Ülkelerin kalkınma ve gelişme çabalarıyla beraber nitelikli insan gücüne duyulan gereksinimin gün geçtikçe arttığını belirten Levent Uysal, 21. yüzyılın eğitimde globalleşme dönemi olduğunu ve yetişmiş nitelikli insan gücünü küresel ölçekte kendisine çekebilenlerin kazanacağını söyledi. Sınırların ortadan kalktığı bir dönemde uluslararası öğrenci ve akademisyen kavramının da her geçen gün daha önemli hale geldiğini vurgulayan Uysal, açıklamalarına şöyle devam etti: “Gelişmiş ülke tanımı artık değişiyor.
Gelişmiş ülke demek, nitelikli insan gücünü kendisine çeken, genç ve dinamik nüfusun artışına önem veren ülke demektir. Bu da ancak eğitimde sınırların aşılmasıyla sağlanabilir. Yabancı öğrenci kavramı sadece kalkınma ve gelişmede değil ekonomide de önemli bir gelir kaynağı haline geldi. Bugün bir uluslararası öğrencinin Türkiye’ye getirdiği döviz yıllık 40 bin doları buluyor.
Ülkemiz, hızla gelişen nitelikli işgücü, eğitim kurumları ve tanıtım faaliyetlerine verdiği önem sayesinde uluslararası arenada tanınırlığını her geçen gün artırıyor. Bu sebeplerden dolayı eğitimde sınırları aşmak isteyen yükseköğretim kurumlarına sağlanacak teşvikler çok büyük önem arz etmektedir. Devlet, hali hazırda üniversitelerin yurtdışı tanıtım fuarlarında yaptığı masrafların yüzde 50’sini geri ödüyor.”
Yabancı öğrencilerin Türkiye’yi ve Türk kültürünü benimsemeleri, Türkçeyi öğrenmeleri ve sevmeleri başarılı öğrencilerin ülkelerine dönmemesinde en büyük etken olduğunu belirten Uysal, “Bu konuda atılacak adımlar buradan başlamalıdır. Sadece hükümetler değil toplum olarak bizler de ülkemiz için üzerimize düşen bu görevi yerine getirmeliyiz. Yabancılar için kültürel ve tarihi değerleriyle zaten çekim merkezi olan güzel ülkemizi, yabancı öğrenciler için de vazgeçilmez kılmak adına elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız” dedi.
dikGAZETE.com