Gülen, İstanbul'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depreme yönelik yaptığı yazılı açıklamada, sigorta sektöründe 23 Nisan'daki depremde maddi kayıp içeren hasar ihbarları alınmadığını kaydetti.
Sonradan gelebilecek olası hasar ihbarlarına karşı ise tüm paydaşlarla birlikte aksiyon alındığını vurgulayan Gülen, "Şirketlerimiz Kahramanmaraş depremlerinden çıkan derslerle olası bir büyük Marmara depremi için daha yüksek reasürans korumaları satın aldılar ve kapasitelerini artırmaya devam ederken, sigorta ürünlerinin içerik ve yapısını, deprem riskinin daha yüksek oranda korunması için geliştiriyorlar. Sigorta sektörü olarak olası bir büyük Marmara depremine hazırız." ifadelerini kullandı.
Gülen, sigorta sektörü olarak gündemin ilk sırasına depremi koyarak tüm hazırlıkları ve gelecek projeksiyonlarını bu yönde çalıştıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Deprem ülkesiyiz ve yakın coğrafyamız da ne yazık ki böyle. 23 Nisan tarihli 6,2 şiddetindeki son deprem 'Hemen Şimdi' dememiz gerektiğini bizlere hatırlatırken, yerleşim yerlerinin güvenliğini, yapı standartlarını ve şehirleşme politikalarını yeniden gözden geçirme gerekliliğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Öte yandan ülkemiz genelinde deprem farkındalığı için sektörün tamamı tanıtım faaliyetlerinde bulunuyor.
Olası afetler ve olası büyük bir Marmara depremi için iş sürekliliği çalışmalarımızı hızlandırırken, iş süreçlerimizi elden geçiriyoruz. Olası deprem için tüm paydaşlarımızla bir koordinasyon çatısı oluşturulması için çalışırken, deprem farkındalığı ve hazırlığı için sigorta data analitiği çalışmalarımız sektör komitelerimiz tarafından aktif olarak yürütülüyor."
Sigorta sektörü olarak, depreme yönelik dönüşümde kritik bir görev üstlendiklerini belirten Gülen, riskleri doğru analiz edip, uygun sigorta çözümleri sunarak insanların güvenli ve sürdürülebilir yaşam alanlarına kavuşmalarını desteklediklerini ifade etti.
Gülen, TSB olarak Deprem Odaklı Sigorta Reform Ajandasını 2023 depremlerinden sonra çalışmaya başladıklarını hatırlatarak, "Deprem Odaklı Sigorta Reform Ajandamız, ülkemizin hassas noktası olan deprem riskinin tüm sigorta poliçelerine sabit ve özel hazırlanmış kapsamıyla dahil edilmesinden başlayıp, sigortalılığın artması, alternatif fonlar yaratılması, dağıtım kanallarının bilinç düzeyinin artırılması, sektörel düzenlemeler dahil olmak üzere sigortalıyı odağına alan birden fazla alanda, çok taraflı ve çok boyutlu reform önerilerini içeriyor." açıklamasında bulundu.
Marmara Bölgesi'ndeki deprem teminatı içeren sigortalılık oranları hakkında bilgi veren Gülen, Türkiye genelindeki 20 milyon 32 adet konutun yaklaşık yüzde 35'lik büyük bir kısmı olan 6 milyon 840 bin adetinin Marmara Bölgesi'nde olduğunu kaydetti.
Gülen, İstanbul'da ise konut sayısının 4 milyon 153 bin olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Marmara Bölgesi'ndeki 6 milyon 840 bin konutun yüzde 63,43'ünü oluşturan 4 milyon 338 bininde DASK poliçesi var. Toplam içinde yüzde 36'lık bir kısmın ise yaklaşık 1 milyon 821 bin konutun ihtiyari deprem teminatı bulunuyor. Bölgedeki ticari ve sınai işletmelerimizin yaklaşık yüzde 40'ı olan 392 bin 136'sının da ihtiyari deprem teminatı bulunuyor. Bu veriler isteğe bağlı yapılan ihtiyari deprem teminatında gidecek önemli bir yol olduğunu ortaya koyuyor."
Depremin, yalnızca gerçekleştiğinde hatırlanıp ardından unutmak yerine, her zaman gündemde tutulması gerektiğine dikkati çeken Gülen, "Depremlerde kaybedilen hayatları yerine koyamayız ama deprem zararını azaltmak için toplumsal olarak bilinçlenerek sağlığımızı ve binbir emekle sahip olduğumuz varlıklarımızı sigortayla güvence altına alabiliriz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com