Radyo ve Televizyon Üst Kurulunca (RTÜK), cezaların taraflı verildiği iddialarına ilişkin, "Biz, sorumluluğumuzun farkındayız. Haksız yere hiçbir yayıncı kuruluşa ceza vermek gibi bir anlayışımız asla olamaz. Hangi muasır medeniyet seviyesine ulaşmış ülkede bu tür konularda tolerans gösterilebilir." açıklaması yapıldı.
RTÜK'ten yapılan açıklamada, son dönemde bazı medya kuruluşlarına verilen cezaların taraflı ve maksatlı olduğu yönünde algı oluşturma çabalarının olduğu, bu nedenle kamuoyunu bilgilendirme amacıyla açıklama yapma zaruriyetinin doğduğu ifade edildi.
Üst Kurul, 6112 sayılı Kanunla faaliyetlerini yürüten, tarafsız, özerk ve anayasal bir Üst Kurul olduğu vurgulanan açıklamada, Üst Kurul'da TBMM'de grubu bulunan dört ayrı siyasi partinin kontenjanlarından seçilen üyelerin görev yaptığı, Mecliste bulunan siyasi partilerin oranlarına göre seçilen ve bağımsız olan Üst Kurul üyelerinin oy çokluğuyla kararlarını aldığı hatırlatıldı.
Açıklamada, "Kararların gerek siyasi otorite gerekse daha üst makamların telkinleriyle aldığını iddia edenler kendi baskıcı, müdahaleci ve totaliter yönetim tarzına olan özlemlerini dile getirmekten öteye geçememektedir." ifadelerine yer verdi.
RTÜK'ün görsel, işitsel ve internet medyasının teminatı olduğu, yapmış olduğu düzenlemeler ve yol gösterici faaliyetlerle medya hizmeti sağlayıcı kuruluşlara demokratik bir ortamda çalışma alanı oluşturduğu belirtilen açıklamada, iletişim kanallarını açık tutan Kurul'un, elindeki yaptırım gücünü her zaman en son kullanmayı düşündüğü kaydedildi.
"Haksız yere hiçbir yayıncı kuruluşa ceza vermek gibi bir anlayışımız olamaz"Yönetimin cezalandırmayı değil, evrensel kabuller çerçevesinde yol göstermeyi ve gerekli düzenlemeleri yaparak radyo ve televizyonların haklarını korumayı hedeflediği belirtilen açıklamada, herkesin veya kurumun özgürlük alanlarının sınırları olduğu gerçeğiyle başkalarının haklarını ihlal eden kuruluşların görmezden gelinmesinin mümkün olmadığı ifade edildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Demokrasimizin olmazsa olmazı seçilmiş hükümetin demokrasi dışı yollarla iktidardan gideceğini söyleyerek darbe çığırtkanlığı yapanları, yıllar önce çözüme kavuşturulan ve muhalefet partilerinin de kabullenmiş olduğu başörtüsü konusunda sanki bir problem varmış gibi başörtülü vatandaşlarımıza hakaret edenleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bütünlüğüne kastederek milli ve manevi değerleri hiçe sayan, şanlı Türk ordusunu işgalci olarak tanımlayanları, yayınlarıyla halkı kin ve düşmanlığa teşvik edenleri, devletin bekasını düşünmeden, kimlere ya da nerelere hizmet edildiği meçhul bir şekilde devlet sırlarını ifşa ederek milli güvenliğimizi tehlikeye atanları, ülkemizdeki çok önemli ve geniş kitleleri içinde barındıran siyasi ve sosyal oluşumlara alenen hakaret etmeyi alışkanlık haline getirenleri, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devlet büyüklerimize hakaret etmeyi maharet kabul eden ve buradan bile reyting devşirmeye çalışanları, halk sağlığıyla oynayarak sahte ürün pazarlaması yapanları kısacası vatandaşlarımızı dolandıranları nasıl görmezden gelebiliriz. Biz sorumluluğumuzun farkındayız. Haksız yere hiçbir yayıncı kuruluşa ceza vermek gibi bir anlayışımız asla olamaz. Hangi muasır medeniyet seviyesine ulaşmış ülkede bu tür konularda tolerans gösterilebilir."
Devlet otoritesinin olduğu yerde düzenleme ve denetleme faaliyetlerinin olması gerektiği belirtilen açıklamada, Anayasa'dan aldığı güçle bağımsız olan RTÜK'ün, hiçbir telkin ve yönlendirmeyle iş ve işlemlerini yapmadığı, bunun aksini iddia edenlerin de asıl niyetlerini saklayarak içlerinde var olan despot emellerinin özlemiyle hezeyan içinde olduğu belirtildi.
"RTÜK, sözde yayıncılık yapanlara karşı hiçbir taviz vermeyecektir"Açıklamada, "RTÜK'ü yanlı, kendinden görmediği medyayı da yandaş diye yaftalayan kimi kesimlerin medya özgürlüğünden bahsetmesi ise gülünç bir tavrın ötesine geçmemektedir. Kendisinin dışındaki herkesi düşman görerek aşağılamayı ve karalamayı alışkanlık haline getirenlerin bu yaptıklarını ifade ve basın özgürlüğü kılıfı içine sokmaya çalışmalarını anlamak mümkün değildir. RTÜK, dün olduğu gibi bugün de halkı kandırmaya çalışan, istismar eden sözde yayıncılık yapanlara karşı hiçbir taviz vermeyecektir." ifadeleri kullanıldı.
RTÜK'ün milletinin yanında ve hizmetkarı olduğu, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da devletin ve milletin bölünmez bütünlüğünü önceleyen, milli ve manevi değerlere saygılı, başta Cumhuriyet'in banisi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere devlet büyüklerini karalamaya çalışmayan ve hakaret etmeyen, kadına şiddet ile çocuk istismarı konusunda sıfır toleranslı, çocukların ruhsal ve fiziksel gelişimlerini dikkate alan yayınların yanında; aksi tutum ve davranıştaki yayınların karşısında olmaya devam edeceği belirtilen açıklamada, Üst Kurulun, Anayasa ve milli iradenin tecelligahı olan Meclis tarafından yapılmış kanunlar çerçevesinde milleti ve devletine olan sorumluluğuyla hiç korkmadan ve çekinmeden görevini bihakkın yerine getirmeyi sürdüreceği vurgulandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com