Suriye'deki iç savaşın ardından çok sayıda insanın ölümüne ve yaralanmasına, binlerce insanın da göçmen durumuna düşmesine neden olan, terör örgütlerinin mağdur ettiği Şuyuhlu Suriyeliler de Fırat Kalkanı Harekatı'nın simgesi haline gelen Cerablus'a sığındı.
Türk Silahlı Kuvvetleri Müşterek Özel Görev Kuvveti ve Koalisyon Hava Kuvvetlerince Suriye'nin kuzeyinde terör tehditlerine karşı yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Özgür Suriye Ordusu'nca (ÖSO) terör örgütü DEAŞ'tan temizlenen Cerablus, terör örgütleri ve Esed yönetimince yerlerinden edilen Suriyelilere kucak açıyor.
Hayatın normal seyrine dönmesi için bir çok alanda Türkiye'nin yardım elini eksik etmediği Cerablus, Suriye'nin birçok bölgesinden olduğu gibi Şuyuh kasabasından da misafirleri konuk ediyor.
Fırat'ın doğusunda bulunan ve terör örgütü PYD'nin kontrolünden bulunan Şuyuh'tan kaçıp Cerablus'a gelen Suriyeliler, terör örgütü DEAŞ tarafından tahrip edilen mezarlığın çevresinde kendi imkanlarıyla kurdukları çadırlarda hayata tutunuyor.
Evleri PYD mensupları tarafından yakılıp yıkılan, mallarına el konulan Şuyuhlular, bir an önce evlerine dönecekleri günün hayalini kuruyor.
"Köyümde tek bir duvar bile sağlam kalsa, memleketime gitmeyi istiyorum"
Cerablus'a sığınan Şuyuh halkından 80 yaşındaki Safiye Abbas, AA muhabirine yaptığı açıklamada, doğup büyüdüğü köyünden terör örgütü PYD yüzünden göç etmek zorunda kaldığını söyledi.
Teröristlerin hakaretlerine maruz kaldığını anlatan Abbas, tarım ve hayvancılıkla uğraştıklarını, teröristlerin mallarını teker teker alıp el koyduğunu dile getirdi. Bazı ev eşyalarını alan teröristlerin bunları Kobani çevresindeki örgüt mensuplarına götürdüğünü ifade eden Abbas, "Artık dayanacak gücümüz kalmamıştı. Bölgede Kürt olmayan herkese eziyet ediyorlardı. O yüzden ayrılmak zorunda kaldık. Cerablus'un temizlendiğini duyunca buraya göç ettik. Durumumuz çok iyi değil ama en azından canımız güvende. Bunların PKK'dan farkı yok. Bizi o bölgede istemiyorlar çünkü biz Arap'ız, Kürt değiliz." dedi.
Çadır kurdukları tepeden köylerini görebildiğini belirten Abbas, şöyle konuştu:
"Köyümüz çok güzeldi. Her şeyimiz vardı ve kendi halimizde yaşıyorduk. Şimdi böyle uzaktan bakabiliyorum. Köyüme döneceğim günün hayalini kuruyorum. Köyümde tek bir duvar bile sağlam kalsa, memleketime gitmeyi istiyorum. İnşallah Türkiye Fırat'ın doğusunu da temizleyecek ve bizlere de huzur getirecek."
dikGAZETE.com