Nişantaşı Psikiyatri Merkezinden Psikiyatrist/Psikoterapist Yrd.Doç.Dr. Rıdvan Üney, “İç dünyamızda bazen dış dünyaya uyar ve tıpkı onun gibi bu hüzün mevsiminin etkilerini yaşar. Sonbaharın gelişiyle birlikte birçok kişide hüzün artar ve enerji kaybı olur. Bazen insan yataktan bile kalkmak istemez. Yaşamla mücadele gücü azalır” dedi.
Sonbahar depresyonun ilk belirtisinin, çoğunlukla uyku bozuklukları olduğunu belirten Üney, “Kişi sık uyanır, uykuya dalamaz, erkenden uyanır ya da yataktan kalkmak istemez. İştahta artma ya da azalma olabilir. İsteksizlik, yaşamdan zevk alamama, canlılıkta ve enerjide azalma, sinirlilik olabilir. Unutkanlık, konsantrasyon sorunları, karar vermede zorluk görülür. Huzursuzluk, umutsuzluk, iç sıkıntısı, ağlamalar, suçluluk düşünceleri bazen intihar düşünceleri bile görülür. Bu belirtiler 2 haftadan uzun sürer. Aileyle, arkadaşlarıyla ilişkileri bozulur. İşte, okulda sorunlar yaşamaya başlar” diye konuştu. Kadınlarda sonbahar depresyonunun daha sık görüldüğünü kaydeden Üney, “Ev ve işte temponun artışı, birkaç sorumluluğu aynı anda yüklenme kadınlar için önemli bir risk faktörüdür. Aynı zamanda çocuğun okula/yuvaya başlaması ve bunun sonucu olası problemler etkili olur. Gene ergenler için de bu dönem risklidir. Yazın daha az sorumluluk alan ergenler, okulların açılmasıyla birlikte sorumlulukları artar. Çoğu zaman hiçbir neden yokken bile kendisini huzursuz ve güvensiz hisseden ergenler disiplinli bir okul yaşantısına uyum göstermekte zorlanabilirler. Bu da depresyona eğilimlerini artırır. Bunların dışında daha önce depresyon geçirmiş kişiler için de sonbahar dönemi yeni bir depresyona neden olabilir. Sonbaharda depresyona eğilimi artar. Gündüzler kısalırken geceler uzamaya başlar. Bu da günışığından daha az faydalanmamıza neden olur. Gün ışığı depresyona karşı koruyucudur. Tatiller bitmiştir ve yoğun çalışma ve okul dönemi başlamıştır. Bu yeni duruma uyum sağlamak kolay değildir. Bunun yanı sıra direncimizin bu dönemde düşmesinden dolayı; hem tıbbi hem de psikolojik rahatsızlıklar için çok uygun bir zemin oluşur. Ayrıca iş hayatında tempo artar. Ulaşım problemlerinde artış, kapalı alanlarda daha fazla zaman geçirme zorunluluğu gibi etkenlerde eklenince depresyona girmek şaşırtıcı olmuyor” ifadelerini kullandı. Sonbahar depresyonunun tedavisinde ilk olarak, kişinin yaşamı düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Üney, “Gece çalışması istenmez. Stresli ortamlardan uzak kalması istenir. Eşine ailesine bilgi verilerek bu dönemde ona destek olmaları, tartışmaya girmemeleri istenir. Gün ışığından faydalanması ve sevdiği etkinlikleri çok kendini yormadan ve yapabildiği kadar yapması istenir. Bununla birlikte psikolojik destek almak uygundur. Bazı sonbahar depresyonları psikoterapiyle tedavi edilebilir. Bazı depresyonlarda ise mutlaka antidepresan kullanılması gerekmektedir. Gerektiğinde destek almak çok önemlidir” şeklinde konuştu.
Psikiyatrist/Psikoterapist Yrd.Doç.Dr. Rıdvan Üney, sonbahar depresyonundan korunmak için şu önerilerde bulundu:
“1. Uykunuza dikkat edin. İyi dinlenmezseniz, depresyona eğiliminiz artar. 2. Mutlaka yürüyüş gibi hafif egzersizler yapın. Bedensel hareket depresyona karşı koruyucudur. 3. Çalışma ortamında kısa molalar vererek çalışın. 4. Ne kadar yoğun çalışırsanız çalışın, sevdiklerinize zaman ayırın. Ailenizle zaman geçirin. 5. Güneşli günlerde; imkânınız varsa kısa bile olsa yürüyüş yapın. 6. İşinizde yüksek hedefler yerine, küçük hedefler koyun. Hedef gerçekleştikten sonra yeni ama yine küçük hedef koyun. Kendinize aşırı yüklenmeyin. 7. Alkol ve sigaradan uzak durun. 8. Ağır yemeklerden uzak durun. 9. Hafta sonları fırsat buldukça AVM yerine deniz kenarı ya da parkları tercih edin. 10. Fiziksel sağlığınıza dikkat edin. Geçiş dönemleri mide şikâyetleri, soğuk algınlığı için tehlike dönemleridir. Fiziksel sağlık problemleri depresyona meyilinizi artırır”.
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com