ANKARA - ÖZEL
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal, 2011 yılında lağvedilen Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT) güçlendirilmiş bir şekilde yeniden kurulması gerektiğini, bu yapılmadığı takdirde ülkenin, yakın gelecekte günlük kararlarla yönetilen muz cumhuriyetlerine dönmesinin kaçınılmaz olacağını söyledi.
Prof. Dr. Doğan Aydal, DPT'nin lağvedilmesiyle Türkiye ekonomisinin plansız ve öngörülemez bir şekilde yönetildiğini, ülkenin geleceğini etkileyecek yatırımlara sadece birkaç kişinin karar verdiğini bu durumun da gelecekte ülkemiz için tamiri zor olumsuz sonuçlar doğuracağını ifade etti.
DPT niçin lağvedildi?
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal, şunları kaydetti:
"Devlet Planlama Teşkilatı, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasını planlar çerçevesinde yapmak için 1960 yılında Anayasa’da tanımlanmış bir kurum olarak kurulmuştu. DPT, birçok eksiğine rağmen, Ülkemize hazırladığı 9 adet beş yıllık plan ile oldukça önemli hizmetler veren, doğrudan Başbakan’a bağlı, bir Müsteşarca yönetilen bir kurumdu.
Ancak bir Müsteşar, dört Müsteşar Yardımcısı, on bir Genel Müdür ve 33 Daire Başkanlığından ve yüzlerce bilim insanından oluşan devasa teşkilat DPT, anlaşılmaz bir şekilde, 2011 yılında, “ bürokratik vesayet” bahane edilerek bir kararname ile lağvedilmiştir.
DPT önce, yeni kurulan Kalkınma Bakanlığına bağlanmış, daha sonra 2018 yılında Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığının Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü birleştirilerek Cumhurbaşkanlığı bünyesinde çalışan “Strateji ve Bütçe Başkanlığı” adı altında sıradan bir daire başkanlığına dönüştürülmüştür."
Planlamalar yüzlerce ehil uzman tarafından yapılırdı
DPT’nin çalışma yaptığı dönemlerde, planların hazırlanması, ilgili bütün Bakanlık çalışanları, üniversiteler, özel sektör temsilcileri ve seçilmiş “kadrolu”, “sözleşmeli kadrolu” DPT uzmanlarından oluşan yüzlerce kişi tarafından yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Aydal,
"Hazırlanan ve ülkenin gelecekteki beş yıllarını içeren raporlar Mecliste görüşülür ve Hükümetin Yıllık Bütçe programlarına da uyumluluk sağlanırdı.
Cumhurbaşkanlığı Düzeni kurulduktan sonra Devlet, beş yıllık planlar yapmayı bırakmış, bütün yatırımlar için maalesef sınırlı sayıdaki birkaç kişinin ve nihayetinde Sayın Cumhurbaşkanının düşünceleri doğrultusunda kararlar vermeye başlamış, ülkenin yetişmiş ehil insanlarının ortak aklı ortadan kaldırılmış, TBMM tamamen devre dışı bırakılmıştır" dedi.
Ülkemiz, dış ülkelerin borç vesayeti altına sokuldu
Mesafe alınamayan yüzlerce projenin DPT'siz yılların sonucu olduğunu belirten Prof. Dr. Aydal, "3 kez temeli atılan ama her nedense bir türlü bitirilemeyen Nükleer Santral yapımı, izini bile göremediğimiz yerli uçak gemi yapımları, motoru yabancı yerli helikopter projeleri, yıllardır yapılamayan yerli otomobil projesi, yolcusu olmayan havalimanı yapımları, gelecek 15-20 yıl torunlarımızın da ödeyeceği, yap-işlet-devret köprüleri, özelleştirme adı altında yok pahasına satılan 171 Devlet kurumu, hesapsız çoğaltılan üniversiteler ve milyonlarca üniversiteli işsiz, satılamayan iki milyon TOKİ binası, hesapsız tarım ve hayvan ithalatları, çökertilen küçük esnaf ve köylülerimiz, parasını verip teslim alamadığımız F35 uçakları, parasını verip, teslim aldığımız ama kullanamadığımız S400 Füze savunma sistemleri başta olmak üzere günlük karar verilen yüzlerce proje DPT’siz geçen yılların hazin sonuçlarından bazılarıdır. Sonuçta, Ülke “Dış Ülkelere Borç vesayeti” altına sokulmuştur." ifadelerini kullandı.
.
Eren Talha Altun, dikGAZETE.com