Otizm spektrum bozukluğu, doğuştan ve hayatın ilk yıllarında, nöro gelişim farklılığı olarak ortaya çıkmaktadır.
Otizmli bireylerin hayata katılımları için spor (hareket eğitimi ve oyun) önemli bir yer tutmaktadır.
Nüfusun büyük bir kesimini ilgilendiren bu etkileşim, otizmli bir bireyin hayatına dokunulması, akranlarıyla bir arada hayatlarını sürdürebilmeleri ve ailelerin memnuniyeti için önem taşımaktadır.
Bugün köşemize Beylikdüzü Otizm Anka Hareket Eğitimi ve Oyun Merkezi Kurucu Eğitim Koordinatörü Berkan Erdoğan hocamızı konuk edeceğiz.
Hareket Eğitimi ve Oyun Merkezi’nin, özel ve resmi kurumlara örnek olması temennisi, yapılan çalışmaların hayırlara vesile olması duası ile söz Berkan Hocamızda;
“Beylikdüzü Otizm Anka Hareket Eğitimi ve Oyun Merkezi’mizde haftanın 7 günü eğitim veriyoruz. Şu anda 18 aylıktan 8 yaşına kadar 35 öğrenciye hareket eğitimi ve oyun programları uyguluyoruz.
Kurumun kurucuları 13 yıllık, diğer eğitimcilerin ise her biri en az 5 yıllık deneyime sahip kadromuzla çocuklara fayda sağlamaya çalışıyoruz.
Ülkemizin çeşitli bölgelerinden, ayrıca yurt dışından kurumumuza gelip eğitim alan öğrenciler mevcut. Yapılan çalışmalarımız, Hareket Eğitimi ve Oyun Merkezimizin öneminin daha iyi anlatabilmemiz için, sporun otizmli bireyler için ne denli önem taşıdığı hususunu paylaşmak isteriz…
Sporun olağan gelişim gösteren bireylerin hayatına olumlu yönde etkisi yadsınamaz bir gerçektir. Otizmli bireyler içinde hareket eğitimi onların psikomotor, bilişsel ve duyuşsal süreçlerinin gelişmesi ve tamamlanması adına önemli bir yer tutmaktadır.
Otizmli bireylerin, gelişim dönemlerinin içerisinde bulunan becerilerin bazen bir kaçında bazen de hemen hemen hepsinde geriden takip etme ya da hiç oluşmaması söz konusu olabilir. Bu nedenle bireylerin yaşıtlarının gerisinde kalması kaçınılmazdır…
Otizmli bireylerin ilkel hareketler ve temel hareketler döneminde bulunan birçok becerileri yapamadıkları ya da geç bir şekilde ortaya çıkardıkları ailelerimizin geri dönüşleri ve öz geçmiş bilgileri ile birlikte öğrenilmektedir.
Olağan gelişim gösteren çocuklar bu hareketleri doğaçlama öğrenmeleri söz konusu iken otizmli bireyler basit gibi görünen bu becerileri anlamakta, algılamakta ve uygulamakta sorun yaşayabilirler.
Refleks hareketler ve ilkel hareketler döneminin geriden gelmesi de (denge, sürünme, emekleme, yürüme, uzanma, bırakma, yakalama vb.) temel hareketler dönemini olumsuz yönde etkilemektedir (atma, tutma, sıçrama, fırlatma, koşma vb).
Bu gibi süreçlerde çocukların el-göz koordinasyonu, dikkat kapasitesi, odaklanma, denge, alan farkındalığı, vücut farkındalığı, süreklilik, nesne kontrolü, konsantrasyon, reaksiyon süresi, esneklik, yer-yön kavramı gibi gelişimlerinin yanı sıra özgüven başta olmak üzere birçok bilişsel ve duyuşsal süreçle alakalı olumsuz durumları beraberinde getirmektedir.
Otizmli bireylere uygulanan doğru, etkin ve verimli spor eğitimleri ile birlikte bu gibi olumsuz durumların ortadan kaldırıldığı yaptığımız çalışmalar ile birlikte ortaya konulmuştur.
Spor eğitimleri uygulanırken değerlendirmenin doğru yapılması, bireyin hangi gelişimsel süreçlerinde eksikliklerinin bulunduğunun gözlemlenmesi ve bu gözlemler ile birlikte uygun hedeflerin oluşturulup, kolaydan zora olacak şekilde beceriler çıkarılıp çalışılmalıdır.
Uygulanan bu eğitim programlarıyla beraber bireyler temel hareketler evresinde gerçekleştirmeleri gereken becerileri kısa sürede elde etmektedirler.
Bu çalışmalar sonucunda uygun yönergeler kullanılması, taklit becerilerin çalışılması, sınıf ya da ortam içerisindeki nesnelerin ve eylemlerin yoğun bir biçimde öğretilmesi onların yönerge takip becerisi, alıcı dil becerisi ve sonrasında ifadece edici dil becerilerinde olumlu yönde katkı sağlayacaktır.
Spor ile birlikte kendisinin ve etrafının daha farkında olacak bu sayede günlük yaşam içerinde ihtiyaç duyduğu yerlerde bunları hızlı bir şekilde transfer edeceklerdir.
Vücudunu daha iyi tanımasıyla birlikte öz bakımda (elbise giyinme-çıkarma gibi süreçleri de) ihtiyaç duyduğu becerileri kolay bir şekilde yerine getireceklerdir.
Spor ile rehabilite edilmeyle birlikte otizmli bireylerde öğrenmenin önüne geçen stereotipler, rutinler, takıntılı davranışlar ve problem davranışlarda da azalma olacaktır.
Yaşlarına uygun gelişimlerin tamamlanmasının ardından konulacak oyun ve branş eğitimleriyle akran etkileşimi ve iletişimi de daha sağlıklı bir şekilde olacaktır. Bu sayede bireyin toplum ve arkadaşları açısından kabulü de hızlı bir biçimde gerçekleşecektir…”
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com