FETÖ/PDY darbesi soruşturması kapsamında hakkında gözaltı kararı verildikten 1 gün sonra tatil yaptığı Bodrum'da bu sabah gözaltına alınan gazeteci/yazar Nazlı Ilıcak'ın oğlu Mehmet Ali Ilıcak’tan annesi ile ilgili çarpıcı açıklamalar geldi. AK Parti ve Erdoğan düşmanlığının annesinin gözüne perde indirdiğini ifade eden Ilıcak, “Annemden bu darbeden sonra şunu bekliyordum; ‘Ben kandırıldım, inandığım bu değildir’ demesini beklerdim” dedi.
“Maalesef son 3-4 sene içinde bu FETÖ teşkilatına, içinde olmamak ile beraber inandı” Annesi ile bu sabah görüştüğünü ve teslim olması gerektiğini söylediğini ifade eden Mehmet Ali Ilıcak, “Kendi teslim oldu. Sabah konuştum ben yanındaki arkadaşla. Kendi teslim olmak üzere polise gitti, Emniyet Müdürü geldi aldı. Orada yanlış aksettirildi” diye konuştu.
“Annem maalesef son 3-4 sene içinde bu FETÖ teşkilatı, terör örgütü ile beraber, içinde olmamak ile beraber bunlara inandı” diyen Ilıcak, annesini defalarca ikaz ettiğini kaydederek, “Benim Twitter'ıma girip geriye dönük dönem dönem bakarsanız bu ikazlarımı görürsünüz. Bu işleri gördükten sonra hele 15 Temmuz’dan itibaren insanın kendi milletine kurşun sıkan, Meclis'ini bombalayan, halkına savaş açan çevreyi gördükten sonra annemin tavrını çok daha net ortaya koyması gerekirdi. Darbeleri desteklediğine inanmıyorum, ama tavrını çok net şekilde ortaya koyması gerekirdi. Bence maalesef AK Parti’ye veya Erdoğan’a duyduğu bir hiddet var. Bu onun gözünü perdeledi. Çünkü annemden bu darbeden sonra şunu bekliyordum; ‘Ben kandırıldım, inandığım bu değildir’ demesini beklerdim" şeklinde konuştu. Annesinin darbe karşıtı olduğunu ifade eden Mehmet Ali Ilıcak, “O tankın önüne çıkmasını ben Nazlı Ilıcak’tan beklerdim. Veya köprünün üstüne çıkmasını beklerdim. Açıkçası samimiyetle beklediğim buydu” dedi.
“Annemin bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekirdi” “Annemin darbeleri desteklediğine inanmıyorum” diyen Ilıcak, sözlerine şöyle devam etti: “Annem bu süreci kendi çağırdı. Şimdi vicdani açıdan baktığım zaman annemin son 3-4 senelik yazı tutumunda maalesef defalarca ikaz etmeme rağmen bu noktaya gelindi. Karşılıklı belki beş yüz kere, bin kere ikaz etmişimdir yanlış yaptığını. Darbeleri desteklediğine inanmıyorum. Böyle bir şey yok. Ama bu yapı ile maalesef o mesafeyi arasına koyamadı. Erdoğan’a karşı bu hiddeti niye beslediğini açıkçası bilmiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız anneme karşı nezaketini her zaman korumuştur. Bizim ailemize karşı kötülüğü olmayan bir insandı. Niye annem bu kadar karşı durdu onu hiçbir zaman anlayamadım. Orada FETÖ’cü Ali Fuat Yılmazer gibi eski istihbaratçılar annemi dezenformasyon yaptı. Bunların işi bu, inanma bunlara dedim. Bu adamlar annemin gözünü perdeledi. Bu yaşananlara açık tavır al, bu senin için bir fırsat, bir dönüm noktası dedim. Sen darbeciliğe, darbelere karşı, 28 Şubat’a karşı gelmişsin, 80’e karşı gelmişsin, 60’a karşı gelmişsin, 70’e karşı gelmişsin. Buna da karşı dur, ‘15 Temmuz darbesine karşıyım’ de. Daha net tavır koyması gerekir, annemin bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekirdi. AK Parti, Tayyip Erdoğan kötülük yapmıyor bu ülkeye. Cemaat kötülük yapmış bu ülkeye. Her unsuru bir terör örgütü müdür bilemem, lakin cemaat diyoruz fakat bir terör örgütüymüş bunlar. Çok geç oldu artık. İnşallah kendini doğru ifade etme imkanı bulabilir annem. Darbelere karşı olduğunu ifade edebilir. İnşallah bundan sonra doğru yolu parti olarak değil ama kendisi için bulur, pişman olmayacağı şeyler yapar.”
dikGAZETE.com