Ankara
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, özel gereksinimli bireylere yönelik destek programının ortak akılla ve sürecin içindeki paydaşların katkılarıyla geliştirildiğini belirterek "Bu program kapsamında bilim ve teknolojinin toplumun her kesimine ulaşılabilir olduğunu kanıtlamaya çalışacağız. Bu programda bir kotamız yok, gelen her eşik derece geçebilecek projeyi, faaliyeti desteklemek istiyoruz." dedi.
TÜBİTAK Başkanlık Binası'nda "4008 Özel Gereksinimli Bireylere Yönelik Kapsayıcı Toplum Uygulamaları Destekleme Programı" tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Etkinliğe, Serebral Palsili Çocuklar Derneği (Serçev) Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenleri de katıldı.
Mandal, burada yaptığı konuşmada, programın başlatılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
TÜBİTAK'ın destek programları geliştirirken arka planda saha çalışmaları yapıldığına dikkati çeken Mandal, "Mümkün olduğu şekilde sahada yer alıp empati yapmaya çalışıyoruz. Bir köy okulundaki, meslek lisesindeki çocuğumuzun heyecanı, kendini ifade edebilmesi aslında bana göre TÜBİTAK'ın asli görevi." diye konuştu.
Mandal, Kurumun üniversitelerin, ülkenin ve insanlığın ihtiyacına yönelik bilimsel projelere, iş dünyasının küresel rekabeti açısından girişimcilere, bilim insanlarına ve araştırmacılara destek verdiğine işaret etti.
TÜBİTAK'ın diğer programları kapsamında özel gereksinimli bireylere de destek sağlandığını belirten Mandal, ayrı bir programa ihtiyaç duymaları nedeniyle "4008 Programını" geliştirdiklerini anlattı.
Mandal, programın özel gereksinimlere ihtiyaç duyanlarla karşılıklı etkileşimle tasarlandığını belirterek "Ortak akılla sürecin içindeki tüm paydaşların katkılarıyla bu güne gelinmiş oldu. Bu program kapsamında bilim ve teknolojinin toplumun her kesimine ulaşılabilir olduğu kanıtlamaya çalışacağız. Bu programda bir kotamız yok, gelen her eşik derece geçebilecek projeyi, faaliyeti desteklemek istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Mandal, programın oluşumuna katkı veren tüm paydaşlara teşekkürlerini iletti.
"Nüfusun yarısını ilgilendiriyor"
Anadolu Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü Zihin Engelliler Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Diken, özel eğitime giriş derslerinde zedelenme, yetersizlik ve engel kavramlarından bahsedildiğini belirterek bunların toplumda çok karıştırıldığını, zedelenme ve yetersizlikleri engele dönüştürenin toplumun bakış açısı olduğunu söyledi.
Dünya Sağlık Örgütünün birtakım ölçütlere göre özel gereksinimli yetersizlik durumunu yüzde 12,29 olarak belirlediğini aktaran Diken, "Bu da bizim nüfusumuzda yaklaşık 8,5 milyona denk geliyor. 4 kişilik bir aileyi düşündüğümüzde nüfusun hemen hemen yarısının evini doğrudan ilgilendiren bir durum demek." diye konuştu.
"Rol model olmam gerektiğini düşündüm"
Serçev Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜBİTAK SAGE personeli Turgay Karakaş, kendisine serebral palsi teşhisi konulmasını, eğitim hayatını, TÜBİTAK matematik ve fizik olimpiyatlarında aldıkları dereceleri anlattı.
Gökyüzüne duyduğu hayranlık nedeniyle uzay mühendisi olmaya karar verdiğini ifade eden Karakaş, Türkiye 25'incisi olarak Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri'ni kazandığını, yüksek lisans ve doktorasını tamamladığını söyledi.
Karakaş, serebral palsili çocuklara "rol model" olması gerektiğini düşünerek dernekte görev yaptığını belirterek Türkiye'nin gelecek döneme ilişkin hazırladığı politikalarında engelli vatandaşlara yer verilmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.
"Engelli vatandaşlar olarak aileleri tarafından utanılan, zincirle bağlanan durumdan çıkıp, toplum önünde konuşma cesaretini bulan bir yapıya büründük. Bunun için emeği geçenlere teşekkür ediyorum." diyen Karakaş, özel gereksinimli bireylere çok çalışarak kendilerini göstermeleri ve böylelikle engelli istihdamında kendilerine verilen yüzde 3'lük dilimi yüzde 5'e 10'a çıkartmaları çağrısında bulundu.
Bilim ve Toplum Başkanlığı Programlar Müdürlüğü Danışma ve Değerlendirme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Sedef Canbaz Bilicioğlu da program hakkında bilgi verdi.
Çeşitli nedenlerle genel eğitim hizmetlerinden yararlanamayan ve akranlarından önemli derecede farklılık gösteren bireylerin "özel gereksinimli" olarak tanımlandığını söyleyen Bilicioğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de genel nüfus içinde özel gereksinimli bireylerin oranının yüzde 12,6 olduğunu kaydetti.
Son başvuru 30 Haziran'da
Destek programı, zihin, işitme, görme yetersizliği, fiziksel yetersizlik, otizm spektrum bozukluğu, çoklu yetersizlik, dil ve konuşma bozukluğu, öğrenme güçlüğü ve duygu/davranış bozukluğu tanılı özel gereksinimli bireylere ve bu bireylere hizmet veren kişilere çağrı kapsamındaki konulara yönelik projeler aracılığıyla eğitim ve bağımsız yaşam konularında destek sağlayarak toplumla bütünleşmelerini kolaylaştırmayı, özel gereksinimli bireylere hizmet sunan kişiler ve özel gereksinimli bireyler arasında bilimsel uygulamaların yaygınlaşmasını sağlamayı hedefliyor.
Programa başvurular, "https://bilimtoplum-pbs.tubitak.gov.tr" adresinden 30 Haziran'a kadar yapılabilecek. Ayrıntılı bilgiye "https://www.tubitak.gov.tr/4008" internet adresi üzerinden erişilebilecek.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com