2024 SURİYE DEVRİMİ
1970'deki askeri ihtilâl sonrası baba Hafız, 2000’den sonra oğul Beşar Esad ile hüküm süren mezhepçi, zalim ve kan dökücü rejimi 8 Aralık 2024 itibariyle yıkılmıştır. “Heyet Tahrir Şam” (HTŞ) liderliğinde birleşen (Sözde 'diriliş, yenilik' olan BAAS) rejim karşıtı tüm gruplar, “Rusya ve İran'ın desteğini çekmesiyle” iyice zayıflayan Esad Ordusunu kolayca yenerek tarihî başkent Şam'ı da tamamen ele geçirmiştir.
Uçakla ailece yurt dışına kaçan korkak Esad'lar artık tarihe gömülmüştür. Suriye Halkı ve cezaevlerinde suçsuz binlerce tutuklu da özgürlüğüne kavuşmuştur. Bu arada Uluslararası Af Örgütü Şubat 2017 Raporuna göre, haksız yere idam edilen, kurşuna dizilen 30 binden fazla muhalife de Allah’tan rahmet diliyoruz.
Bu hain terörist yönetimin yıkılmasında alt yapıyı dikkatle hazırlayan, yine de son bir defa Suriye'ye kan dökülmesin diye el uzatan yüce Devletimizi, senelerdir eğitim komutanlarımızı ve buna muhtaç olan Mültecilere 13 senedir kucak açan, siz misafirperver halkımızı da gönülden tebrik ediyorum... Onları “yani 3-4 milyon mülteciyi” birer Türk dostu olarak evlerine inşâallah selametle uğurlayacağız. Ve tarih de bu şanlı ev sahipliğimizi asla unutmayacaktır.
“Çarşı, her şeye karşı” havasında olan, hatta Suriye'deki kalelere Türk Bayrağı asılmasından ve millî Suriye siyasetimizden senelerdir hoşnut olmayan, bu durumu oya devşiren ana muhalefetimiz ve medyası da senelerdir yürüttüğü güdük, kısır bölge siyasetiyle yine küme düşmüştür. Umarım artık hatalarından, ön yargılı ve gayri millî yönetimlerinden ders alırlar!..
Katil PKK’ya da kaçacak yer, girecek fazla bir delik de kalmamıştır. Şimdi, pişmanlık ve tam silah bırakma zamanıdır, aksinde tamamen imha olacaklardır...
Ayrıca, 911 km. ile en uzun sınırları paylaştığımız hudutlar boyunca hak ettiğimiz saygıyı da bekliyoruz, 500 sene birlikte, iç içe yaşadığımız gibi.
Bu mühim siyasi, askerî ve sosyal stratejilerin uygulanmasına, önce Suriye Halkının, sonra “Müslüman kanıyla yoğrulmuş Orta Doğu”nun ve bizlerin de o kadar çok ihtiyacı var ki!
Bu Jet Halk Devrimi'nin başarısından katil İsrail yönetimi ders alır da katil hükümetlerini değiştirirler ve A. Hitler'i geçen zalimliklerini de artık bırakırlar. Aksinde, benzer bir jet devrimi her açıdan desteklenecek Filistin halkından da beklemek bizlerin hakkıdır! Lakin İsrail'in siyonist lider kademesinin mutlak ceza alması ve katledilen şehit aileleri için de mutlak tazminat ödemelidirler; Esad’ın celladları da…
Son yarım asırda Esad bombalarından kaçan binlerce ailelerin Akdeniz'in soğuk sularında kaybolanları, Yunanlıların, hayvanlara yapılmayacak hareketlerle mültecileri kürekle dalgalara itiş-kakışları, sözde medenî Avrupa sınırlarında aç ve susuz donarak ölenler, bir mezarı bile olmayanlar, hikayesi film olan Aylan bebekler hiç unutulur mu?
Ve nihayet, büyük bir devrime imza atan Birleşik Suriye Ordusu'nu ve bütün halkını bir daha tebrik ediyorum. Yeni Suriye yönetimi, tüm guruplarıyla “tek bir yumruk” olarak, 3 yıldızlı yeni bayraklarıyla topraklarında kapitalist devletlere ve teröre bir daha pirim vermemelidir. Her kesimi, her mezhebi kucaklamalı, sosyal, adil bir gelir paylaşımı yapmalı ve özgür bir yapılanma içerisinde temellerini sağlamca yeniden atmalıdır.
Ayrıca vahşi devletler “Rusya, ABD, İsrail ve AB'nin kan emici politikalarına” rağmen, milyonlarca mülteci akınına ve milyarlarca dolarlık külfetlerine rağmen, sabırla ve büyük cesaretle, binlerce senelik kültürüne uygun olumlu siyaset icra eden, mazlumların her daim yanında olan bölgesinin kilit ve güçlü devleti Türkiye Cumhuriyeti'ni de tekrar tekrar ve gönülden tebrik ediyorum.
Bu arada, tersine göç sonrasında milyonlarca mültecinin virane, harap bulacağı yurtlarında milletçe yeniden ayağa kalkmaları için de hiçbir yardım esirgenmemelidir.
Aslında yaşlı ve fedakâr dünyamız, kavgasız ve güzel yaşamamız için hepimize yeter de artar bile... Ah, bir bilinse...
Selam ve saygılarımla…
.
Fevzi Yurtoğlu, dikGAZETE.com
-E. Komando Kd. Hava Albay, Stratejist, Uçak Mühendisi, Medipol Üniversitesi Öğretim Gör.-