Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Tersane İstanbul projesinin CHP zihniyeti tarafından yıllarca geciktirildiğini belirterek, "Tüm gayretlerine rağmen bir kez daha hedeflerine ulaşamadılar" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Tersane İstanbul temel atma törenine katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul ve Türkiye için tarihi bir gün yaşandığını belirterek, "Engeller, sabotajlar, provokasyonlarla dolu uzun bir mücadelenin ardından bir hayali daha gerçekleştiriyoruz. Tersane İstanbul projesi şehrimizin medarı iftarı olarak İstanbul’u çok farklı konuma taşıyacak bir projeyi, 238 bin metrekarelik alanda yap işlet devlet modeliyle hayata geçiriyoruz. Burada iki adet 70 yat bağlama kapasiteli yat limanı, toplam yatak sayısı bin 200 olan 5 yıldızlı 3 otel inşa edilecek. Türkiye’nin çok önemli 3 tane müzesi burada inşa edilecek. Bunlardan bir tanesi daha önce Sarıyer’de olan Sadberk Hanım Müzesi buraya taşınacak. Burada bir de kadın müzesi aynı şekilde inşa edeceğiz. Ülkemiz bu yönde çok fakir. İlk defa bir kadın müzesini burada inşa etmiş olacağız. Bir üçüncü müze de yine Türk İslam Eserleri Müzesi olarak burada inşa edilecek. Bunlarla birlikte ülkemizin müzeciliğine 3 müze ile katkıda bulunmuş olacağız" diye konuştu.
"İHALE BEDELİ 1 MİLYAR 429 MİLYON LİRA"
Proje kapsamında kültür merkezi, sergi alanı, tiyatro, sinema ve 5 bin 700 araç kapasiteli kapalı otoparkın da yer alacağını söyleyen Erdoğan, "100 bin metrekarelik açık yaşam alanı ile 80 bin metrekare perakende alanı bu projenin parçası. Ofis binaları, dükkanlar, lokantalar ile bin kişilik bir cami bulunuyor. Mimarisiyle, konumuyla şehrimize layık bu projenin yatırım süresi tamamı ile 3 yıl. Ama kasım ayında ilk etabı diyebileceğimiz bölümünü açmış olacağız. İşletme süresi 45 artı 4 yıl inşası ile beraber. İhale bedeli 1 milyar 429 milyon lira olan Tersane İstanbul projesinden devlet sadece kira bedeli olarak toplam 1 milyar 346 milyon dolar artı KDV elde edecektir. Projenin Haliç ve İstanbul için oluşturacağı katma değer ile ülkemizin kazancı daha da artacak. Proje yapım aşamasında 15 bin, dolaylı 45 bin olmak üzere 60 bin insanımıza istihdam sağlayacaktır. Projede tarihi yapılarla ilgili süreç de hassasiyetle yürütülüyor. Sit alanının tarihi değer korunarak kentsel, sosyal ve ekonomik dönüşüm bir arada gerçekleştiriliyor. Buraya yıllık ortalama yerli yabancı 30 milyon ziyaretçi bekliyoruz. Proje İstanbul’umuzun marka değerini arttırmakla kalmayacak inşallah Türkiye’nin turizm gelirine de olumlu katkı yapacaktır. Böylece Haliç tamamlanınca Avrupa’nın en büyük bilim merkezi olacak Haliç Bilim Merkezi’nin yanı sıra, bölgenin güzelliğine güzellik katacak muhteşem bir esere kavuşacaktır" ifadelerini kullandı.
"İSTESELER DE İSTEMESELER DE İŞTE AKM TEMELİNİ BİR OPERA BİNASI OLARAK ATTIK, ŞİMDİ DE BURANIN TEMELİNİ ATIYORUZ"
Tersane İstanbul projesinin birçok kesim tarafından engellenmeye çalışıldığını hatırlatan Erdoğan, "Biz bu projenin ihalesini yaklaşık 6 sene önce 2 Temmuz 2013’de, yer tahsisini de 8 Kasım 2013’de yaptık. Temennimiz projeyi 4 yılda bitirmekti. Ancak başını CHP’nin çektiği aynı zihniyete mensup odalarının da destek verdiği engellemeleri sonucu projeyi uzun yıllar fiilen başlatamadık. CHP İstanbul’a ve diğer illerimize kazandırdığımız her yatırımda olduğu gibi bu projede de soluğu mahkemede aldı. AKM’de de aynısını yaptılar, Harbiye Kongre Merkezinde de. Bunları işi hep engellemek. Nerede hayırlı bir iş var karşısında CHP’yi görürsünüz. Yalan yanlış bilgilerle o günden bu güne kadar projeye mani olmak istediler. Gezi olaylarında İstanbul’un duvarlarını ‘zulüm 1453’te başladı’ sloganları kirletenler sanki kendi yandaşları değilmiş gibi bize tarih ve medeniyet dersi vermeye kalktılar. Şu anda bulunduğumuz mekan İstanbul’un fethinde kadırgaların halice indiği mekandır. Biz şimdi o ecdadımızın kadırgaları indirdiği bu mahalde hamdolsun Tersane İstanbul’u inşa ediyoruz. Tüm gayretlerine rağmen bir kez daha hedeflerine ulaşamadılar. 6 sene kaybettirdiler. Aynısını AKM’de yaptılar. Orada da ciddi zaman kaybına uğradık. İsteseler de istemeseler de işte AKM temelini bir opera binası olarak attık, şimdi de buranın temelini atıyoruz" şeklinde konuştu.
"BUNLAR ENGELLEMEKTEN, YIKMAKTAN, YAKMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY BİLMİYOR"
Benzer engellemeleri daha önceki projelerde de yaşadıklarını anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz Tersane İstanbul projesinde karşılaştığımız zorluklarla ilk defa muhatap olmuyoruz. Şimdiye kadar ülkemizin ve milletimiz yararına hangi adımı atmışsak burada şahit olduklarımız kat be kat fazlasını burada yaşadık. Marmaray’ı engellemeyi çalıştılar. Avrasya Tüneli’ni daha proje aşamasında mahkemeye taşıdılar. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve İstanbul Havalimanı’ndan vazgeçirmek için her tülü provokasyonu denediler. Bütün bunlarla beraber biz yılmadık yolumuza devam ettik. Özellikle Atatürk Kültür Merkezini açılışı yaptığımızda bunlara biz ‘niye geldiniz’ demeyeceğiz. ‘Hoş geldiniz’ diyeceğiz. Aynı şekilde Harbiye Kongre Merkezinde oradaki tiyatro merkezini çok daha büyük olarak yaptık. Orada da ‘niye buraya geldiniz’ demedik, ‘hoş geldiniz’ dedik. Bizde dağıtmak yok, toparlamak var. Mevlana’nın anlayışıyla gel ne olursan ol yine gel. Şehir hastaneleri kötülemek için kurgu haberlerden medet umdular. Hak ve özgürlükler konusunda da benzer bir tavır sergilediler. Her zaman yasakları savundular. Darb ve vesayet odakları yanında saf tuttular. MHP ile hayata geçirdiğimiz üniversitelerde başörtüsünü serbest bırakan değişikliğin iptal için anayasa mahkemesine gittiler. 28 Şubat döneminde kesintisiz eğitim düzenlemesine sahip çıktılar. 4+4+4 yasasının iptali için soluğu Anayasa Mahkemesi’nde aldılar. Herkesin ufku denizi kadardır. Bunların da ufku kendi sığ dünya görüşlerinin ötesine geçemiyor. Bunlar engellemekten, yıkmaktan, yakmaktan başka bir şey bilmiyor. Bırakın proje üretmeyi yarına dair inanın hiçbir tasavvurları yok. Sadece rant muslukları kesilmesin, yolsuzluk düzenleri zarar görmesin diye uğraşıyorlar. Seçim kazanmanın değil seçim dönemlerini en az hasarla atlatmanın hesabını yapıyorlar."
"HALİÇ’İN ESKİ HALİ NEYSE, ŞİMDİ İZMİR KÖRFEZİ’NİN HALİ BU"
Belediye başkanlığı dönemindeki Haliç’i hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Haliç’i bir bataklık olarak teslim almıştık. Çünkü hayatım benim Haliç kenarında geçti. Burada 3 gemi hacizliydi. Biz o gemilerin arasından sandalla Kasımpaşa’dan Fener’e gidip gelirdik. Öyle ki Haliç’te su derinliği 50 santim altına düştüğü için burada kayık dahi yüzdürülemez hale gelmişti. Sanayi tesislerinden dökülen atıkların yol açtığı kirlilik yüzünden o adacıklar ortaya çıkmıştı. Kötü koku sebebiyle bölgeden geçmek mümkün değildi. Sütlüce mezbahanesini hatırlarsınız. Orada her türlü sakatat işlemi yapılıyordu. Şimdi bizim Haliç Kongre Merkezi olarak inşa ettiğimiz yer maalesef böyleydi. Pek çok kişi Haliç’ten umudunu kesmişti. Buranın toprakla doldurulup yeşil alan olmasını bile teklif edenler olmuştu. ‘Biz Haliç’i kurtaracağız’ dedik ve kolları sıvadık. Atık su arıtma tesisleri kurarak Haliç’e atık su girişini önledik. Haliç’teki balçığı boru hattı ile Alibeyköy’ye taşıdık. Dev borularla İstanbul boğazından Haliç’e günde 260 bin metreküp su taşıdık. Boğazdan Haliç’e deniz su aktarımı için 5 kilometre tünel yaptık. Haliç’teki oksijen miktarını arttırarak biyolojik çeşitliliğin artmasını sağladık. Haliç yeniden hayat buldu. Şimdi İzmir Körfezi’ne bakın. Kokudan geçilmiyor. Haliç’in eski hali neyse şimdi İzmir Körfezi’nin hali bu. Onun için diyoruz belediyecilik AK Parti’nin işidir. Biz İzmir’i de alalım pırıl pırıl hale getirelim istiyoruz" açıklamalarında bulundu.
"YENİ PROJELERLE HALİÇ’İ BİR ÜST LİGE ÇIKARACAĞIZ"
Gelecek nesillere daha güzel bir Türkiye bırakmak için çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdiye kadarki yatırımlarımız hem Haliç’in hem İstanbul’un çehresini değiştirdi. Haliç’i tekrar İstanbul’un incisi yaptık. Şimdi yeni projelerle burayı inşallah bir üst lige çıkaracağız. Haliç-Kemerburgaz-Karadeniz sahili raylı sistem hattını hayata geçireceğiz. Haliç’de kış parkı, doğa parkı, açık hayvanat bahçesi yapacağız. 7 kilometrelik Haliç kıyısında yaya erişimini kolaylaştıran yeni bir düzenleme planlıyoruz. 1994 öncesi sadece 2 arıtma tesisi bulunan İstanbul’da atık sular yüzünden canlıların hayatı tehdit altındaydı. Bugün atık sular ileri teknolojiye sahip 84 tesiste arıtılıyor. Yüzde 99 suyu arıtır hale getirdik. Şimdi 14 tesis daha yapıyoruz. 1994 öncesinde derelerin 48 kilometresi ıslah edilmişken, bugün 513 kilometre dere ıslahına ulaştık" ifadelerini kullandı.
(Oğuzcan Yazar/İHA)