Berlin
Münih Eyalet Yüksek Mahkemesinde 5 yıl süren NSU davasındaki gerekçeli kararın yazımı ancak 93 haftada tamamlanabildi. 3 bin 25 sayfalık gerekçeli kararda, örgütün hayattaki tek üyesi ve ömür boyu hapis cezası alan Beate Zschaepe'nin tek başına hareket etmediği vurgulandı.
Gerekçeli kararın taraflara ulaşmasının ardından 1 ay içerisinde kararın temyize götürülme imkanı bulunuyor.
NSU'nun geçmişi
Almanya'da, 2000-2007'de 8'i Türk 10 kişiyi öldüren, iki bombalı saldırı düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı. Cinayetler uzun süre karanlıkta kalmış, Alman medyası, 2000'li yıllarda cinayetlerin arkasında mafyanın ya da ailelerin olduğunu öne süren ve "döner cinayetleri" olarak adlandırılan haberler yapmıştı.
Neo-nazi terör örgütünün uzun yıllar boyunca Alman güvenlik birimleri tarafından tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte bazı istihbarat muhbirleriyle ilişki kurduklarının ortaya çıkması, Almanya’da büyük tartışmalara yol açmıştı.
Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatında aşırı sağcı gruplara ve kullanılan muhbirlere ilişkin bazı belgelerin 4 Kasım 2011'den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yaratmıştı.
NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, intihar ettikleri öne sürülmüştü. Beate Zschaepe ise NSU üyelerinin son kullandıkları hücre evini ateşe verdikten sonra polise teslim olmuştu.
NSU davası
2013’te görülmeye başlanan NSU terör örgütü davasında, 11 Temmuz 2018'de açıklanan kararda, baş sanık Beate Zschaepe ömür boyu hapse çarptırılmış, örgüte yardım ve yataklık yapan 4 sanık da 2,5 ila 10 yıl hapis cezası almıştı.
Almanya'nın en geniş kapsamlı davalarından NSU'da 5 sanığı 14 avukat savunmuş, 93 mağduru ise 60 avukat temsil etmişti. Toplam 438 duruşmada tamamlanan davada 765 tanık ve 56 uzman dinlenmişti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com