'Peşmerge'nin Kerkük'e dönmesi tartışma konusu olmaktan çıktı'

Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi, başkent Bağdat'taki ITC İl Başkanlığında Anadolu Ajansı ve ülkede yayın yapan bazı televizyon kanallarının temsilcileriyle bir araya gelerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Salihi, Irak Federal Mahkemesinin geçen hafta Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerin statüsünün belirlenmesiyle ilgili Anayasa'nın 140. maddesinin yürürlükte kalması yönünde aldığı kararı değerlendirerek sözlerine başladı.

ITC Başkanı, "Mahkemenin bu kararı ve esasında 140. madde bizi hiçbir şekilde korkutmuyor. 140. maddenin aşamalarının yerine getirilmesi hayli güçtür. Kürt siyasetçilerin, Kürt halkına 140. maddenin uygulanmasının imkansız olduğu gerçeğini anlatmasını temenni ediyorum." dedi.

Kürtlerin ve Türkmenlerin Saddam Hüseyin döneminde birlikte benzer acılar çektiğini ve zulme uğradıklarını belirten Salihi, "Kürt kardeşlerimize karşı hiçbir düşmanlığımız söz konusu değil." ifadesini kullandı.

Irak Federal Mahkemesi, geçen hafta tartışmalı bölgelerin statüsünün belirlenmesinde izlenecek yol haritasını düzenleyen Anayasa'nın 140. maddesinin yürürlükte kalmasına karar vermişti.

Erşat Salihi, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Peşmerge'nin Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelere geri dönmesinin söz konusu olup olmadığına ilişkin soruyu ise şöyle cevaplandırdı:

"Peşmerge güçlerinin tartışmalı bölgelere geri dönmesi konusu, Kürt siyasi gruplarla yaptığımız görüşmelerde artık konuşulan, tartışılan konu olmaktan çıktı. Kürt siyasi gruplar da Peşmerge'nin IKBY sınırları dışına çıkmasına izin verilmeyeceği kanaatine vardı ve bu meseleden vazgeçtiler. Peşmerge'nin DEAŞ'la savaştığı ve kurban verdiğini kimse inkar edemez. Ancak herkes bilmeli ki, Peşmerge'nin tartışmalı bölgelerdeki görevi DEAŞ'ın yenilmesiyle sona erdi. Peşmerge'nin görevini anayasal olarak da sadece IKBY sınırları dahilinde yürütmesi gerekiyor."

Salihi, Irak merkezi yönetimiyle IKBY arasında boşluk oluşturan bölgelerde (Türkmen bölgelerinin sınırları dışında olması şartıyla), merkezi güçlerle Peşmerge arasında ortak güç kurulmasında sorun görmediklerini de sözlerine ekledi.

ITC Başkanı Salihi, Kerkük'te merkezi yönetim güçlerinin yanında Türkmen, Arap ve Kürtlerden oluşacak "askeri koruma gücünün" kurulması konusunda kentteki bileşenler arasında anlaşmaya varıldığı bilgisini verdi.

Kerkük'te yerel seçimlerin 14 yıldır yapılmadığını hatırlatan Salihi, adil seçim koşullarının sağlanması halinde gelecek yıl nisan ayında düzenlenmesi planlanan yerel seçimlere hazır olduklarını ifade etti.

Salihi, Türkmenlerin yaşadığı Musul'a bağlı Telafer'in çevresindeki güvenlik durumuna ilişkin kaygılarını da paylaştı.

Türkmen lider, "Sincar'daki terör gruplarının (PKK) Telafer'e sızmasından endişeliyiz. Telafer halkı evine geri dönmez ve orada istikrar sağlanmazsa Suriye sınırındaki YPG ve Sincar'daki PKK gibi terör gruplarının buraya yerleşmesi kolay olacak." uyarısında bulundu.

Irak hükümetinin ülkede bulunan terör örgütü PKK'ya karşı tavrını değerlendiren Salihi, şunları söyledi:

"PKK terörünün Irak'taki varlığı sadece Türkmenleri değil tüm Irak'ı olumsuz etkiler. Irak hükümeti, 'Halkın Mücahitleri Örgütü' gibi İran'a muhalif grupları İran'ın isteği üzerine ülkeden gönderirken Türkiye'nin PKK'nın da çıkarılması yönündeki taleplerini neden göz ardı ediyor? Bu, Irak'ın çıkarına hizmet eden bir durum değil. DEAŞ ve PKK gibi terör gruplarıyla mücadele konusunda Irak ve Türkiye'nin iş birliği önemli ve gereklidir. Irak Başbakanı'nın Ankara ziyaretinde bu terör gruplarıyla mücadele konusunda önemli mutabakatlara varıldığına şahit olduk. Bunun Irak tarafından yerine getirilmesini diliyoruz."

ITC Başkanı, Türkmenlerin Irak hükümet sisteminden dışlandığını ve bunun ülkeye zarar verdiğini belirtti.

Salihi, "Şii siyasi İslami partiler ve iktidar, Türkmenlerin sistem dışında bırakılmasına ön ayak oldular. Gelecekte bundan büyük pişmanlık duyacaklar. Şii iktidar partileri, Türkmenlerin Irak'ın çimentosu olduğunu henüz idrak etmiş değiller. 1 yıllık ömrünü doldurmak üzere olan Irak hükümeti, Türkmenlerin hak ve hukuklarının verilmesi konusunda başarısız sınav verdi. Türkmenler hariç herkes hükümet kabinesi ve Cumhurbaşkanlığında yer alıyor. Dolayısıyla Irak'ta gerçek bir muhalefet yok." değerlendirmesinde bulundu.

Irak'ta yaşanan olumsuz gelişmelerin birincil sorumlusunun iktidar sahibi Şii siyasi partiler olduğunu ifade eden Salihi, "Irak'ta devletin çöküşü kriziyle karşı karşıyayız. Adil Abdulmehdi hükümeti gider yerine başka hükümet gelir ancak devlet çökerse bu durum hepimizi etkiler." diye konuştu.

Kaynak: AA