Batılılar, Vladimir Putin’den objektiflik değil teslimiyet istedi!
MOSKOVA
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Devleti’nin başına geldikten sonra dünyanın en güçlü ve en çok tartışılan ismi oldu. Hemen hemen her yıl Vladimir Putin ile ilgili büyük manşetler atıldı bazen övüldü bazen de eleştirildi.
Ancak Vladimir Putin, politik prensiplerinden hiçbir zaman vazgeçmedi. Batılılara sıcakkanlı yaklaşımlar gösterirken aynı zamanda kendilerine yönelik batılı tehditleri de savuşturmak için objektif çıkışlar yaptı.
Ancak batılılar, Putin’den objektiflik değil teslimiyet istedi.
Rusya’nın, batılılar ile sıcak temaslarına karşı batılılar da sinsice Rusya Federasyonu’nu çevreleme politikasını sürdürdü. Baltık ve Doğu Avrupa ülkeleri Avrupa Birliği ve NATO vaatleriyle Rusya’dan uzaklaştırıldı, Gürcistan ve Ukrayna’da renkli devrimler yapılmaya çalışıldı. Sonuç olarak batılıların askeri kanadı olarak NATO, Rusya’nın sınırlarına kadar ulaştı. Putin, batılıların sinsice politikalarına karşı katılaşma yolunu seçti veya buna mecbur bırakıldı.
Özellikle Ukrayna’da, batılı istihbaratçıların çabalarıyla başlayan iç savaşta Vladimir Putin, adil davranmak için diyalog kapılarını hep açık tuttu.
Diyalog açık oldukça batılılar Rusya’yı daha da köşeye sıkıştırdı. Çünkü Rusya’nın zayıf olduğu fikrini tüm dünyaya gösterme çabasındalardı.
Rusya ve Vladimir Putin hem Kırım konusunda hem de Ukrayna’nın doğusunda yapılması gerekeni yapıp, bölge halklarının taleplerini yerine getirdi. Kırım’da gerçekleşen referandum meşruydu ve Kırım halkı Rusya Federasyonu topraklarına katılmak istedi. Kiev rejiminin sürekli tehdit ettiği ve saldırdığı Donbass halkı da sivil direniş başlattı. Sonunda da Rusya’dan destek istediler ve bu da meşru müdafaydı.
24 Şubat 2022 Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın doğusuna özel askeri operasyon başlattıkları kararını ilan edince batılılar yine manüplasyona başvurdu. Rusya’nın sınırlarına kadar ilerleyip, Rusya’ya roketlerini doğrultanlar NATO ve batılılar değilmiş gibi Rusya, burada ‘işgalci’ olarak suçlandı.
Sonraki süreç zaten biliniyor.
Bugün ise Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin, Vladimir Putin için çıkardığı sözde tutuklama kararını tartışıyoruz.
Vladimir Putin, Uluslararası Ceza Mahkemesi kararını tanıyan ülkelere ayak bastığı zaman sözde tutuklanacak.
Ancak bu mahkeme, batılıların propaganda mahkemesinden başka bir şey değildi.
Vladimir Putin son Moğolistan ziyaretinde yine mahkeme kararı üzerinden tehdit edildi. Ancak Moğolistan, Vladimir Putin’in bu ziyaretinin kendileri açısından önemli olduğunu, mahkeme kararının da bağlayıcılığının olmadığını duyurdu. Vladimir Putin, Moğalistan ziyaretini sorunsuz sürdürdü.
Bir taraftan Vladimir Putin’in Meksika ziyareti de söz konusu. Meksika’da cumhurbaşkanlığı devir teslim töreni için Putin’e bir davet ulaştı. Batılılar, Uluslararası Ceza Mahkemesi kararına dayanarak Meksika’yı yine tehdit etti. Meksika’dan bu tehdite cevap yine sert oldu. Mahkeme kararını tanımadıklarını ve Vladimir Putin’in ülkelerine olası ziyaretin engellenemeyeceğini belirttiler.
Sonuç olarak; batılılar geçmişin öfkesini Rusya’nın yanı sıra Vladimir Putin’den çıkarmak istiyor. Ancak ülkelerin Vladimir Putin’i sahiplenici politikaları aynı zamanda batılı ülkelere bir başkaldırı anlamı taşıyor.
Batılı ülkeler, ellerindeki ekonomik ambargo kozlarına, silahlara ve kukla mahkemelerine karşı ne Rusya’yı ne de Vladimir Putin’i yok edemiyor.
.
Erhan Kuadzba, dikGAZETE.com