?>

Engelli engelsiz spora yatırım, belediyelerin asli görevidir!

Ahmet Gülümseyen

6 yıl önce

İnsan mutluluğu toplumun huzuru demek. Mutluluğa giden yol ise, hayatta oluş gayemiz (manevi) ve hayat şartlarını (maddi) yerine getirmekle mümkün. Spor da bu sürecin bir parçasını oluşturmaktadır.

Performans" dediğimiz, “Rekabete dayalı spor faaliyetleri"nin dışında kalan hareket ve egzersizin insan sağlığı için önemi, günlük yaşantıya baktığımızda sayısız örnekle dolu.

İnsan için bu etkileşim, uzuvlarını fonksiyonel olarak kullanamayan, toplumda engelli olarak adlandırılan özel/ayrıcalıklı bireyler için daha büyük önem taşımakta.

"Vatandaşın bu hizmete nasıl ulaşacağı?" sorusunun cevabı, kanunlar ve yönetmeliklerde belirtilmiştir. Kanunların işlevselliği açısından, sporun bireysel ve toplumsal olarak uygulanması gereken yönünün kurumlar arasında en önemlisini merkezi ve yerel yönetimler oluşturmaktadır…

Spor, birey ve toplumlar için bir öneme sahipse, bu sürecin sağlıklı işlemesinde, vatandaşa en yakın kurum ve kuruluşlar da bir o kadar önem taşımaktır.

Bir bireyin spor yapma isteğini yerine getirecek olan ve “Yerel Yönetim" olarak adlandırılan kurumlar belediyelerdir. Merkezi idarenin taşra uzantısı olarak adlandırılan bu kurumlar, bir nevi devletin taşradaki temsilcisi konumundadır.

Görev tanımları içerisinde, halkın eğitim, kültür, sanat, sağlık, istihdam, sosyal güvenlik gibi ihtiyaçlarına yönelik hizmet vermesinin yanı sıra, görevleri arasında sporla ilgili beklentileri görev sorumluğu içerisinde karşılamak da yer almaktadır.

Yerel yönetimler, merkezi yönetimden bağımsız tüzel kişiliğe sahip olduğu için, bütçeleriyle projelerini yapma ve uygulama yetkisine sahiptir. Bu demek oluyor ki, seçmeninin yetki vermesiyle göreve gelen idarelerin, yasalarla belirtilen yetkileri kullanmada önlerinde hiçbir engel bulunmamaktır…

Anayasal bir hak olarak 5393 sayılı kanunun 14. Maddesinde yerini alan spor faaliyetleri de yerel belediye yönetiminde kentsel altyapı, coğrafi ve bilgi sistemi, acil yardım gibi hizmetlerin içerisinde önemli bir yapıya sahip olacaktır.

Aynı kanun ve maddenin bir başka (b) bendinde "Spor malzeme dağıtımı... Spor organizasyonu... Başarılı sporcuyu ödüllendirme…" gibi spora teşvik de söz konusu.

Halkın sporla ilgili beklenti, istek ve hizmetlerini kişisel keyfiyete bırakılmadan, uygulanması kanunlara dayandırılan temel haktır.

Bu hizmetleri yerine getiren belediyeleri görüp takdir ederken, uygulamaya katılmayan belediye yönetimleri ise ‘kişisel tercih’ olarak görülebiliyor.

Olması gereken, devletin kendisine spor yaptırma yetkisi de verdiği belediyelerin sportif etkinliklerin içerisinde yer alarak, halkın sağlığını korumak ve günlük hayatlarını zinde ve kaliteli şekilde sürdürebilmeleri.

Böylelikle, "kitle sporu" diye tanımlanan ve daha çok vatandaşın katılım sağladığı faaliyetlerle, toplumun da fiziksel, zihinsel ve sosyal yararı sağlanmış olacak…

Ülkemizin gelişim seyrini önemli ölçüde etkileyen kurum olan belediyelerde, halkın istek ve ihtiyaçlarının karşılanmasının ‘merkez’inde spor yer alıyor ise gerçekleştirilecek her türlü spor etkinliklerinden en önemli payı alan da "özel bireyler" (engelli vatandaşlarımız) olacaktır.

Genel tanımlama olarak sporun içerisinde olan hareket ve egzersizlerin, katılımcıların fiziksel ve ruhsal sıkıntılarını giderme hususunda önemli yansımaları olacaktır.

Engelli veya engelsiz, vatandaşın toplumsal sorumluluk ve uyum sürecinde önemli rol unsurunu oluşturan yerel yönetimlerde sporda tesisleşme, malzeme yardımı, eğitmen gibi unsurları değerlendirme aşamasında sağlam/ uygulanabilirliği keyfi değil, seçmenin oyu/ desteğini alan başkan/ idareci/ yönetici (her kim ise) tarafından hayata geçirilmesi sorumluluktur.

Aksi durum, beceriksizlik veya keyfiyetsizlik olur.

Mevcut spor tesislerinden özel/ayrıcalıklı (engelli) bireylerin yararlanması, "Engelsiz Yaşam", "Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezleri"nin yapılması ve yaygınlaştırılması, engelli-engelsiz ayırt etmeksizin her vatandaşın memnuniyetini artıracaktır.

Çıkarılan kanunlara baktığımızda, bu projelerin mahalli idarelerde hayat bulması, keyfi değil onların asli (uygulanır) görevlerindendir…

.

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @ahmetgulumseyen , @dikgazete

YAZARIN DİĞER YAZILARI