Bizi mallardan, canlardan, evlatlardan eksiltmekle deneyeceğini, bizim ancak bu vesilelerle olgun/ kâmil insan olabileceğimizi açıkça söyleyen, bu süreçlerde bizi merhametiyle kuşatarak destek veren Allah'ın adıyla…
Hz. Musa ile bilge kul kıssasında bilge kul, ilahi iradeyi ve Allah'ın her an yarattıkları üzerine kayyum olduğunu, onlar için hayır ve hasenat dilediğini temsil eder.
Gemin mi delindi, malına mülküne bir zarar mı geldi, iflas mı ettin, bil ki az ötede seni bekleyen korsanlardan seni korumak için delindi gemin; iflasının sebebi seni zenginliğin, gücün, şatafatın büyülü dünyasından korumamız içindi.
Evladını mı kaybettin; seni ileride çok üzeceğini biliyorduk, senin üstün gayretini gördük ve daha fazla üzülmeni istemedik.
Salihlerden misin, hiç endişe etme; Allah, senin malını, canını, evlatlarını korur.
Salihlerden misin; o zaman hiç endişe etme, gemini delerek de olsa Allah, seni korsanlardan korur;
evladını erkenden alarak seni, onun eliyle sana gelecek musibetlerden korur;
genç yaşta ölsen de ardında kalan yetimlerini Allah korur, onlara ait defineyi saklayan duvarı gelir biri örer.
Allah'ın bize şah damarımızdan yakın oluşunu başka nasıl anlayabiliriz ki?
Olgunlaşmak...
İman adlı zirveye güle oynaya değil, yuvarlanarak, yaralarını sarıp tekrar yola koyularak ulaşılıyor.
Tek bel bağın Allah, sarp yokuşu tırmanırken.
Biliyorsun ki O var, seni görüyor, biliyor.
Kozadan çıkmak için kelebeğin içten mücadele vermesi gerek, ancak böyle güçlü kanatları olacak, dıştan yapılan müdahale, onu kozadan daha kolay kurtaracak ama o gökyüzünün sonsuz ferahlığında özgürce kanat çırpamadan bitirecek kısacık ömrünü.
Kozasının kıymetini bilsin herkes; güçlü kanatlarla süzülmeye az kaldı; ha gayret...
.
Sevim Korkmaz, dikGAZETE.com