradan bir maymun türü olduğunu ve hayatta kalmak için başkalarını ezip yok etmesi gerektiğini telkin eden bu sapık ideolojinin taraftarları, evrimci düşüncenin toplumda yayılmasından son derece haz duyuyorlar!..
Şükür Allah’a ki, meydan boş değil.. Evrim denilen masalı, önce Kur’an ayetlerinin, ardından da bilimin yalanladığı görülüyor..
Netice-i kelam; Ucuz ve gündelik dünya menfaatleri için yanlış kulvarlarda koşanlara şöyle seslenelim; Ey yanlış yolun yolcuları; sizin bir hesabınız olduğu gibi Allah’ın da(CC) bir hesabı var.. O hesap, hiçbir hesaba benzemez!.. O hesap, hiçbir zaman şaşmaz!.. Ve o hesap çok seri görülür.. :Sami Özey, dikGAZETE.com