Kudüs
İsrail'in Ürdün'ün Akabe kentinde düzenlenen 5'li güvenlik toplantısında taahhüt ettiği "işgal altındaki Filistin topraklarındaki Yahudi yerleşim birimleri inşaatlarını dondurma" sözüne rağmen hükümet üyelerinin daha sonra yaptığı çelişkili açıklamalar tartışma konusu oldu.
Akabe'de 26 Şubat'ta Filistin, İsrail, Ürdün, ABD, ve Mısır'ın katılımıyla düzenlenen güvenlik toplantısının sonuçlarının yayınlanmasından kısa süre sonra Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümet üyelerinden 5'li toplantıdaki taahhütlerini çiğneyen açıklamalar ve paylaşımlar geldi.
Netanyahu ve Akabe toplantısına katılan İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Tzachi Hanegbi tarafından peş peşe yapılan açıklamalarda, yerleşim birimi inşaatlarına herhangi bir gecikme olmaksızın devam edileceği vurgulandı.
İsrail kabinesinin aşırı sağcı üyelerinden Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de daha önce bu yönde açıklamalar yapmıştı.
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, toplantının ardından, "Ürdün'de olan Ürdün'de kalacak." ifadesini kullandı.
Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de Twitter hesabından, "Ürdün'de ne hakkında konuşup ne konuşmadıkları hakkında hiçbir fikrim yok. Bu gereksiz konferansı ben de sizin gibi medyadan duydum. Ama bildiğim bir şey var: Yerleşim yerlerinde inşaat ve imar bir gün bile durmayacak, bu benim işim." paylaşımında bulundu.
Smotrich, İsrail ordusunun Batı Şeria'nın tüm bölgelerinde herhangi bir kısıtlama olmaksızın faaliyet göstermeye devam edeceğini de kaydetti.
Muhalefetin tepkisi
Muhalefet lideri ve eski Başbakan Yair Lapid, Netanyahu başkanlığındaki hükümetin Akabe sonrası açıklamalarını eleştirdi.
Lapid, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "İsrail Devleti, ABD gözetiminde düzenlenen bir konferansa en üst düzeyde resmi bir heyet gönderip anlaşmaya vardıktan sonra üst düzey bakanlar kendi aleyhine tweet atamaz. Bu bir hükümet değil, bu tehlikeli bir karmaşadır." ifadesini kullandı.
Muhalefetteki Bir Gelecek Var Partisi üyesi, eski Meclis Başkanı Mickey Levy de Ben Gvir'e yanıt olarak, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Görünüşe göre, artık yetişkinler çocuklara ne yapacaklarını söylemiyor, bu hükümet değil, anaokulu." benzetmesinde bulundu.
Kısa süre sonra ise Netanyahu, "Tweetlerin aksine Batı Şeria'daki inşaat ve planlama, herhangi bir değişiklik olmaksızın orijinal planlama ve inşaat programına göre devam edecek. Herhangi bir dondurma olmadı ve olmayacak." paylaşımında bulundu.
İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Hanegbi de yaptığı yazılı açıklamada İsrail'in Akabe'deki tüm taahhütlerinden geri çekildiğini belirterek, "Ürdün'deki görüşmeyle ilgili haberlerin ve tweetlerin aksine İsrail politikasında bir değişiklik yok." ifadelerini kullandı.
İsrail'in, gelecek aylarda Batı Şeria'da 9 kaçak yerleşim birimi ve 9 bin 500 yeni konutun inşasını onaylayacağını belirten Hanegbi, Mescid-i Aksa'ya ve Batı Şeria'daki şehir ve kasabalara yönelik askeri saldırılara işaret ederek, "Tapınak Tepesi'nde (Mescid-i Aksa) herhangi bir inşaat dondurulması veya statüko değişikliği yok ve İsrail ordusunun faaliyetleri üzerinde herhangi bir kısıtlama yok." dedi.
Koalisyon hükümetini bir arada tutma çabası
Bu çelişkileri değerlendiren Kudüs İbrani Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Jonathan Freeman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, konu yerleşim birimleri olunca İsrail siyasetinin genel olarak değişmediğini düşündüğünü söyledi.
Netanyahu'nun yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri inşasının askıya alınmayacağına ilişkin söylemiyle koalisyon hükümetini bir arada tutmaya çalıştığını belirten Freeman, ancak sahadaki fiili eylemlere bakıldığında yerleşim birimleri inşasının önceki hükümette olduğu gibi herhangi bir değişiklik olmadan asgari düzeyde olacağı görüşünü paylaştı.
Akabe toplantısının muhtemel hedefleri
Freeman, Akabe toplantısının yeni İsrail hükümeti ile Filistinliler arasında iletişim kanallarının açılması bakımından önemli olabileceğini söyledi.
Yeni koalisyon hükümetindeki sağcı partilerin varlığına işaret eden Freeman, halihazırdaki hükümetin öncekine nazaran Filistinlilerle doğrudan iletişiminin daha az olacağına dair bazı endişeler olduğu ifade etti. Freeman, toplantının hedeflerinden birinin bu iletişim yollarının açılması olabileceğini dile getirdi.
İsrailli akademisyen, tüm taraflara teşekkür eden ABD Dışişleri Bakanlığı açıklamasını anımsatarak, diğer bir hedefin ise "ABD'nin resimde olduğu gerçeğini pekiştirmek" olabileceğini aktardı.
Freeman, "İsrail, Akabe'de sözlerin değil eylemlerin etkili olduğunu iletti. Yani hükümette konuşan pek çok kişi var ancak önemli olan hükümetin gerçekte ne yaptığı." dedi.
Netanyahu'nun hükümetteki isimlerin henüz onaylanmamış politikaları açıklamaması konusunda gayret sarf ettiğini söyleyen Freeman, "Bu mesele önemli. Çünkü Netanyahu Filistinlilere ilişkin konuların kontrolden çıkmamasını önemsiyor ama aynı zamanda hükümetinin bekası meselesini de önemsiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Akabe toplantısında alınan kararlar
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, İsrail hükümeti ile Filistin yönetimi Akabe toplantısında, tek taraflı eylemleri 3 ila 6 ay durdurmaya hazır olduklarını teyit etti.
Tek taraflı eylemlerin durdurulması, İsrail'in, 4 ay boyunca yeni yerleşim birimi inşaatını tartışmaya açmama ve 6 ay boyunca da kaçak yerleşim birimlerine onay vermemesini içeriyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com