Siirt
67 yaşındaki Abbas Dede'nin, arabesk müziğin duayen ismi Orhan Gencebay'a hayranlığı 19 yaşında bir fırında çalıştığı dönemde kentteki Ar Sineması'nda "Bir Teselli Ver" filmini izlemesiyle başladı.
O günden sonra Gencebay'a ait plak, kaset ve CD'ler ile film afişlerini toplamaya başlayan Dede, albüm kapaklarındaki fotoğrafları ile sanatçıyla ilgili haberlerin yer aldığı gazete kupürlerini biriktirdi.
Sanatçının bir kasetini temin etmek için geçmişte İstanbul Unkapanı'na giden Dede, 4 çocuğu ve 8 torununa da Gencebay'ın şarkılarını dinletiyor.
Dede, çocukları için birer seri topladığı sanatçının kasetlerini evinin bir odasında muhafaza ediyor.
"Orhan Gencebay'ı çok seviyorum"
Dede, Gencebay'a sevgisinin mezara kadar devam edeceğini söyledi.
Sanatçının tüm albümlerinin hangi yıllarda piyasaya çıktığını bildiğini dile getiren Dede, efkarlandığında odasına çekilerek şarkılarını dinlediğini anlattı.
Dede, genç yaşta filmini izlemek için gittiği sinema salonundan ağlayarak ayrıldığını belirterek, "O günden bugüne içimden Orhan Gencebay'ı atmak mümkün olmadı. Tüm kasetlerini topladım. Her serisini takip ettim. Nereden bileyim ki CD ve telefonlar çıkacaktı? Her çocuğuma bir seri hazırladım. Gencebay'ın her kasetinin dört serisi var. Çocuklarıma vereceğim tek miras bunlar. Orhan Gencebay'ı çok seviyorum." dedi.
Gencebay ile yüz yüze hiç karşılaşmadığını ifade eden Dede, sanatçıyı görmeyi çok istediğini aktardı.
Dede, "İstanbul Unkapanı'nda plakçıya gittim. Bir ayağım içeride bir ayağım dışarıda. O an Orhan Gencebay'ın büyük siyah-beyaz bir posterini gördüm. Hıçkıra hıçkıra ağlayarak oradan uzaklaştım. 'Resmini gördüm böyle oldum, acaba canlı görsem kalbim dayanabilir mi' dedim. Sevgim budur." ifadelerini kullandı.
"55 plaka gördüğümde efkarlanıyorum"
Tüm sanatçıların değerli olduğunu ama Orhan Gencebay gibi bir şahsiyetin bir daha dünyaya gelmeyeceğini düşündüğünü vurgulayan Dede, sanatçıyı görmeyi çok istediğini ancak şartların mümkün olmadığını kaydetti.
"Her 55 plaka gördüğümde efkarlanıyorum. 'Orhan Gencebay'ın memleketi Samsun'un plakası.' diyorum. Benim sevgim böyle. Onu dinlemeye hala doyamadım. Güzel filmleri de var, onları da seviyorum. Bir filmi yüzlerce kez seyrediyorum ama bıkmıyorum. Senelerce onu dinlesem bıkmayacağım. Benim tutkum böyle." diyen Dede, sanatçının her şarkısıyla ilgili bir anısı olduğunu anlattı.
"Çocuklarım da seviyor"
Biriktirdiği Gencebay posterlerinin evine giren hırsızlar tarafından çalındığını, kasetlerin çalınmamasıyla teselli bulduğunu aktaran Dede, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İyi ki böyle bir insanı tanıyıp sevmişim. Çocuklarım da seviyor kendisini. Bana 'Orhan Gencebay'ın ismini neden çocuklarına vermedin?' diyorlar. Bir gönülde iki Orhan olmaz.
Tek bir Orhan olur, o da Orhan Gencebay. Çocuklarımın sevgisi ayrı, Orhan Gencebay'ın ayrıdır. Hayranlığım ölünceye kadar içimde kalacak."
Esnaflık yapan oğlu Halil Dede de babası gibi Orhan Gencebay'a hayranlık duyduğunu belirterek, "10 yaşındaki çocuğum da benim gibi kasetlerini dinleyerek büyüdü. Bize bıraktığı miras onun kasetleri oldu. 4 serisi var. Her kardeşime birer seri bıraktı. Çok anlamlı bir servet, çok anlamlı bir hediye. Biz Orhan Gencebay ile büyüdük, onunla da yaşamaya devam ediyoruz. Bu mirası çocuklarımıza bırakacağız." diye konuştu.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com