2015-2016 eğitim ve öğretim yılının tamamlanmasıyla birlikte bugün okul öncesi,ilkokul,ortaokul ve lisede yaklaşık 18 milyon öğrenci karne aldı. Pedagog Hakan Şentürk (46) Karnesinde beklenen notları alamayan öğrencilerin anne ve babaların nasıl karşılaması ve çocuğuna nasıl davranması konusunda tavsiyelerde bulundu.
’ÇOCUK OLMAK ÇOK ÖZEL BİR DURUM’ Öncelikle öğrencilerin ve anne babaların karne telaşeleri hakkında paylaşımlarda bulanan Pedagog Hakan Şahintürk, "Anne ve babaların özellikle çocukların karneleriyle ilgili gerektiğinden fazla kaygılı ya da endişeli olduğu durumlar olduğunu gözlemliyoruz. Bununla beraber çocuklarında karne almanın verdiği bir heyecanı olduğunu gözlemliyoruz. Tabi ki tatile girmenin de vermiş olduğu bir rahatlık ve sevinç söz konusu. Çocuk olmak çok özel bir durum. Çocuklar okulların bitmesiyle birlikte tatil, farklı bir sevinç yaşıyorlar. Ama yıl içerisinde gerektiği kadar eğitim öğretim döneminde istediği performansı yakalayamayan, daha doğrusu karnesinde beklenen notları alamayan öğrencilerimizde var" şeklinde konuştu.
Karnesinde beklenen notları alamayan öğrencilerin anne ve babaların nasıl karşılaması ve çocuğa nasıl davranması konusunda açıklamalarda bulunan Şahintürk, "Her öğrencinin öğrenme düzeyi, gelişim düzeyi, her öğrencinin akademik performansı aynı olmayabilir. Her öğrencinin zeka durumu aynı olmayabilir. Öncelikle anne babaların bunu kabul etmesi gerekiyor. ’Benim çocuğumun öğrenme düzeyi bu, akademik gelişimi bu, akademik performansı bu.’ Çünkü öğrenme süresini etkileyen bir sürü olumsuz etmen var. Öğretmenden kaynaklı, eğitim öğretimden kaynaklı, çocuğun kendisinden kaynaklı, çevresinden kaynaklı, gerek sağlık problemleri biri sürü olumsuz etken var. Öncelikle anne babaların bu süreç içerisinde çocuğun neleri yaşadığını düşünerek çocuğa karşı bir davranım içerisinde olması gerekiyor. O yüzden de öncelikle koşulsuz sevgi diyorum. Yani çocuğunu olabildiğince kabul etmek, sevgiyle kabul etmek. Onun akademik gelişiminin, ona olan sevgisini, anne babaların sevgisini etkilemeyeceğini düşünmeleri gerekiyor. Onun içinde anne babaların tatile girmenin keyfini, heyecanını çocukla beraber yaşamaları, doğru geri bildirimler bildirerek yaşamalarını rica ediyorum. Çocuk tatilde eğlenecek, hoplayacak, zıplayacak ama tabi ki akademik gelişimde ya da duygusal gelişimde katkıda bulunacak. Çocukların etkinliklerde de bulunmasını istiyoruz. Çocuklar bol bol yüzsünler, bununla beraber sosyal etkinliklere katılsınlar. Yani yazın onların gelişimine katkıda bulunacak çalışmalar yapılsın, etkinliklere katılsın" dedi.
’KESİNLİKLE SEVGİSİNİ SAMİMİYETİNİ ELDEN BIRAKMAMASI GEREKİYOR’ Anne babaların kaygılarını çok iyi anladığını belirten Pedagog Şahintürk, "Türk eğitim sisteminde sınav odaklı başarı performans değerlendirmesi var. Bunun üstüne eğitim kurumlarına sınavlarla geçiliyor. Çocukların not ortalamaları girecekleri seçme yerleştirmeli sınavları etkiliyor. Bu nedenle anne babalar bu konuda çok kaygılı olabiliyorlar. Ancak çocuğun kendisinin isteyerek yapacağı çalışmalara katkıda bulunabilmesi için anne babaların, kesinlikle ve kesinlikle sevgisini samimiyetini elden bırakmaması gerekiyor. Yani bir şekilde çocuğu anladığına dair doğru geri bildirimler. Eğer bu karneyle ilgili anne baba gerçekten üzüldüyse ’üzüldüm’ demesi ama bunun düzeltilebileceğine dair geri bildirimler verilmesi gerekiyor. Yani bir şekilde çocuğun anlaşıldığına dair çocuğa doğru mesajlar verilmesi gerekiyor. Çünkü o karnede ilk önce çocuk üzülüyor anne baba değil. O yüzden anne babanın o anlamda çocuğun doğru anlaşıldığına dair mesajlarla çocuğun yanında olduğuna dair bir tavır içerisinde olması doğru yaklaşım olacağını düşünüyorum. Bunun yanında karnesinde istenmeyen notlar olan çocukların yaz içerisinde doğru bir planlamayla eksiklerini tamamlama zamanları zaten olacaktır. Ama en önemlisi çocukların gelişimini, sağlıklı büyümeleri sağlıklı gelişmeleri, hem bedensel hem ruh sağlığıdır. Çocukların sevgi ortamında büyümesi kadar doğru bir durum yoktur.Aşırıya kaçmadan onlara doğru yaklaşmak. Aşırı sevgi göstermeden çocuğa hak ettiği bir şekilde yaklaşmak en doğru tavır olacağını düşünüyorum" dedi.
dikGAZETE.com