Uzmanından pandemi sonrası ruhsal durum değerlendirmesi

Prof. Dr. Özçetin,"İnsanlar sosyal varlıklar olduğundan birbirine ne kadar ihtiyaçları olduğunun, birine dokunmanın, eşine, çocuğuna, arkadaşına, yakınına sarılmanın ne kadar temel insani ihtiyaç olduğunu daha iyi anlamaya başladılar" dedi

Sağlık - 4 yıl önce

Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Özçetin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sona erdikten sonra insanların, mutluluğun sadece ekonomik anlamda bir şeylere sahip olmak değil, bireyin kendisine yakın, kendisini seven, iletişim kurabildiği, özlediği, kavuştuğu, dokunduğu, sarıldığı diğer insanların varlığıyla ilişkili olduğunu daha çok fark edeceğini bildirdi.

Prof. Dr. Özçetin, yaptığı açıklamada, Türkiye'de bu hastalığın üzerine basılarak anlatılmasına rağmen yaş seviyesine göre sınırlandırılan bir durum ortaya çıktığını belirterek, bu durumun farklı duyarlılıklara ve farklı riskli tutumlara yol açtığına işaret etti.

Özellikle sağlıklı çocuk, genç ve erişkinlerde "Bizde hastalık yok, bize bir şey olmaz." düşüncesinin hakim olduğuna, bu gruptaki bireylerin büyük bir kısmının kontrolsüz ve rahat bir şekilde yaşamlarını sürdürmek istediğine değinen Özçetin, "Daha yaşlı ve ek hastalıkları olan bireyler ise çok daha endişeli olup korkuyla davranma eğilimi içinde olmaktadırlar. Bireylerin bu zıt tutumları hastalığın bulaşma riskini çok daha fazla artırmaktadır. Elbette bazı bireylerin mevcut durumu öğrenip anlayarak oldukça sorumlu davrandıklarını da biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Özçetin, koronavirüs tedbirleri kapsamında uygulanan "sosyal mesafe" kuralını da anımsatarak, "İnsanlar sosyal varlıklar olduğundan birbirine ne kadar ihtiyaçları olduğunun, birine dokunmanın, eşine, çocuğuna, arkadaşına, yakınına sarılmanın ne kadar temel insani ihtiyaç olduğunu daha iyi anlamaya başladılar. Bu salgının sona ermesinden sonra da insanlığın oldukça önemli bir kısmında bu temel insani özellikler kalıcı hale gelecek ve insanlar mutluluğun sadece ekonomik anlamda bir şeylere sahip olmak değil, bireyin kendisine yakın olan, kendisini seven, iletişim kurabildiği, özlediği, kavuştuğu, dokunduğu, sarıldığı diğer insanların varlığıyla ilişkili olduğunu daha çok fark edecekler." değerlendirmesinde bulundu.

Bu tür salgınların kişilik yapılarına göre farklı etkiler oluşturabileceğini vurgulayan Özçetin, şunları kaydetti:

"Kaygılı insanların endişelerinin artması sonucu panik bozukluklar, anksiyete bozuklukları, uzun süre yalnız, kimsesiz kalma sonucu çeşitli derecelerde depresyonlar, güvenlikli ve sağlıklı yaşam hakkını kaybettiğini düşünenlerde hastalık hastalığı (hipokondriazis), özellikle bir tanıdığı ya da yakınını kaybedenlerde yas tepkileri gelişebilir. Saplantı-zorlantı bozukluğu olanların önemli bir kısmının aşırı titiz, düzenli, kontrolcü özelliklerinin koruyucu olduğunu düşünerek başladıkları ve sürdürdükleri tedavilerinden vazgeçebilir ve bu tür hastalıklar şiddetlenebilir."

"Bu salgın biyolojik zeminden kaynak alan psikolojik bir savaş"

Yaşamı tehdit eden, yaşam kalitesini düşüren her şeyin birey için var olma kaygısını artıracağını kaydeden Özçetin, "Bu salgın aynı zamanda biyolojik zeminden kaynak alan psikolojik bir savaş. Tüm canlılarda olduğu gibi insanlık için de en temelde canlılığı koruma ve yaşamı sürdürme motivasyonu vardır. İnsanlar için varlığa tehdit oluşturan her durum psikolojik savaş alanıdır. Nasıl bir durum ya da sorunla karşılaştığımız hakkında yeterli ve doğru bilgiye sahip isek vücudumuzun vereceği tepki de özellikle endişe ve korkunun hakim olmaması nedeniyle daha gerçekçi olacak ve gücümüzü artıracaktır. Tehdit ya da tehlikeyi nasıl algılarsak duygu ve düşünceler öncülüğünde tepkimiz ve dolayısıyla direnç ve bağışıklığımız da değişecektir." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Günün Sesi: Abdurehim Heyit’in sesi ve sazıyla “Karşılaşınca"

2020-04-22 15:07 - Günün Sesi

Rusya hatırlattı: Atatürk bundan tam 100 yıl önce Lenin'e mektup gönderdi

2020-04-26 20:47 - Özel Haber

Aras Ağalarov: Yabancı işçileri odaya kilitlemenin anlamı yok, şantiyede olmaları en doğrusu

2020-04-22 06:54 - Özel Haber

Anadolu Isuzu, Garenta, KIA ve KNS Otomotiv'den sağlık çalışanları için iş birliği

2020-04-23 13:55 - Genel

Lübnan'daki gösterilerde ilk belirlemelere göre 10 kişi yaralandı

2020-04-28 14:22 - Dünya

Teknolojinin koronavirüs sınavı

2020-04-23 17:17 - Teknoloji

Fitch, Rusya'nın GSMH'nın 2020'de yüzde 3,3 düşeceğini tahmin ediyor

2020-04-23 08:35 - Özel Haber

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım'dan 'sözlerim çarpıtılıyor' açıklaması

2020-04-21 20:22 - Siyaset

AYTİM Tekstil, Erzurum'a 150 milyon TL yatırımla maske fabrikası kuracak

2020-04-22 15:13 - Genel

Bakan Zehra Zümrüt Selçuk: Huzurevlerimiz için yeni önlemler devreye aldık

2020-04-26 16:18 - Siyaset

İlgili Haberler

Biyonik bacaktaki sinirsel kontrol sayesinde ampute bireyler doğal yürüme hızlarına kavuşabiliyor

14:57 - Sağlık

Binde 1 görülen sendrom 17 yılda 150 kez kalbini durdurdu

11:43 - Sağlık

Ani işitme kaybı yaşayan emekli öğretmen hiperbarik oksijen tedavisiyle iyileşti

11:38 - Sağlık

Eczacılardan "eczane" isimli alışveriş siteleri ve sahte ürünlere karşı uyarı

12:12 - Sağlık

Dijital çağda çocukların "hareketsiz sosyalleşmesi" omurga sağlığını etkileyebilir

12:02 - Sağlık

Günün Manşetleri

Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisine 523 öğrenci alımı yapılacak

01:47 - Gündem

Almanya Teknik Direktörü Nagelsmann: Ben bu maçın bir tür final olduğunu düşünmüyorum

00:38 - Spor

İspanya Teknik Direktörü De la Fuente: Bu neredeyse bir Avrupa Şampiyonası finali gibi

00:32 - Spor

İngiltere'de sandık çıkış anketine göre, İşçi Partisi Avam Kamarası'nda çoğunluğu kazandı

00:18 - Dünya

Ulaştırma alanında düzenlemeler için kanun teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi

00:03 - Gündem