?>

Alman Ulusal Güvenlik Stratejisi, güvenli ve kalıcı hammadde tedariki için yeni bir savaş istiyor!

Ömür Çelikdönmez

2 yıl önce

Türklerinkervan yolda düzülür” ata sözüne benzeyen Almanların da “yolculuk ödüldür” veya “yol hedeftir” anlamına gelen “Der Weg ist das Ziel " diye bir sözleri var. Cermen ırkı ile bir akrabalığımız yok ama Cermen kabileleri de Atila'nın ordusunda Roma’ya karşı savaştılar.

Almanya, ABD makamlarının Rusya'yı "akut bir tehdit" olarak tanımlamasının ardından, Rusya'yı Avrupa-Atlantik bölgesindeki barış ve güvenliğe yönelik "en büyük tehdit" olarak belirleyen yeni Nationale Sicherheitsstrategie /Ulusal Güvenlik Stratejisi’ni geçtiğimiz Çarşamba günü açıkladı.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz hükümeti, artan Rus ve Çin etkisi nedeniyle ülkenin ilk Ulusal Güvenlik Stratejisi'ni tamamladı. Almanya, tarihinin ilk kapsamlı ulusal güvenlik stratejisini açıkladı. Belge, Almanya ve NATO'ya yönelik potansiyel dış tehditlere karşı koymaya yönelik ilkeleri ve önlemleri açıklıyor.

Belgede, "Ne Almanya ne de NATO, Rusya ile düşmanlık veya karşı karşıya gelme peşinde değil. Ancak ittifakta, biz ve müttefiklerimizin egemenliğini ve özgürlüğünü korumaya her zaman hazır ve muktediriz." ifadelerine yer verildi.  

Buna göre, Alman Hükümeti savunma harcamalarını artıracak, karşı casusluk faaliyetlerini güçlendirecek enerji ve hammadde bağımlılıklarını azaltacak.

Strateji belgesi neden hazırlandı?

Almanya'nın daha önce ulusal güvenliğine ilişkin belgeleri olmadığını söylemek abartı olur. Ancak Alman medyasının da dikkat çektiği üzere bunların tamamı siyasi beyanat niteliğindeydi. 

Aslında, Şansölye Olaf Scholz'a göre içerikleri, 1969'dan beri değişen sıklıkta yayınlanan, ülkenin askeri-politik stratejisi olan Beyaz Kitap'ta yansıtılan bir savunma politikası beyanıyla sınırlıydı. 

Ancak 2021 sonunda iktidara gelen Almanya Sosyal Demokrat Partisi, Yeşiller ve Hür Demokratlar’dan oluşan koalisyon, Almanya'nın ulusal güvenliğinin daha kapsamlı ve sistemik bir belgeyi, yani ayrı bir stratejiyi hak ettiğine karar verdi.

Sonuç olarak, strateji üzerinde çalışmak yaklaşık bir buçuk yıl sürdü, çünkü yerel medyanın yazdığı gibi, "hükümetin utanılması gereken geçmişteki hatalardan kaçınması" önemliydi.  

Almanya, geçmişte güvenlik oryantasyon belgelerine sahip olmasına rağmen, hiçbir zaman genel bir strateji belgesi yayınlamadı. Çünkü Almanlar iki dünya savaşı yaşamış bir Ulus olarak, “erken öten horozun başının kesileceğini” çok iyi biliyorlar. Ve belki de bu yüzden son belge Dışişleri Bakanlığı'nın himayesi altında kaleme alınıp yayınlandı ve ona askeri bir havadan çok diplomatik bir imaj verildi. Amaç; kuşları ürkütmemek!

Berlin, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana barış ve refah içinde geçen on yıllar boyunca, özellikle Rusya ve Çin gibi giderek otoriterleşen devletler tarafından temsil edilen yeni tehditlerin ortaya çıkması karşısında fazla kayıtsız kaldığını düşünüyor.

Rusya'nın Şubat 2022'de Ukrayna'da başlattığı savaş bardağı taşıran son damla oldu. Çünkü bu askeri harekat ile Alman ordusunun eskimişliği gözler önüne serildiği gibi ülkenin enerjide Moskova'ya aşırı bağımlılığını ve gaz boru hatları gibi temel altyapının korunmasındaki eksiklikleri ortaya çıkınca, birşeyler yapmalı diye düşündüler.

Nihayetinde Ukrayna-Rusya savaşı Almanlara ellerini çabuk tutmaları gerektiğini bir kez daha hatırlattı ve strateji belgesi hazırlıkları hızlandı. Kamuoyuna törenle açıklanan Almanya'nın ulusal güvenlik stratejisine verdiği önemle birlikte Almanya için güvenli ve kalıcı bir hammadde tedarikinin ihtiyaç önceliğinin altı çizildi. 

Özetin hemen İngilizce ve Fransızca'ya çevrilmiş olması, Almanya'nın bu stratejiyi şimdiye kadar ihmal ettiği Transatlantik İttifakı ve Fransız-Alman işbirliği çerçevesine yerleştirme arzusunun da sinyalini veriyor. Çünkü onlar itiraz eder takoz koyarsa şap misali yanarlar.

Belge, "Fransız komşumuza derin bir dostlukla bağlıyız" mesajını veriyor. Anlaşılan bizdeki “tuz-ekmek dostluğu” gibi Avrupa Birliği fikrinin temel argümanını oluşturan “demir-kömür işbirliği” işe yaramış.

Almanlar, Rusya tehdidi ile silahlanmalarını meşru göstererek orduyu güçlendiriyor!..

Almanlar Türklerle iç içe geçtikten sonra Şark Kurnazlığı onlara da bulaşmış. Belki de oryantalizm onlara bu kıvraklığı kazandırdı.

Ulusal Güvenlik Stratejisi, Alman ordusunun durumu, enerjide Rusya'ya bağımlılık ve kritik altyapının yetersiz korunması gibi nedenlerle hazırlandığından, küresel algoritmada Berlin'i Moskova karşıtı konumlandırıyor.

Bu algı yönetimi, Almanların asıl niyetlerini perdelemede oldukça işlevsel. Neden mi? Çünkü hazırlanan Stratejik Plan, Almanya'nın Avrupa'da barış ve güvenliği sağlaması için daha güçlü bir uluslararası rol öngörüyor ve bakanlıklar, silahlı kuvvetler ve istihbarat servisleri için yeni öncelikler belirliyor. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasının 'bir dönüm noktası' olduğu belirtilen strateji de savunma harcamalarına bütçeden ayrılan payın yüzde 1,5'tan yüzde 2'ye yükseltilmesi kararı alındı. 

Plana göre Almanya, NATO kararları doğrultusunda savunma bütçesini artıracak ve gayri safi yurtiçi hasılasının en az yüzde 2'sini savunmaya harcayacak. Hedef Rusya olunca Almanların Viertes Reich hükümet planları gizlenmiş oluyor.

Dördüncü Reich henüz kurulmadı!..

Dördüncü Reich (Almanca: Viertes Reich), Adolf Hitler'in Üçüncü Reich'ının halefi olan, varsayımsal bir Alman Reich'ı. Neo-Nazizm ideolojisi ile kurgulandı.

Neo-Naziler "Dördüncü Reich" terimini, çoğunlukla Nazi Almanyası'na atıfta bulunarak, ancak sınırlı olmamak üzere, etnik olarak saf bir ırktan oluşan devletin öngörülen canlanışını tarif etmek için kullanıyorlar.

Neo-Naziler, Dördüncü Reich ile Aryan üstünlüğü, antisemitizm, Lebensraum, agresif militarizm ve totalitarizmi öne sürüyorlar. 1990'larda yayınlanan broşürlere dayanarak birçok neo-Nazi, Dördüncü Reich'ın yükselişi ile Batı İmparatorluğu'nun tekrar kurulacağına inandırıldılar.

ABD ve AB ye bağlılık vurgusu Bundeswehr için…

Ulusal Güvenlik Stratejisinde ABD ve NATO'ya bağlılık vurgusu dikkat çekiyor. Deniliyor ki; “Güvenlik politikamızın öncelikli görevi, ülkemizde barış ve özgürlük içinde yaşamaya devam edebilmemizi sağlamaktır. Bu amaçla, NATO ve AB'ye sıkı sıkıya bağlıyız ve Alman silahlı kuvvetlerini (Bundeswehr) temel görevi olan ulusal ve ittifak savunması için güçlendiriyoruz”

Alman hükümeti; Nationale Sicherheitsstrategie ile Bundeswehr'i Avrupa'nın en etkili konvansiyonel silahlı kuvvetlerinden biri yapma hedefini ortaya koymuştur.

Wehrhaft'a yani Orduya odaklanma -hem yetenek hem de daha da önemlisi kendini savunma isteği- Alman silahlı kuvvetlerinin gerekli ama kendi başına yetersiz modernizasyonunun ötesine geçiyor.

Bu, Almanya'nın jeopolitik ve güvenlik konularını kapsamlı yollarla daha belirgin bir şekilde ele almak için hükümet ve toplum genelinde stratejik kültür oluşturması gerektiği anlamına geliyor. 

Bununla bağlantılı olarak, strateji boyunca işleyen bir "entegre güvenlik politikası"nın yol gösterici ilkesi kendisini sürekli hatırlatıyor.

Ütopya romantizminden uzak reel politik hedef…

Almanlar kim ne derse desin, Uluslararası ilişkilerde Neo Realist paradigmanın uygulayıcısı. Nitekim bunu Berlin'in hazırlayıp sunduğu ulusal güvenlik stratejisinde görmek mümkün. 

Öyle ki strateji belgesinde Arktik, Antarktika, derin deniz ve uzay gibi konularda, jeopolitik sınır bölgelerinin güvenlik ortamını ve uluslararası düzeni nasıl etkileyebileceğine çok az ilgi gösterildiğine bakılırsa Almanlar daha gerçekçi bir yapılanma içerisine girecekler denilebilir.

Belge neler içeriyor?

Her şeyden önce ayakları yere basıyor. Aceleye getirmemişler. Konjonktürel gelişmeler oldukça iyi analiz edilmiş. Kara Avrupasındaki dengeye dikkat edilmiş. O nedenle deniliyordu ki; "Alman Hükümeti, NATO transatlantik savunma ittifakına ve Avrupa Birliği'ne sarsılmaz bir şekilde bağlıdır. Ulusal ve İttifak savunması ana misyonu için silahlı kuvvetlerin güçlendirilmesi ve savunmanın arttırılması önemlidir."

Rus gücüne ve Çin'in büyümesine dikkat çekiyorlar!..

Bir başka pasajda ise "Bugünün Rusya'sının yakın gelecekte Avrupa-Atlantik bölgesinde barış ve güvenlik için en büyük tehdit" olduğu belirtiliyor. 

Belgede Rusya "barışa ve güvenliğe yönelik en büyük tehdit" olarak tanımlanırken Çin'in hem bir rakip hem de bir ortak olduğu ifade ediliyor.  Belgede Rusya, "öngörülebilir bir gelecekte Avrupa-Atlantik böylesinde güvenlik ve barışa yönelik en büyük tehdit" olarak görülüyor…

Almanya'nın NATO ve Avrupa Birliği'ne bağlılığı da vurgulanıyor. Buna ek strateji olarak Almanya'nın siber uzayda ve uzayda güvenliği güçlendirmeyi, altyapıyı ve teknolojiyi korumayı amaçladığını belirtiliyor.

Ülke tarihinde ilk kez kapsamlı bir güvenlik stratejisinde Alman hükümeti, "öngörülebilir gelecek için" en büyük güvenlik tehdidi olarak Rusya'yı işaret etti. Hükümet, Çin'e karşı dengeli bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini savundu. Bu belge Moskova ve Pekin ile ilişkilerden siber güvenlik ve iklim tehditlerine kadar güvenlik konularına genel bir bakış sunuyor. Yeni strateji belgesinde Çin ise "bir ortak ve sistemik bir rakip” olarak kabul ediliyor.

Çin'e ilişkin, “Çin çeşitli yollarla kurallara dayalı mevcut uluslararası düzeni yeniden şekillendirmeye çalışıyor, bölgesel üstünlüğünü giderek daha fazla ileri sürüyor ve sürekli olarak çıkarlarımıza ve değerlerimize aykırı hareket ediyor. Rekabet ve çekişme unsurlarının son yıllarda arttığını görüyoruz." ifadeleri kullanılıyor.

Tüm bunlara rağmen Çin'in "aynı zamanda çok sayıda küresel zorluk ve krizin onsuz çözülemeyeceği bir ortak olduğu" da belirtilmeden geçilmiyor.

Bu açıdan bakıldığında Batı'ya yönelik tehditler listesinde genellikle Rusya'nın yakınında bir yerde bulunan Çin'in Alman stratejisinde ayrı durması ilginçtir. Bu noktada NATO’nun büyük müttefiki ABD Hükümeti ile ters düşmeyi nasıl göze alabildikleri ayrı bir konu.

Alman hükümeti de demokrasi ve insan haklarındaki farklılıklara rağmen iklim değişikliğine karşı mücadelede işbirliği yapılması gerektiğini kabul ederek Çin'e karşı özel bir strateji ayrıcalığı sunuyor.

Scholz hükümeti, Çin Halk Cumhuriyeti ile "son yıllarda rekabet ve rekabet unsurlarının yoğunlaştığı" ilişkilerde "ortak, rakip ve sistemik rakip" rolünü verdi. 

Bununla birlikte, Çin olmadan "en acil küresel sorunların çoğunun çözülemeyeceği" ve bu nedenle Almanya'nın onunla "işbirliği fırsatlarını yakalaması" gerektiği belirtiliyor. Aynı zamanda Şansölye Scholz, hükümetin Çin ile ilişkiler için ayrı bir strateji hazırladığını ve yakında sunacağını açıkladı.

Berlin, "stratejik riskleri azaltmak ve şeffaflığı teşvik etmek" için İttifak ile Rusya Federasyonu arasındaki ilişkilerde siyasi ve askeri iletişim kanallarının korunmasına güveniyor. Ancak bu kanalın Ukrayna savaşında bir işe yaramadığını neden görmezlikten geldiklerini anlamış değilim.

Ruslar temkinli İtalyanlar abartılı…

Rus medyası Almanya ve NATO'nun karşı karşıya olduğu başlıca dış tehditleri ve bunlara karşı koyma mekanizmalarını anlatan belgede Rusya'nın “Avrupa-Atlantik bölgesinde barış ve güvenliğe yönelik en ciddi tehdit” olarak tanımlanmasını şaşırtıcı bulmuyor.

İtalyan basını ise haberi okuyucularına servis ederken Büyük Avrupa gücünün güvenlik ve savunmasını yeniden tasarlayan "alışılmadık ve önemli" program başlığını tercih etti.

Alman gerçekçiliği ve geleceğin inşası…

Güvenlik politikası stratejisinin üç "temel boyuta" yönelik olduğu söylenebilir. Savunma, dayanıklılık ve sürdürülebilirlik. Savunma alanı, ordunun güçlendirilmesini, savunmayı ve sivil korumayı içerir. Direnç, "gayrı meşru dış etkilere karşı özgür demokratik temel düzeni" savunmakla ilgilidir. Belgeye göre sürdürülebilirlik alanında odak noktası iklim kriziyle mücadele, dünya gıda güvenliğinin güçlendirilmesi ve küresel salgınların önlenmesidir.

Belgeye göre Alman stratejisi dört noktaya dayanıyor: Rusya ana tehdit, NATO Avrupa ve dolayısıyla Alman savunmasının alfa ve omega'sı, Çin şu an için bir tehdit değil ve son olarak 27 AB Üye Devletlerinin oybirliğine uğramadan belirli konularda grup olarak ilerlemek.

Bu nedenle Alman siyasi sınıfı, önceki iki şansölyenin Rus politikasının başarısızlıkla sonuçlanmasından alenen ders çıkarıyor. (daha fazla yetenek, her seviyede daha iyi koordinasyon). Avrupa Anayasası'nın bir "Avrupa Birliği misyonu”nu uygulamak için gerekli kapasiteye sahip ve bunu isteyen bir grup Üye Devlete izin veren 44. Maddesinin vurgulanması, aynı zamanda Almanya'nın yanıt verecek kurumların işleyişinde daha fazla esneklik arzusuna işaret ediyor.

Bu belgenin yayınlanması, Almanya'nın Avrupa ve küresel Büyük Oyun'a bir fon sağlayıcı ve makine üreticisi olarak değil, önemli bir orduya sahip bir güç olarak resmi dönüşünün güçlü bir işaretidir. Bu da altının çizilmesini hak eden bir gerçektir. 

Strateji Belgesi Türkiye’yi tehdit ediyor mu?

Nationale Sicherheitsstrategie / Ulusal Güvenlik Strateji belgesinde Türkiye tarafından ilk elden tehdit veya tehlike olarak algılanabilecek bir ifade yok gibi. Rusya ve Çin, belgede aleni şekilde yer alırken Türkiye’den herhangi bir şekilde söz edilmiyor.  

Belki de bunun nedeni Berlin gibi Ankara’nın da NATO üyesi olmasıdır denilebilir. Ayrıca Almanya’da hatırı sayılır bir Türk ve Müslüman nüfus yaşıyor. Bu nedenlerle Türkiye’ye yer verilmemesi anlaşılabilir. 

Ancak bence hiç de öyle değil. 

Nitekim satır araları iyi okunduğunda ve Almanların Ulusal Güvenlik Strateji belgesinde işledikleri sorun ve çözüm önerileri dikkate alındığında belki uzun vadede Alman yayılmacılığının muhatabı olabileceğimiz daha net görülebilir.

O nedenle bu konuya rezerv konulması kanaatindeyim. Havadan nem kapmıyorum ama öyle olması gerekiyor ne demişler; su uyur düşman uyumaz!..

Almanya, enerji kaynaklarına olan bağımlılığı azaltmayı ve çeşitlendirmeyi hedefliyor. Yetkililer ayrıca iş dünyası ile birlikte hammadde projelerini teşvik etmeyi, gıda, enerji kaynakları ve ilaç rezervlerini genişletmeyi amaçlıyor. Şimdi soralım Almanya'nın hammadde ihtiyacını karşılayabilecek bir maden zenginliği yok. O halde bunları nereden temin edecek?

Ayrıca Berlin'in kendi çıkarları doğrultusunda kendi perspektifinden Avrupa Birliği’nin genişlemesine ilişkin önerisi tıpkı NATO'nun genişleme planlarının tüm Avrupa'yı Rusya Federasyonu ile savaşın eşiğine getirdiği gibi bir sonuç yaratabilir.

Çünkü Alman Ulusal Güvenlik Strateji belgesi, "Avrupa Birliği'ni gelecek nesiller için güvenliğini ve egemenliğini garanti eden jeopolitik olarak aktif bir oyuncuya dönüştürme" kapsamında AB, diğer şeylerin yanı sıra “Batı Balkanlar, Ukrayna, Moldova ve Gürcistan'a doğru genişlemelidir” diyor.

İşte bu Gürcistan meselesi Alman zurnasının zırt dediği yer.

Hatırlarsanız Birinci Dünya Savaşında, Kafkas Cephesinde Almanlar, Osmanlı ordusundan bağımsız şekilde Gürcistan'a yığınak yapmışlar ve askeri birlikler göndermişlerdi. Hedef tabii ki Hazar petrol havzası, doğalgaz yatakları. 

Bu Almanların unuttukları bir şey var; Türkiye, Hitler ordusunun en güçlü zamanında Alman Ordularının Anadolu veya Karadeniz boğazından geçerek Kafkasya’ya ilerlemesine müsaade etmedi, şimdi mi edecek?

Ha bir de göç konularından da söz ediliyor!..

Neymiş efendim; Göçmenlerin menşe ülkeleri ile yapılan göç ve geri dönüş anlaşmaları gözden geçirilecekmiş.

Desenize Türkiye'nin göçmen bakıcılığı, bir süre daha Avrupa Birliği’nin angaryası olarak devam edecek. Cihanşumül Kadim Türk Devleti'nin güvenlik stratejisi var mı?

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://www.kommersant.ru/doc/6043946

https://lenta.ru/news/2023/06/14/german_strategy/

https://www.gazeta.ru/army/news/2023/06/14/20664752.shtml

https://www.deutschland.de/tr/videos/integrated-security-germanys-national-security-strategy

https://www.causeur.fr/allemagne-publie-sa-premiere-strategie-de-securite-nationale-261846

https://www.dikgazete.com/yazi/dorduncu-reich-i-almanya-ve-polonya-kuruyor-5190.html

https://www.aa.com.tr/en/europe/germany-adopts-first-ever-national-security-strategy/2922084

https://www.dw.com/es/primera-estrategia-de-seguridad-nacional-de-la-historia-alemana/a-65916261

https://tr.euronews.com/2023/06/14/almanya-ulusal-guvenlik-stratejisini-acikladi-rusya-en-buyuk-tehdit

https://sputnikglobe.com/20230614/germany-unveils-first-ever-national-security-strategy-1111141484.html

https://www.lesechos.fr/monde/europe/securite-lallemagne-devoile-une-strategie-a-la-fois-nationale-et-europeenne-1952324

https://forpost-sevastopol.ru/newsfull/869000/v-germanii-predstavili-pervuyu-v-istorii-strany-strategiyu-natsbezopasnosti.html

https://www.zeit.de/politik/deutschland/2023-06/bundesregierung-beschliesst-nationale-sicherheitsstrategie?utm_referrer=https

https://es.euronews.com/2023/06/14/alemania-enfrenta-las-amenazas-de-rusia-y-china-con-una-estrategia-integral-de-seguridad

https://www.atlanticcouncil.org/blogs/new-atlanticist/experts-react/the-hits-and-misses-in-germanys-new-national-security-strategy/

https://www.boursorama.com/actualite-economique/actualites/l-allemagne-devoile-pour-la-premiere-fois-une-strategie-de-securite-nationale-fe

https://sputniknews.com.tr/20230614/berlinin-guvenlik-stratejisi-belgesi-rusya-en-buyuk-tehdit-cin-cikarlarimiza-aykiri-davraniyor-1072432634.html

https://www.borsaitaliana.it/borsa/notizie/radiocor/economia/dettaglio/germania-scholz-presenta-la-prima-strategia-di-sicurezza-nazionale-nRC_14062023_1220_314211645.html

YAZARIN DİĞER YAZILARI