Ampute Futbol Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonu ve Dünya ikincisi olduğunda, ayrı bir mutluluk yaşadık.
Bu anlamlı sonuçların ‘fotoğraf’ karesinde yer almak için imkânlarımızı adeta seferber ederken, devamı için ne yaptık?
Pekâlâ, koca bir hiç!
Tabii bu tespitimiz, durduk yerde oluşmadı.
Bedensel Engelliler Spor Federasyonu sayfasına bir göz atayım dedim, karşıma "2018 Ampute Futbol Türkiye Kupası Şahinbey’in" başlıklı haberi çıktı.
Kendilerine fırsat verildiğinde her engelin üstesinde gelebilecekleri gösteren gençlerimize destek oldukları için, Şahinbey Belediyesi'ni tebrik ediyoruz.
Kısa haber araştırmamıza devam ederken, Ampute Futbol Liglerinin hafta sonu, yani bugün başladığını görüyoruz.
İşte o an kafamızda, bu satırlar aracılığıyla kamuoyuyla paylaşmak ihtiyacı hissettiğimiz, düşünce tufanı oluştu…
AMPUTE VE NASIRLAŞAN VİCDANLAR…
Maçlar, Süper 1. Lig ve 2. Lig’de yer alan takımlar arasında oynanacak.
Bizim en çok dikkatimizi çeken, bu liglerdeki belediye, Süper Lig’de yer alan kulüplerin temsilcileri.
Süper Lig görmüş ekiplerden ‘sadece’ Osmanlıspor’u gördüğümde burukluk yaşamadım desem, yanlış olmaz.
Düşünmeden edemedim; "Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, Medipol Başakşehirspor başta olmak üzere, Süper Lig’de yer alan diğer takımların temsilcileri nerede?
Ampute Milli Takımı başarı elde ettiğinde, stadyumunu tahsis eden, yeri geldi ay-yıldızlı ampute takımını ‘makamlarda’ kabul gördüğü bir süreçte, bugün takımların ligleri başlıyor ve belediye ve profesyonel futbol takımlarının temsilcileri, bir elin parmakları kadar!
Her bir futbolcunun ‘hayat’ hikâyesini dinlerken, yaşadığımız burukluğa bağlı olarak gözlerimiz doluyor, merhamet duygularımızın katsayısı artıyor.
İş icraat, uygulamaya, yani "Acıma, bir ışık da sen yak…", "Balık ısmarlama, balık tutmasını öğret…" gibi hassasiyetlere geldiğinde, ortalarda yokuz.
Anlık düşünceler ve icraatlar.
Kazanç olarak saysak da, aslında kaybettiğimiz ‘nokta’ da bu değil mi?
Vicdanların ‘körelmesi’ ve zamanla merhamet duygusunun ‘kaybolması’, işte o noktada başlamıyor mu?..
MEYVELER TOPLANMAYA DEVAM EDİYOR!..
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), adından da anlaşılacağı gibi çalışma alanına giren ‘futbol’ branşında ‘engellilere’ bir dokundu, katılım, başarı ve derece gelmeye başladı.
TFF’nin elinde ‘sihirli değnek' mi vardı ki, bir ‘dokunuşta’ her şey halloldu.
Hayır!
Yapılan tek bir şey vardı, yapılması gerekeni, bünyesindeki ‘Engelliler Koordinasyonu Kurulu’ vasıtasıyla, ‘sistemli’ şekilde hayata geçirmek.
Federasyon başkanı değişse de, sistemi hayata geçiren o kurulların amacı değişmedi.
"Futbol aşkı engel tanımıyor" sloganı altında, meyveler toplanmaya devam ediliyor.
Kendi çapında çalışmalarla takdir alan TFF, bu başarısını koruması kadar çalışma kapsamı alanını genişletmeli.
Daha önce de bu satırlarda belirtiğimiz gibi, kanun, yasa, yönetmelik v.s adı ne olursa, kendisine bağlı kulüplere ‘engelli’ branşı açma zorunluluğu getirmeli.
Bu ‘zoraki’ bir yaptırımdan daha çok, üstlenilen ‘sosyal sorumluluğun’ hayata geçirilmesi için hatırlatma olur.
Futbol branşında uygulanacak bu anlamlı proje sayısı birçok gencimizin, futbol sahalarında umutlarını ‘yeşertecek’.
TFF’nin bu ‘kıvılcımı’ diğer spor federasyonları için örnek olacaktır.
"Herkes üzerine düşeni yapacak" dediğimizde, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve belediyeleri de bu anlamlı çalışmanın dışında tutmak olamaz tabii.
Çünkü futbol başta olmak üzere spor dediğimizde, bu kurumların katkısı oldukça fazla.
Bugün seçimler konuşuluyor?
Sosyal belediyeciliği hayata geçirmiş bir yönetimin, halkının ‘teveccühünü’ almaması imkânsız.
Engelli bireylerin beden eğitimi/egzersiz/spor katılımı sağlayan ve seçmeninin ‘gönlünü’ kazanan yönetimlerin, geleceğini kaybetmek gibi bir kaygısı olabilir mi?
İş kanun aşamasına geldiğinde, genel müdür ve bakanlık düzeyinde, ‘kanun/yönetmelik’ hazırlama konusunda kaygı duymamakla birlikte, bu hususta bir adım, icraat görmek istiyoruz…
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com