Dünyada en fazla kullanılan 1 milyon web sitesinin yarısından fazlasına güvenlik hizmeti veren Comodo siber güvenlik şirketinin kurucusu Melih Abdulhayoğlu, devletlerin kara, deniz, hava ve uzayın yanı sıra artık siber dünyada da savaştığını belirtti.
ABD'nin New Jersey eyaletinde yaşayan, siber güvenlik sektörünün önde gelen isimlerinden 51 yaşındaki Abdulhayoğlu, Comodo'nun kuruluşunu, siber dünyanın bulunduğu durumu ve yeni çalışmalarını AA muhabirine anlattı.
Forbes'un 2019 yılı en zenginleri listesinde 1,8 milyar dolar net servetiyle dünya sıralamasında 1028'inci, Türkiye sıralamasında ise 10'uncu sıraya yerleşen Abdulhayoğlu, internet güvenliğini kendisine misyon edindiğini dile getirdi.
"İlk elektronik devremi 9 yaşında yaptım"Abdulhayoğlu, elektroniğe merakının çocuk yaşta başladığını dile getirerek şöyle devam etti:
"İlk elektronik devremi 9 yaşında yaptığımı hatırlıyorum. Tabii 1970'lerde elektronik malzemeyi nerden bulacaksın. Allah'tan bizim apartmanın altında televizyoncu bir Süleyman abi vardı. Onun dükkanından elektronik parçalar alıp o yaşlarda kendimce bir şeyler yapardım. Elektronik benim hobimdi, hala öyle. Bu hobiyi kullanarak bugünkü şirketleri kurdum."
İngiltere Bradford Üniversitesinde Elektronik Mühendisliği okuyan Abdulhayoğlu, "Güvenlik üzerine bir şeyler yapmak istiyordum, 1998'de İngiltere'de Comodo şirketini kurdum ancak fark ettim ki İngiltere, ABD'ye göre teknoloji alanında daha geride. Zamanımın büyük kısmını zaten burada geçiriyordum, onun için şirketin merkezini 2004'te New Jersey'ye taşıdım." diye konuştu.
"Teknolojinin yarattığı problemleri yine teknoloji çözecek"Abdulhayoğlu, bugün yaşanan teknolojik sorunlara da değinerek bunların çözümü konusunda şunları söyledi:
"Neden bugün bu kadar siber problemimiz var? Çünkü internet gibi bir teknoloji yarattık. Düşünün, yarattığımız bu siber dünyaya 1990'larda ne kadar bağlıydık, şimdi ne kadar bağlıyız? İnsan olarak 10, 20 veya 30 yıl sonra bu siber dünyaya bağlılığımız daha da artacak. Tabii her zaman bağlı olduğunuz, dayandığınız şeyler değerlenir ve saldırıya maruz kalır. Değerli olanı kötü insanlar her zaman almak veya kullanmak isteyecektir. Bu da şu demektir; internete bağlılığımız ne kadar artarsa siber problemlerimiz de o kadar artacaktır. Yine de bir teknoloji uzmanı olarak ben her zaman teknolojinin yarattığı problemleri yine teknolojinin çözebileceğine inanıyorum."
ABD'de 2016'da yapılan başkanlık seçimlerine Rusya'nın müdahalesi ile ilgili tartışmalar konusunda da hedefin kurumlar değil kişilerin fikirleri olduğunu dile getiren Abdulhayoğlu, "Biz buna sosyal mühendislik diyoruz. Önceden haberlerin kaynağı olurdu. İnternet çıkınca dijital dünyada kaynak kalmadı. İnsanlar kaynağın doğruluğunu sorgulamadan gördüklerine inanmaya başlayınca sosyal mühendislik için bu kullanılır hale geldi." değerlendirmesinde bulundu.
"Uzaydan sonra yeni savaş alanı siber dünya"Teknoloji gelişirken güvenliğin genelde sonradan düşünüldüğünün altını çizen Abdulhayoğlu, bu durumun uluslararası arenada da görüldüğüne dikkati çekti.
Abdulhayoğlu, şöyle devam etti:
"Ülkeler nerede savaşır? Havada, karada, denizde ve son olarak uzayda. Şimdi buna beşinci bir alan daha eklendi; siber dünya. Siber dünya gerçekten devletlerin savaşabileceği bir alana dönüştü. Her şeyimiz sibere bağlı. Mesela Rusya ile Gürcistan arasında 10 yıl önce yaşanan gerginlikte bunu gördük. O zaman medyaya da çokça yansıdı, devlet destekli bilgisayar korsanları Gürcistan'daki altyapı sistemlerine saldırdı. Ülkeler bunu yapıyor artık ve herkesin korunması lazım."
"Türkiye 2015'te sınıfta kalırdı ama bugün çok daha iyi konumda"Türkiye'de 2013'ten beri ODTÜ Teknokent'te Ar-Ge çalışmaları yaptıklarını vurgulayan Abdulhayoğlu, Türkiye'de çok iyi mühendislerin olduğunu ancak uzmanlık alanı konusundan eksiklik yaşandığını ifade etti. Abdulhayoğlu, kendi imkanları doğrultusunda uzman mühendis yetiştirmeye gayret ettiklerini söyledi.
Abdulhayoğlu, Türkiye'de 2015'te elektrik kesintilerine neden olan siber saldırılardan hemen önce kendisine ülkenin siber güvenlik durumunun sorulduğunu hatırlatarak "O zaman bir karne verecek olsaydım Türkiye sınıfta kalırdı. 15-20 gün sonra o saldırılar oldu. O günlere göre şu an Türkiye çok daha iyi konumda ama bu seviyeye gelene kadar bazı saldırılara maruz kaldı." ifadelerini kullandı.
"Ürünler Türkiye'de tasarlansın, Türk mühendisler kazansın"LED teknolojisi alanında da yeni geliştirdikleri patentli ürünü ilk kez 7-8 Ocak'ta Las Vegas CES (Tüketici Elektronik) fuarında tanıtacaklarını duyuran Abdulhayoğlu, "LED lamba içinde hepsi seri bağlanmış 104 diyod bulunur. Her biri yarım cent bile etmiyor, çok ucuz ama biri gidince hepsini atmak zorunda kalıyorsunuz. Piyasaya ilk kez çıkacak ürünümüzde biri bozulursa hepsini atmıyorsun, arada farklı unsurlar, yeni sistemler eklemek mümkün. Hem çevre dostu hem de geliştirilebilir." diye konuştu.
Abdulhayoğlu, yeni ürünlerden bazılarının tasarımlarının Türkiye'deki Ar-Ge merkezinde yapıldığını altını çizerek "ABD'de yaklaşık 12 milyon haneye enerji sağlayan bir şirketle bu ürünü kullanmaları konusunda anlaşma yaptık bile. Bu ürünler çok hızlı şekilde yayılacak, bütün dünya kullanacak. Bunu Türkiye'de tasarlayıp dönüşün Türk mühendislerine olmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.