ANKARA
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Sevim Güllü, genellikle iyi seyirli olan tiroid kanserinin, Türkiye'de kadınlarda meme kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olduğunu belirtti.
Güllü, 22-29 Mayıs Dünya Tiroid Farkındalık Haftası dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, tiroid bezinin, boynun ön tarafında yerleşik, vücutta enerji metabolizması başta olmak üzere beyin, kalp, kaslar ve diğer birçok organın işlevini düzenleyen T4 ve T3 gibi hormonları salgılayan bir iç salgı bezi olduğunu ifade etti.
Tiroid hastalıklarının çok yaygın görüldüğünü aktaran Güllü, tüm dünyada 300 milyondan fazla kişinin çeşitli tiroid sorunları yaşadığını vurguladı.
Güllü, tiroid beziyle ilgili hastalıklar arasında, tiroid bezinin büyümesiyle ortaya çıkan guatr, trioid bezinin aşırı çalışmasıyla kendini gösteren graves hastalığı, tiroid hormonlarının normalden çok salgılanmasıyla hipertiroidi, normalden az salgılanmasıyla hipotiroidi, bağışıklık sistemi bozukluğuyla ortaya çıkan trioid bezi iltihaplanması Hashimoto tiroidi, tiroid bezinin iltihaplanmasıyla ortaya çıkan tiroiditler ve tiroid kanserlerinin yer aldığını bildirdi.
"Toplumsal farkındalık artırılmalı"
Tanı konmayan ya da tedavi edilmeyen tiroid hastalıklarının kişilerin yaşam kalitesini düşürdüğünün altını çizen Güllü, bunun için toplumsal farkındalığın mutlaka artırılması gerektiğini vurguladı.
Güllü, çocukluk yaşlarında boynuna radyoterapi uygulananlar, ailesinde tiroid kanseri olanların tiroid kanseri gelişimi açısından risk taşıdığına dikkati çekerek, boyunda hızlı büyüyen kitle, ağrılı topaklar, ses kısıklığı, yutma zorluğu, ses değişikliği, öksürük gibi şikayetlere yol açan topakların kanser belirtisi olabileceği uyarısında bulundu.
Muhabir: Yeşim Sert Karaaslan
dikGAZETE.com