İSTANBUL Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikoloğu Aslı Karamuk, daha önce benzer bir ortamda bulunmamış çocuğun kaygılanmasının, ağlama davranışı sergilemesinin okulun ilk günleri için aslında birçok çocuktan beklenen bir tepki olduğunu belirterek, "Bu tepki bizler tarafından normal olarak kabul görmelidir" değerlendirmesinde bulundu.
Karamuk, yaptığı yazılı açıklamada, ailelerin heyecanla, çocukların birçoğunun ise merakla, korkuyla beklediği günün nihayet geldiğini kaydederek, ancak ebeveynlerin en mutlu günlerinden olması gereken bugün çocuğun anlam veremediği ağlama krizlerine girebildiğini, ailesinden ayrılamama gibi bir durumla karşı karşıya kalınabildiğini aktardı.
Aslı Karamuk, "Bir yanda sınıf dışında olmanız gerektiğini vurgulayan öğretmen, diğer yanda gözleri yaşlı çocuğunuz ve arada kalan siz. Neyse ki yalnız değilsiniz. Çünkü okul koridorlarında sizinle aynı cümleleri 'Aslında bizimki 2 senede anaokuluna gitti', 'hiç böyle yapmazdı' veya 'geçen yıl hiç ağlamamıştı' diyen birçok anne babaya rastlıyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Bu yaşananların çok normal olduğunu bildiren Karamuk, daha önce benzer bir ortamda bulunmamış çocuğun kaygılanmasının, ağlama davranışı sergilemesinin okulun ilk günleri için aslında birçok çocuktan beklenen bir tepki olduğunu ve bu tepkinin normal olarak değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Karamuk, "Çünkü yetişkinlerde dahi kişiler yeni ortamlara girdiklerinde bir alışma sürecinden geçerler fakat bizlerin ve çocukların alışma sürecinde yaşadıkları sancılar ve bunların dışa vurumu farklılık gösterir. Daha önce anaokulu deneyimi olmuş olsa da bazı çocuklar için ilkokula ilk adım kaygı verici olabilir. Anaokulunun ilköğretime başlama ve uyum sürecini sağlıklı bir şekilde geçirme konusunda faydaları olsa da daha büyük ve kalabalık bir ortam, daha uzun saatler okulda kalma ilk başlarda çocuklar için zorlu ve yorucu bir süreçtir" değerlendirmesinde bulundu.
- "Uyum için biraz süre tanıyın"
Karamuk, ailelerin bu konuda bazen istemeden de olsa yanlış tepkiler verebildiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Birinci sınıfa uyum sürecinde çocuklara biraz zaman vermek ve 'sen artık abi, abla oldun, büyüklerin okuluna gideceksin' gibi söylemlerle yaklaşmamak gerekir. Daha üç ay önce anaokuluna giden çocuklarımızın ilköğretime geçtiler diye bir anda büyümelerini beklemek haksızlık olacaktır. Okulun ilk gününde yaşanabilecek sorunları en aza indirmek mümkün. Okulun fiziksel şartları çocuğa daha önceden tanıtılmalı, anaokulundan nasıl farklı olacağı, neler yapacağı konuşulmalı. Okulun diğer öğrencileri gelmeden yapılan oryantasyon programına katılmasına özen gösterilmeli ve öğretmenleriyle tanıştırılmalı."
Karamuk, birinci sınıfa başlayan çocuklara öğretmenler tarafından okulların tanıtılması gerektiğinden bahsederek, nerede neler olduğunu, hangi ortamlarda nelerin yapılabileceğini, hangi durumlarda okul içerisinde kimlere ulaşabileceğinin çocuğa anlatılması gerektiğini, aksi takdirde bu kadar büyük bir ortamda sınırları olmayan ve ne yapacağını bilemeyen çocuğun bocalayabileceğini aktardı.
- "Alışma süreci uzuyorsa ve şüpheler varsa bir uzmandan destek alın"
Karamuk, öğretmenlerin ilk zamanlarda mümkün olduğunca teneffüslerde çocuklarla vakit geçirmesinin okula, öğretmene ve arkadaşlarına alışması konusunda öğrenciye kolaylık sağlayacağını ve güzel bir ilişki kurulmasına yardımcı olacağını bildirerek, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü.
"Çocuğa okula alışması için zaman vermek, tutum ve davranışlarımızla onlara yardımcı olmak, öğretmenle iş birliği yapmak sürecin iyi bir şekilde ilerlemesini sağlar. Fakat alışma süresi uzuyor, ağlamaları devam ediyor, olumlu gelişmeler yerine kötüye gidiyor ve bedensel yakınmalarda ekleniyorsa okul fobisi olup olmayacağı düşünülebilir. Böyle bir şeyden şüphelenildiğinde çocuğu ısrarcı bir şekilde okulda tutmak, okula alışsın diye zorlamak, çocuğun duygularını görmezden gelmek büyük yanlışlardan olur. Bu, çocuğun okula karşı tamamen olumsuz bir tutum sergilemesine neden olabilir. Böyle durumda bir uzmandan destek almak çocuğun ve ailenin bu süreçte daha fazla yıpranmasını engellerken, okuldaki sürece destek olabilir."