Allah görmüyorsa her şey boşadır
“Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. Ve dönüş de ancak Allah'adır” (Nur Suresi 24/42)
“O, ne güzel/mükemmel görendir!” (Kehf Suresi 18/26)
“Allah işlediklerinizi hakkıyla görendir” (Enfal Suresi 8/72)
Allah, hakkıyla ve mükemmel görüyorsa!
O halde?
Mü'minler birbirini sevecek! Kardeş olacak, birlik beraberlik olacak! Toplum canlı olacak ve toplumda hayır çıkacak!
İnsan sosyal bir varlık. İnsanlar yaşadığı en küçük yaşama alanından en geniş toplumsal yaşama alanına kadar elinden geldiği ölçüde birbiri ile ilgilenecek.
Allah, muhabbeti sağlayan her şeyi seviyor.
İnsanlar arasında muhabbeti sağlayan şeylerin başında da sıla-i rahim geliyor, akrabaları kollamak geliyor!
Bunu yapmayanı Allah sevmez. Yüzüne bakmaz bile! Allah, yüzümüze bakmazsa halimiz ne yamandır!
“Affet isyânım benimHâlim yamân Allahım”
Evet. Allah, her yere bakıyor her şeyi görüyor.
İnnallâhe basîrün bi'l-ibâd.
Allah her şeyi görüyor ama “Nazar etmez!” ne demek?
“İltifat etmez” demek, “rahmetine erdirmez” demek, “sevmiyor, buğz ediyor, cezalandıracak” demek. Demek ki böyle olmamalıyız!
Bu da geçti…
Bir Ramazan ayı, içinde sakladığı ibadet, sevap ve hüzün ile nihayete erdi.
Bayram, aşıkın maşuka/ sevgiliye kavuştuğu an.
Cümle Müslümanların Ramazan Bayramı mübarek olsun; İnsanlık aleminin kurtuluşuna vesile olsun.
İbadet ayı Ramazan’dan ayrılığın hüznünü hissedenler var. Arkasından bakakalmak, uğurlamak…
İçimizde, çevremizde duası kabul olanlar vardır. Ne mutlu onlara.
İnsan hayatının en mükemmel hali; insanın yaradılış gayesini bilme hali olsa gerek.
Modern insanın en çok ötelediği, uzak durmaya çalıştığı kavram ölüm olsa gerek. Bilişim çağında endüstriyel toplumlarda ölüm, unutulmuşa benziyor.
Ölüm biyolojik olarak hayat döngüsünün sonlandığı; hareket enerjisinin hattının koptuğu an.
İnsan, alnında ölüm yazdığı hakikatını ne çabuk unutuyor. Alnımızda yazanı unuttukça insan olma vasfından uzaklaşıyoruz. Halbuki ölümle her an yüzleşebilir her an başımıza gelecek; insanın ölümle her daim ilişkili olduğu gerçeği apaçık ortada.
Bayram, dirilişle ölümün aynı havada harmanlandığı zaman dilimi olsa gerek. Bir tarafta şen-şakrak, sevinç ve şükür diğer tarafta Hakka sırladığımız akraba ve dostlarımız.Ramazan; mutlu ve mübarek bayram.
“Allah'ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin” buyurmuş; Peygamberimiz Muhammed-i Mustafa (sav).
Eksik ve kusurlarımıza rağmen; kerem ve lütfunla af dileriz.
“Zahit bizi tan eylemeHay hayHak ismin okur dilimizHey canımHey canımHak ismin okur dilimizEyvallahHey, hey dost”
“Ey Güzel Dost
En Güzel Dost”
“Bizden isyan, senden ihsan! Bizden dua, senden icabet; Biz diken ektik, sen gül derlet ya Kerem”
Ne mutlu ayet-i kerime ve hadis-i şerifeleri, vaz’ü nasihatleri, öğüt ve ikazları, işaret ve irşadları dinleyip, anlayan, anlayıp uygulayan, güzel uygulayıp, büyük ecir ve sevaplar kazananlara!
Kıymetli dost ve okuyucu; Ramazan Bayramınızı gönülden tebrik eder, nice nice yıllara sevdiklerinizle birlikte sıhhat, afiyet, saadet, selamet ve devletle ulaşmanızı nice nice kutlu Ramazanlara, mutlu bayramlara erişmenizi temenni ederim.
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://serverkursu.com/