Uşak
Uşak'ta yaşayan 42 yaşındaki Yılmaz, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıbbı Sekreterlik Bölümünden mezun olduktan sonra 2006 yılında özel bir bankada çalışmaya başladı.
Burada şube müdür yardımcılığı görevine kadar yükselen Yılmaz, baba mesleği arıcılığı devam ettirmek ve kendi işini kurmak için 2018 yılında çalıştığı bankadan kendi isteğiyle ayrıldı.
Aynı yıl, babasının ve kardeşinin desteğiyle Karahallı ilçesinde 40 kovanla arıcılığa başlayan Yılmaz, kendisine ait markayı tescil ettirdi.
Kovan sayısını 150'ye kadar çıkaran Yılmaz, siparişlere yetişemeyince 6 ay önce kendi üretiminin yanı sıra "sözleşmeli arıcılık" modeline geçti. Girişimci kadın, bu yöntemle İzmir'in Ödemiş ilçesinde arıcılık yapan iki üreticiyle anlaşma yaptı. Yılmaz'ın hedefi ise sözleşmeli arıcılıkta daha fazla üreticiye ulaşabilmek.
Bu modelle belli denetimlerden geçirdiği ürünleri müşterileriyle buluşturan Yılmaz, bir yandan da kendi üretimine devam ediyor. Yılmaz, koruyucu kıyafetlerini ve eldivenlerini giyerek kovanlarının bakımını yapıyor, üretim dönemlerinde ise ailesinden destek alıyor.
Yılmaz, AA muhabirine, doğanın içinde olmaktan ve arılarla uğraşmaktan çok keyif aldığını söyledi.
Arıcılığın baba mesleği olduğunu, bundan dolayı "yapamam" korkusu yaşamadığını anlatan Yılmaz, "Bu işe başladığımda bilgi olarak çok zorlanmadım. Fakat fiziki olarak zorlukları var. Sektöre ilk girdiğim zamanlar babam ve kardeşimin yoğun desteğini gördüm. Ağır bir iş, fiziki güç isteyen bir iş." dedi.
Kırsal kesimde yaşayan kadınlara arıcılık yapmaları konusunda çağrıda bulunan Yılmaz, sektörün güzel bir gelir kapısı olduğunu dile getirdi.
Yılmaz, arıcılığa başladığında "Yapamazsın, arıcılık erkek işi" gibi söylemlerle karşılaştığını belirterek, tüm olumsuz yorumlara kulaklarını tıkadığını kaydetti.
"Kovandan sofraya denetlenebilir bir sistem kurduk"
Bal üretiminin yanı sıra pazarlama konusunda da iyi olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Türkiye'de ürün göndermediğim hiçbir il kalmadı. Türkiye'nin her yerine ürün gönderiyorum. Amacım dünyanın her yerine ürün gönderebilmek. Sözleşmeli arıcılık modeliyle bazı arıcılarla sözleşme imzaladım. Bazılarıyla da görüşmelerim sürüyor. Satış kapasitemiz yüksek ama bakabileceğimiz arı sayısı sınırlı olduğu için sözleşmeli arıcılıkla temiz ürün elde etme gayretindeyiz. Bunun yanında pazar sıkıntısı olan arıcı arkadaşlarımız var. Ben onlara ürün alım garantisi veriyorum. Tabii çeşitli denetimlerden sonra. Hem arılar hem kovanlar hem arıcılar hem de ürünler denetlendikten sonra çeşitli analizler yapıldıktan sonra güvenilir ürün elde edildiğinde biz onların ürünlerini satmış oluyoruz. Onlar da rahatlıkla ürün çıkartıyorlar. Hem arıcılık sektörünün devamı için güzel bir girişim hem de kovandan sofraya denetlenebilir bir sistem olduğu için tüketiciler için güvenilir ve kaliteli ürün çıkarmış oluyoruz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com