İSTANBUL
Anadolu Ajansının (AA) global iletişim sponsoru olduğu 22. Dünya Petrol Kongresi kapsamında gerçekleştirilen "Uluslararası Enerji Ajansı (İEA)-Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC)" başlıklı oturumda, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Fatih Birol, OPEC Genel Sekreteri Muhammed Barkindo ve Uluslararası Enerji Forumu Genel Sektereri Prof. Xiansheng Sun (IEF) bir araya geldi.
Fatih Birol, buradaki konuşmasında, petrol fiyatlarının OPEC üyesi ülkeler ve OPEC üyesi olmayan ülkelerin çabalarına rağmen yükselmediğine işaret ederek, "Fiyatlar hala birkaç ay öncesinde olduğu noktada. 2017'nin ikinci kısmında neler olacak bunları tartışacağız." dedi.
Petrol piyasası dinamikleri için "Üç Arkadaş" filmi benzetmesi
Petrol piyasasının dinamiklerine ilişkin olarak yaptığı benzetmeyle, piyasanın dengesine etki eden faktörleri anlatan Birol, fiyatların yükselmemesine rağmen OPEC üyesi ülkeler ve üye olmayan ülkelerin tarihinde ilk kez bu kadar kararlı hareket ettiğini belirtti. Birol, şunları söyledi:
"Size piyasayı bir benzetmeyle açıklayayım; Dün vefat eden sinema sanatçısı Fikret Hakan'ın oynadığı 'Üç Arkadaş' filmindeki arkadaşları petrole yön veren dinamikler olarak kabul edelim. Bu dinamiklerin birincisi yani ilk arkadaşı OPEC olsun, bazı Kuzey ülkelerini ikinci arkadaş, petrol piyasasını bozan şartları ise üçüncü arkadaş olarak görüyorum. Birçok üretici ülke, OPEC üyesi olan ve olmayan ülkeler bunların projesi kendi perspektiflerinden bakıldığında meşru ama başka piyasa güçleri de var. Günün sonunda ise OPEC üyesi olan ve olmayan ülkeler arasında çaba var. Piyasanın da inatçı güçleri var. Bunun sonucu olarak fiyat düzeyleri hala üç yıl öncesiyle kıyaslandığında çok yüksek değil ancak şu ana kadarki piyasa verileri OPEC'teki disiplinin sağlamlığını göstermesi açısından önemli."
"Petrolde zorlu süreç beklenebilir"
Birol, petrol sektörünün toparlanmadığı gözlenirse, 2020 yılına kadar olan sürecin tedarik bakımından zorlu geçeceğini belirterek, "Karşımızda iki tablo var. ABD kaya gazı devrimi ile elektriğe olan yatırımlar. Öte yandan enerji bizim hayatımız için ekonomimiz, sosyal hayatımız ve modernizasyonumuz için gerekli. Sorunumuz enerjiyle ilgili değil ama emisyonla ilgili." değerlendirmesinde bulundu.
Küresel emisyonların her yıl arttığını söyleyen Birol, "Emisyonları azaltan ülke ABD oldu. Bunun esas nedeni, kaya gazının enerji payındaki yerinin artması, kömür yerine geçmesi, yenilenebilir enerji yatırımları, doğalgazın daha fazla kullanımı ve karbon yakalama teknolojilerinin sisteme dahil olmaya başlaması. Teknolojik gelişmelerden istifade ederek emisyonları azaltabiliriz. ABD, Çin, Avrupa ülkeleri ve Hindistan'ın iş birliğine ihtiyaç duyuyoruz." diye konuştu.Muhabir: Gülşen Çağatay
dikGAZETE.com