?>

Uzmanlara göre İsrail, 1967 sınırlarına dönerse normalleşme mümkün olur

Uzmanlar, normalleşmenin ancak İsrail'in 1967 sınırlarına çekilmesi, sürgündeki Filistinliler'in yurtlarına geri dönmesi ve Araplarla Yahudilerin eşit haklara kavuşması ile mümkün olabileceğini savunuyor.

Dünya - 4 yıl önce

İstanbul

Arap ülkeleri yöneticilerinin kendi monarşik iktidarlarını sürdürebilmek için İsrail ile normalleşmeye gittiklerini belirten uzmanlar, başta BM olmak üzere tüm dünyada kabul görecek bir normalleşmenin ancak İsrail'in 1967 sınırlarına çekilmesi, sürgündeki Filistinliler'in yurtlarına geri dönmesi ve Araplarla Yahudilerin eşit haklara kavuşması ile mümkün olabileceğini savunuyor.

Mısır ve Ürdün'den sonra Birleşik Arap Emirlikleri de İsrail ile normalleşmeye yönelik sözde barış anlaşmasını (İbrahim anlaşmasını) 13 Ağustos'ta ilan etti. Son olarak bir diğer Körfez ülkesi Bahreyn, İsrail ile ilişkilerini güçlendirme kararı aldı.

İsrail ve Bahreyn arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için İsrail üst düzey heyeti dün gece Bahreyn’e gitti. Heyette, ABD Hazine Bakanı Steve Mnuchin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Ulusal Güvenlik Danışmanı Meir Ben Şhabat bulunuyor.

Bu arada geçen hafta Eski Irak Başbakan Yardımcısı Baha Araci, İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesi için ortamın uygun olduğunu ve bu karara ilişkin önceliklerin Şii dini merci tarafından belirleneceğini söylemesi ülke içinde ciddi tartışmalara neden olmuştu.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Kurşun ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav, AA muhabirine yaptıkları değerlendirmede, Filistinlileri yok sayan "Yüzyılın Anlaşması"nın hayata geçirilebilmesinin ikinci adımı olarak Arap-İsrail normalleşme sürecinin başlatıldığını kaydetti.

Prof. Kurşun, Körfez Arap ülkelerinin İsrail ile normalleşme sürecinin üçüncü tarafları olumsuz etkilediğini ve bunun gayrımeşru bir ilişki olduğunu tüm dünyanın bildiğini söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan "Yüzyılın Anlaşması" projesinin fiyaskoya dönüşmesinin ardından yeni bir aşamaya geçildiğini kaydeden Kurşun, "Bu yeni aşamada İsrail ile bölge ülkelerinin ilişkileri normalleştirilmek isteniyor. Filistin ve Filistinlileri yoksayan 'Yüzyılın Anlaşması' adlı saçmalığın hayata geçirilmesinin altyapısı hazırlanıyor. Maalesef BAE de bunun tarafı oldu. BAE ile İsrail arasındaki ilişki üçüncü taraflara zarar veren bir ilişki biçimi olduğu için bu, Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde de kabul edilebilir bir normalleşme değildir." dedi.

Kurşun, barışa muhtaç olan dünyanın bölgedeki meşru olmayan bu normalleşmeye şimdilik sessiz kaldığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Meşru olmayan ilişliler bölgede taraftar bulmak suretiyle bir şekilde normalleştirme ve meşrulaştırma arayışı içerisindedirler. İlk adım da Bahreyn'de atılmıştır. Bahreyn'in Suudi Arabistan'dan izin almadan böyle bir adım atması mümkün değil. Bahreyn'in bu adımı atması demek Suudi Arabistan yönetiminin de meseleye BAE gibi baktığının bir göstergesidir. Ancak Suudi Arabistan, kendi özel şartları ve toplumsal yapısı nedeniyle doğrudan bu ilişkinin aktörü olmak istemiyor, dolaylı bir şekilde yürütüp işi zamana yaymak istiyor."

"Kendi geleceklerinin garantisini İsrail ile iş birliğinde görüyorlar"

Kurşun, "Suudi Arabistan, BAE ve diğer Körfez ülkeleri kendi yönetimlerinin geleceklerinin garantisini İsrail ile iş birliğinde görüyorlar. Kendi meşruiyetlerini ve geleceklerini ancak İsrail'in sağlayabileceği istihbarat ve başka alanlardaki desteklerle görüyorlar." ifadesini kullandı.

Körfez ülkelerinin demokratik gelişme sağlayan İslam ülkelerinin kendi ülkelerinde örnek alınmasından korktuğunu vurgulayan Kurşun, monarşik yönetimlerin İsrail'le yakınlaşmayı belki de Trump'tan daha fazla istediğini savundu.

Bölge ülkeleri içerisinde kendilerine bu imkanı sağlayacak olan tek ülkenin İsrail olduğunu aktaran Kurşun, "İsrail, dünya ile ilişkileri, lobileri ve istihbarat gücü ile Körfez ülkelerine bu desteği geçici olarak sağlayacaktır. Bu ülkeler İsrail ile normalleşmeye kendi iktidarlarının geleceği açısından mecburdurlar. Dolayısıyla ne tür baskılar olursa olsun başlayan sürecin geri dönüşü yoktur." şeklinde konuştu.

Kurşun, şartlara uyulması koşuluyla İsrail ile de normalleşmenin sağlanabileceğini kaydederek, şöyle devam etti:

"Eğer İsrail dünya barışına zarar veren Filistin meselesinde 1948'den beri beri sürdürdüğü politikalardan vazgeçerse, 1967 sınırlarına geri çekilmeyi kabul ederse, yerinden yurdundan ettiği Filistinlilerin kendi topraklarına dönmesine müsaade ederse ve hukuki olarak Araplara eşit muamele sağlarsa elbette İsrail ile normalleşme hem uluslararası hukuk hem de ahlaki açıdan mümkün olabilecektir."

"Bu normalleşmede taraflar eşit değil"

Prof. Dr. Oktav ise 2003 Irak işgalinden 3 yıl sonra İran, Suriye, Hamas ve Hizbullah'ın oluşturduğu "Şii Hilali"nin bölgede bir hakimiyet kurduğunu, buna karşın Arap Baharı ile İsrail'in istikrarını koruyan bir hakimiyetin ortaya çıktığını söyledi.

Trump'ın 2017'de Riyad ziyareti sonrası normalleşme işaretlerinin verildiğini belirten Oktav, "Normalleşmeyi Körfez'den başlattı. İsrail, sadece Filistin meselesinde anlaşma değil, silah sanayinde, tarımda, ticarette, turizmde pek çok anlaşmalar yaparak Körfez'e girmek istiyor. Katar ve Kuveyt bu konuda endişeli. Çünkü İsrail bir kere Körfez'e girerse bir daha çıkmaz diye düşünüyor." dedi.

Oktav, monarşik yapıların devamını İsrail'le normalleşme ve barışta bulan BAE ve Suudi Arabistan'ın ciddi bir kamu diplomasisi yürüttüğünü kaydederek, şunları söyledi:

"'Yüzyılın Anlaşması'ndan sonra normalleşme sürecini başlattılar. İsrail'in üstün olduğu bir barış ortamı getirilmeye çalışılıyor. Oysa dünyanın kabul edeceği bir normalleşme ancak İsrail'in BM kararlarına uymasıyla mümkün olacaktır. Bu normalleşmede bir kere taraflar eşit değil. Yüzyılın Anlaşması'na dayanarak Kudüs'ün başkent ilan edilmesi, Golan Tepeleri'nin ilhak edilmesi (ki bu ilhak değil işgaldir) ABD tarafından tanındı. Bu tanıma karşısında hiç sesi çıkmayan bir Arap dünyası var."

Oktav, İsrail ile normalleşmenin temelinin Arap Baharı'yla atıldığını savunarak, bu sebeple Arap Baharı'nın Körfez ülkelerine yansımadığını aktardı.

Normalleşme ile İsrail-Filistin gerginliğine olumlu bir katkı sağlanamayacağını da vurgulayan Oktav, "İsrail-Filistin gerginliği tam tersine katlanarak büyüyecek. Arap ülkelerinin Arap Baharı sonrası zayıflaması İsrail'in çok rahat at oynatmasına neden oldu. İran'dan ise artık çok yüksek perdeden demeçler falan gelmiyor. Dolayısıyla İsrail ile normalleşmeye karşı çıkma noktasında gümbür gümbür açıklama yapan bir ülke yok." diye konuştu.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Çocuğu Rusyalı olan yabancılar için Rus vatandaşlığı alma prosedürü basitleştirildi

2020-10-13 08:12 - Özel Haber

Haber Global ‘CEO'su Gülmemmedov'dan yazar Elif Şafak'a Karabağ tepkisi: Gence'ye de bekleriz!

2020-10-18 06:51 - Özel Haber

Rusya, en kuzeyde 82 milyar rublelik yatırımla maden ve metalurji tesisi inşa edecek

2020-10-16 08:25 - Dünya

Rus Ortadoğu uzmanı Şamiri: Putin'in Erdoğan ve Aliyev'le dostluğu çok önemli!

2020-10-14 07:53 - Özel Haber

Oralet isteyene 'caz', çay isteyene hicaz

2020-10-13 14:57 - Magazin

Rusya'nın mermer işleme endüstrisi liderlerinden Artishock: Türkiye ile ortak üretime hazırız

2020-10-13 07:54 - Özel Haber

Lise öğrencilerinin bomba imha robotu 'Naim' tanıtıldı

2020-10-14 15:26 - Teknoloji

TFF Başkanı Özdemir: Kulüpler seyirci kapasitesinin belli oranda kullanılmasını istiyor

2020-10-17 22:56 - Spor

Borsa güne yükselişle başladı

2020-10-16 13:05 - Ekonomi

Turkcell'de “Temassız mağazacılık“ dönemi

2020-10-14 13:17 - Genel

İlgili Haberler

İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırılarda can kaybı 3 bin 386'ya yükseldi

20:43 - Dünya

BM, Filistinlilerin korunması konulu konferansın düzenlenmesi için İsviçre'yi yetkilendirdi

20:33 - Dünya

Yunanistan, silahlı kuvvetlerini yeniden yapılandırmaya hazırlanıyor

19:57 - Dünya

Haaretz: İsrail, Batı Şeria'daki yabancı aktivistlere yönelik baskılarını artırıyor

18:17 - Dünya

Avustralya'da 2019 ve 2020'deki yangınlarda, hayvan ve bitki popülasyonu yüzde 55 azaldı

17:22 - Dünya

Günün Manşetleri

Yumurta sektörü temsilcileri "fiyat artışlarının üretimle ilgili olmadığını" bildirdi

21:03 - Ekonomi

Dev petrol platformu İstanbul Boğazı geçişini tamamladı

20:48 - Gündem

İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırılarda can kaybı 3 bin 386'ya yükseldi

20:43 - Dünya

Başkent Bakü’nün güzelliği: Ateş ülkesi Azerbaycan’da gelenek ve modernite -Hülya Ayhan yazdı-

20:42 - En Son Yazılar

BM, Filistinlilerin korunması konulu konferansın düzenlenmesi için İsviçre'yi yetkilendirdi

20:33 - Dünya