?>

Arada kim vurduya giden çocuklar!..

Ali Mevlüt Kaya

7 ay önce

Arada kim vurduya giden çocuklar!..

Bilindiği gibi, DNA testiyle ikiz kardeşiyle birlikte Metin Akpınar’ın çocuğu olduğunu ispatlayan Duygu Nebioğlu, babalarını bulmaya çalışan iki ablalarından birinin adına; “Bir ablamın da babası medya dünyasından çok ünlü bir isim. O da dava açtı, hukuk mücadelesi veriyor. Yakında tüm Türkiye öğrenecek” dedi.

İddialar konuşulurken, Uğur Dündar’a babalık davası açıldığı ve mahkemenin Haziran ayında görüleceği ortaya çıktı.

Metin Akpınar ile Uğur Dündar’ın iyi arkadaş olduğu ve aynı kadınla birlikte oldukları iddiaları şaşkınlık yarattı.

Dündar da “ne ben Metin'in birlikte olduğu kadınla ne de Metin benim birlikte olduğum kadınla yatmaz” demek yerine; DNA testi yaptırdığını belirterek; şu paylaşımı yaptı: “Bugüne kadar mahkemenin aldığı gizlilik kararına titizlikle uyduk ve hep sustuk. Ama madem ki karşı taraftan biri konuştu; kısaca net bir cevap vereyim: Mahkemenin her iki tarafı sevk ettiği ve son sözü söyleyecek kurum olan Adli Tıp Kurumu, DNA incelemesini bitirdi ve biyolojik babalık iddiasını reddetti. Benim ve Avukatım Murat Ergün için konu kapanmıştır...Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Bu açıklamadan sonra Dündar’a ilk cevap Metin Akpınar’ın kızı Duygu Nebioğlu’ndan geldi.

Nebioğlu, iddiasını sürdürerek, DNA raporunun sonucunun değiştirildiğini belirtip, ablasının Haziran ayında mahkemeden çıkacak karara itiraz etmeye hazırlandığını açıkladı ve şöyle dedi:

“İtiraz dilekçesini hazırlıyoruz. Uğur Dündar, DNA raporunu yasal olmayan şekilde bir gazeteciye göndermiş, o gazeteci de bana gönderdi. Raporun sonucuyla oynandığını düşünüyoruz... Elbette bu konuyu kanıtlayacağız; annem de ortaya çıkarsa… Kendisi annemle birlikteliğini de inkâr etmiş!..”

İkinci itiraz ise, Dündar’a babalık davası açan; Isparta’da yaşadığı ve evli olduğu ortaya çıkan Dilara Gülatan’dan geldi!

Uğur Dündar ile görüştüğünü söyleyen Dilara; “Annem, Uğur Dündar ile nasıl tanıştıklarını anlatmıştı… Annem, 'Senin baban Uğur Dündar' dedi. Annem bana çok detay verdi… Dosyada olduğu için konuşamıyorum... Dün Uğur Bey ile de konuştuk. Uğur Dündar, gerçekten bu konuda beni anladığını ve yanımda olduğunu söyledi. DNA testine itiraz ettim… Bu dava devam ediyor, ben peşini bırakmayacağım” diye konuştu!..

Hayatı boyunca Müslümanlarla, başörtüsüyle, tessettürlülerle uğraşan Uğur Dündar’a dava açan ve kızı olduğunu iddia eden Dilara Gülatan’ın tesettürlü olması da dikkat çekti!..

İki arkadaşın aynı kadınla ilişkiye gireceğini beklemeyen ve olayın henüz netleşmemesine rağmen, bu açıklamalardan sonra bile en başta Ahmet Hakan Coşkun olmak üzere, bazı gazeteciler de CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile polemiğe giren Uğur Dündar’dan yana tavır alırken, aynı tavırları bu olayda da sürdürdüler!

Enver Aysever’in video çekerek paylaştığı ve “pişmaniye duayeni” dediği Uğur Dündar’a methiyeler düzerek; “Duayen, araştırmacı gazeteci büyüğümüz, ağabeyimiz” şeklinde yazı ve sözlerle destek çıktılar!

Verdiği bir röportajda; “Ben annemi bulmak istiyorum, bunun için Müge Anlı'dan yardım talep ediyorum” diyen Duygu Nebioğlu’nu ‘Tatlı Sert’ programına çıkaran Müge Anlı da, Uğur Dündar için nasıl konuşsam tedirginliği içinde, yukarıdaki taltif edici cümlelerle Dündar’a arka çıktı!

Türkiye’nin gündemine oturan anne Suphiye Orancı’nın programla birlikte fotoğrafı da ortaya çıktı. İsmini ‘Sofi’ olarak değiştiren Orancı’nın, dört küçük çocuğunu yıllar önce bırakıp Almanya’ya kaçtığı belirtildi.

Annesi Suphiye Orancı’nın altı çocuğu olduğunu söyleyen Nebioğlu, “İkisi Almanya'daki evliliğinden. Dört kardeşim de benimle aynı kaderi yaşadı” ifadelerini kullanmıştı.

Programa katılan Nebioğlu, annesinin hayatından bahsederken, annesinin onun yüzünden cezaevine girdiğini söyleyerek önce Ümit Besen’in, ardından da İbrahim Tatlıses’in adını verdi.

Annesinin İbrahim Tatlıses ile aynı filmde de rol aldığını söyleyen Nebiloğlu, dikkat çekici açıklamalarına devam etti.

Annesinin yaşadıklarından ve kendi başına gelenlerden anneannesini sorumlu tuttuğunu söyleyen Nebioğlu, “Annemi ünlü etmek istemiş. Annem de İbrahim Tatlıses ile oynamış hatta. Ünlü arkadaşları olmuş ve böylece bu hikâye başlamış. Hatta babam, annemin çocukları olduğunu biliyormuş” diyen Nebioğlu, babasına da sitem etti:

“Kendi eşine saygı duyacak ve kimseyi mağdur etmeyecekti. Yapmamalıydı” dedi.

Bu arada; programa telefonla bağlanan Suphiye Orancı'nın cezaevi arkadaşı, Orancı'yı kendi annesinin bu yola sürüklediğini ifade ederek; “Babalarının haberi olmadan çocukları yapıyordu… Adam git ona hamile kal demiyordu!.. Annen sadece sanatçılarla değil, futbolcularla da birlikte oluyordu. Annenin hayatı farklı bir şekildeydi… Annen bu insanlarla ücret karşılığı çıkıyordu” diyerek; Orancı’yı suçladı!..

Ayrıca, kızlardan büyük olan Songül’ün babasının da, o dönem Etiler’de oturan ve uyuşturucu kullandığı için Orancı’yı da uyuşturucuya alıştıran bir artist(!) olduğunu söyledi.

Metin Akpınar, Uğur Dündar, Ümit Besen, İbrahim Tatlıses derken, bir de artist(!) çıktı!..

Bu konuda; Akpınar babalığı kabul ettiğinden, Besen yalanladığından, Dündar’ın mahkemesi sonuçlanmadığından; artistin Ferdi Özbeğen olduğunu iddia eden Onur Akay’ın sözlerinin gerçek olmadığının anlaşılmasından dolayı, sadece bu konuda bir şey söylemeyi ya da yazmayı uygun bulmuyorum.

Farklı kadınlardan çocukları olan ve 2016 yılında da Dilan Çıtak’ın kendi kızı olduğunu kabul eden İbrahim Tatlıses için de, ben bir şey yazmanın gereksizliğine inanıyorum ama bir gazeteye verdiği röportajda, “Karakterine kızıp eserlerini beğendiğin kimse yok mu?” sorusuna; “Ülkemiz bu konuda bayağı üretken. Tatlıses mesela, bu kadar büyük bir sesin böylesine bir karakterden çıkıyor olması çok üzücü” diyen Farah Zeynep Abdullah’ın sözlerini alıyorum!..

Kendisine verilen desteğe rağmen Uğur Dündar; “Olup bitenleri gülerek izliyorum. Zira koca koca insanlar sayfalar dolusu yazı döşeniyor. ‘Yazıklar olsun’ diyen de var, ‘Size hiç yakıştıramadım’ diyen de... İşleri ağız dolusu hakaret etmek olan trol pisliklerini hiç saymıyorum” demiş!

Babalık davası hakkında konuşmayacağımı ve yazmayacağımı söyledim ama diğer konularda Dündar’a benim ve başkalarının sözü de yazısı da olacaktır mutlaka!..“Sosyal medyadan paylaşım yapanları kastederek; ‘trol pisliklerini hiç saymıyorum” diyen Dündar, en büyük trolün kendisi olduğunu, insanların bilmediğini filan zannedeyor! O kadar yazacak şey var ki; sadece 28 Şubat döneminde yaptığı kumpaslar, yalan haberler ve trollüğü; suçladığı insanların tamamını 10’a katlar!..

Hatta daha da net, Reha Muhtar’ın şu satırlarını alayım:

“Oysa davetli olmadığın yere koştura koştura gelmiştin... 28 Şubat generaline Harbiye Orduevi’nin en üst katında, benim de gözlerimin önünde, gazetecilerin ortasında, sana o general, ‘Kardeşim terör örgütünün propagandasını yapıyorsun, onlar seni kullanıyor...’ dediğinde...“Aman paşam, siz de beni kullanın... Siz de mesajlarınızı benim üzerimden verin, ben onları yayınlayayım... Beni kullanın paşam!..” diye defalarca haykırdın mı?..“Bir dakika paşam, bir dakika paşam” diye o günlerin güçlü kuvvetli paşasının etrafında dört dönüyordun...Toplam 1 dakika, ya konuştun ya konuşamadın, “Beni de kullanın” diye diye asansöre bindin ve kös kös gittin...” dediği Mehmet Ali Birand’dan, o dönem senin de fazlan var, eksiğin yoktu!..

CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve bu babalık davası, senin bir fragmanın!..

Esas film, “Duayen, araştırmacı-gazeteci Uğur Abi”nin ortalama 35 yıl sürdürdüğü ve yayımladığı-yayımlamadığı Arena programları hakkında iş adamları, bazı siyasetçiler ve belediye başkanları konuşursa ya da konuşunca başlayacak!..

Dünya hali, bakarsınız en uzun metrajlı bir film vizyona girivermiş!..

Neyse, beni bağlayan bir durum yok!... Fakat 'Uğur Abiniz'e düşman ve 'Çocukları Cuma namazına götüren' 'Aşırı dinci(!)ler'in de yazdıklarından, aracı olarak ortaya bir karışık bırakıyorum!..

Yazının sonundaki linklere tıklayın, görün!..

Sonuç:

1980’li yıllarda çekilen İbrahim Tatlıses, Hülya Avşar, Perihan Savaş ve Mine Çayıroğlu’nun oynadığı filmlerde figüranlık yaptığı da ortaya çıkan Suphiye Orancı; ya şöhret olur ve parayı vururum hevesiyle ya annesinin baskısıyla ya çaresizlik ve parasızlıktan ya da insanlara güveninden dolayı kullanılmasıyla ‘şey’ini ortaya koymuş; ilk başlarda, önce gelen sonra giden vurmuş ve bir müddet sonra da, vuran vurana!.. Olan, arada kim vurduya giden çocuklara olmuş!..

Allah, kızların yardımcısı olsun ve güzellikler içinde yaşasınlar!.. 

Uğur Dündar'ın 28 Şubat günahları! (*)

.

Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com

(*)

https://www.eurovizyon.co.uk/ugur-dundarin-28-subat-gunahlari

https://www.yeniakit.com.tr/haber/namuslu-gazeteciye-bak-sen-iste-ugur-dundarin-ovune-ovune-bitiremedigi-namus-galerisi-1577930.html

https://www.enkocaeli.com/makale/16334994/engin-sahin/iyi-bilmeyiz

https://www.yeniakit.com.tr/haber/prof-dr-erdogan-suratten-sok-ugur-dundar-aciklamasi-ugur-dundar-eli-kanli-bir-katildir-366894.html

https://www.zeytinburnuhaber.org/dundar-yuzunden-sakagina-sikarak-intihar-etti-3366-haberi

https://www.gazetevatan.com/magazin/ekranda-sert-tartisma-440306

https://www.olay53.com/yazi/sirmen-dosyasini-niye-acmadin-ugur-bey-326.htm

YAZARIN DİĞER YAZILARI