İstanbul
İstanbul Eyüpsultan ilçesindeki daha önce kuru gıda toptancıları merkezi olan Rami Kışlası'ndan restore edilerek kütüphaneye dönüştürülen tarihi yapı, 220 dönümlük alan içinde, 51 bin metrekarelik peyzaj alanı ve 36 bin metrekarelik kapalı alanıyla İstanbul'un en büyük kütüphanesi olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Rami Kütüphanesi'nin açılışına ilişkin paylaşım
Kütüphanede, 0-3 yaş için hazırlanan masal ve oyun alanından, çeşitli branşlarda hazırlanan ihtisas kütüphanelerine ve millet bahçesine kadar her yaştan kitapsever için özel bölümler yer alacak.
Toplam 4 bin 200 kişilik oturma kapasiteli komplekste, çocuk oyun salonları, genç ve yetişkin çalışma salonları, kitaplıklar ve atölyelerin yanı sıra güzel sanatlar, edebiyat, toplum bilimleri, tarih ve coğrafya gibi pek çok alana özel hazırlanan kütüphane de ziyaretçilerin istifadesine sunulacak.
"Dikdörtgen mimariyi bir yaşam döngüsü gibi düşündük"
Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Aldemir, yaptığı açıklamada Türkiye'deki il merkezleriyle ilçelerde Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı bin 258 halk kütüphanesi bulunduğunu söyledi.
İstanbul'un en büyük kütüphanesi olacak Rami Kütüphanesi'nin, bütün kütüphaneler arasında çok özel bir yeri olduğunu dile getiren Aldemir, kütüphanenin dikdörtgen mimarisini bir yaşam döngüsü gibi düşünerek her yaş aralığına özel kütüphane hazırlandığını kaydetti.
Aldemir, kütüphanede yaş gruplarına, pedagojik alanlara ve araştırmacılara göre farklı alanlar olacağının altını çizerek, "Döngüsel mimarisine uygun olarak binanın bütünlüğünü sağlayan sistematik bir kütüphane kurduk." dedi.
Erken okuryazarlık döneminin çok önemli olduğunu aktaran Aldemir, şunları söyledi:
"Çocuklarımızın erken okur yazarlık döneminde okumaya başlaması ve okuma alışkanlığını orada kazanması gerekiyor. 'Anne karnındayken çocukla konuşun.' diye bizim bir bilgimiz vardır.
Bu bilgi aslında çocuğun bizi duyduğunu, hafızaya aldığını ve bunları ileride kullanacağını söyler. Kitap okunan çocukla, kitap okunmayan çocuk arasında çok ciddi fark var.
Bu fark onların hayal dünyası, kelime dağarcığı ve akademik başarıları anlamında ileride mutlaka karşısına çıkıyor. Bu açıdan çocuklarımızın çocuk kütüphanesine gelerek kitapla tanışmasını istiyoruz. Ama bu tanışma sadece kitapla değil oyunla ve etkinliklerle de olacak."
Ahmet Aldemir, çocuk gelişimi ve okul öncesi uzmanlarıyla kütüphane görevlilerinin çocuklarla ilgileneceğini dile getirerek, "Gelen çocuklarımız kütüphaneye üye olacak. Üye olan çocuklarımız büyüdüklerinde, halk kütüphanelerinden aldıkları kitapları ve dışarıdan aldıkları kitapları ekleyerek okuma arşivlerini de oluşturacak. Okuma kültürüne, okuma alışkanlığına ilk adımı burada atmış olacaklar." diye konuştu.
Rami Kütüphanesi'nde yaklaşık 2 milyon, bebek bölümünde ise 10 bine yakın kitap ve kitap dışı materyalin bulunduğuna işaret eden Aldemir, "Sadece kütüphaneyi görmeyeceksiniz. Aslında burası bir rekreasyon alanı. İstanbul'da daraldığınızda, sıkıldığınızda bir ticari alana ya da kafeye gitmek yerine kütüphaneye gelerek, ücretsiz kamusal alandan faydalanmak isteyeceksiniz. Burada kütüphaneyle beraber aynı zamanda kültür, sanat, edebiyat aktiviteleri, sergiler ve faaliyetler de göreceksiniz" dedi.
"Şifahanedeki 3 atölyede, 74 uzman restoratör çalışacak"
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Kitap Şifahanesi ve Arşiv Dairesi Başkanı Nil Baydar, geniş bir ekiple çalıştıklarını ve yazma eserlerle ilgili farklı birimlerin de kütüphanede olacağını da söyledi.
Şifahanede okuma salonu, sergi salonu, kitapların dijital görüntülerinin alındığı fotoğraf stüdyosu ve hat levha konservasyon birimi gibi pek çok alanın bulunduğuna işaret eden Baydar, "Ayrıca burada üç büyük restorasyon atölyemiz var. 74 uzman restoratörle birlikte çalışacağız. Ayrıca mikrobiyologlarımız, kimyagerlerimiz ve diğer uzman arkadaşlar da bizimle birlikte görev yapacaklar." ifadelerini kullandı.
Baydar, yazma eserlerin onarımı, dijitalleştirilmesi ve saklanmasında yüksek standartta malzemelerle dünya standartlarında yöntem ve teknikler kullandıklarının altını çizerek, şu bilgileri verdi:
"Gelen ziyaretçiler, ilgililer şeffaf kapılardan, pencerelerden, içeride yapılan çalışmayı izleyebilecek, doğrudan işin mutfağını görmüş olacak. Sergi, seminer, söyleşi, sempozyum faaliyetleri de gerçekleştireceğiz. Dolayısıyla Rami Kütüphanesi, Yazma Eserler Kurumunun halkla iç içe olabileceği bir yer olacak."
"Yaklaşık 40 farklı dilde eseri burada bulabilirsiniz"
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Bilimsel Çalışmalar Koordinasyon Dairesi Başkanı Ömer Orhan ise Atatürk İhtisas Kütüphanesi'nin de Rami Kütüphanesi'nin önemli bir parçası olduğunu belirterek, "Kütüphanemizde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun bağlı kuruluşları olan Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumunun yayınlarının yanı sıra başta Atatürk olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti tarihi, Türk dili ve Türk kültürü üzerine birçok eser mevcuttur." ifadelerini kullandı.
Yaklaşık 20 bin eserlik başlangıç koleksiyonuna sahip olduklarını vurgulayan Orhan, "Bu koleksiyonumuzda, kurum yayınlarımızın yanı sıra yerli ve yabancı yayınlardan birçok eser bulunmakta. Yaklaşık 40 farklı dilde eseri burada bulabilirsiniz." dedi.
Orhan, kurum kitaplarının bulunduğu kitap satış merkezinin de kütüphanede yer alacağını dile getirerek, "Bu kütüphane, Atatürk İhtisas Kütüphanesi olarak Türkiye'deki en büyük kütüphanedir. Burada derlediğimiz eşsiz koleksiyonun kullanıcılarımıza çok faydalı olacağına inanıyoruz. Bu koleksiyon burada kalmayacak, geliştirmeye devam edeceğiz" dedi.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com