Uzman Psikolog Özge Genlik, "Evlilik 'ben'in 'biz' e dönüşümü ve 'bir'e doğru yolculuğundaki görkemli bir sanattır; öz güzelliğin yaratıcı bir şekilde dışa vurumunu ifade eder. Evlilik bir bilimdir her an kendi öz benliğiniz ile yüzleşirken doğru-yanlış ikileminden mesafe alarak gerçeklik ile sizleri yüzleştirir" dedi. Türkiye'de evlilik oranlarının hızla ivme kaybederken eş zamanlı olarak boşanma oranlarının hızla yükselişinin sergilendiğini kaydeden Genlik, "Boşanmanın zeminindeki en önemli etkenler geçimsizlik, ilgisizlik, aşkın sona ermesi, şiddet, stres, sosyo-ekonomik istikrarsızlık gibi ortaya konulsa da bir evliliğin sona ermesinin zemininde kök salan en önemli neden: bireyin kendisi ile yüzleşmekten vazgeçmesidir. Evlilik süreci derinleştikçe partnerler birbirlerinin en iyi ve en kötü niteliklerini birbirlerine yansıtırlar. Tüm ilişkilerimiz bizi bize yansıtan aynalar vazifesi görmektedir. Evlilik sürecindeki ilişki ise her an bizi bize yansıttığı için kendimize yönelik tahammülsüzlüğümüz neticesinde sürekli olarak karşımızdaki partnerimizi değiştirmeye yöneliriz. Halbuki her ilişkide öncelikle odaklanacağımız kişi kendimiz olmalıyız. Kendimizi ne kadar seviyor ve kabul edebiliyorsak, evlilik sürecindeki denge ve iletişim bir o kadar destekleyici olur" diye konuştu.
Uzman Psikolog Özge Genlik, dengeli ve mutluluk hissiyatının içselleştirildiği bir evlilik süreci için 7 adımı şöyle sıraladı:
"1. Karıncalar gibi “ben” duygusundan önce “biz” duygusu ile eyleme geçerek sevgi-saygı-paylaşım-dayanışma-öze güven zemininde derin bir bağlılık ve yakınlık içeren size özgü, biricik yaşam zincirinizi oluşturun. Bunun için partneriniz ile öz paylaşımlarınız olsun. Hergün 10 dakika boyunca birbirinizin gözlerinin içerisine bakarak nefes ritminizi eş zamanlı hale getirin ve sözsüz iletişimin dingiliği için birbirinize alan ve zaman tanıyın.
2. Larvanın önce tırtıla sonrasında kelebeğe dönüşüm süreci gibi. Evlilik sürecinin süreklilik arz eden bir dönüşüm süreci olduğunu hatırlayın. Evlilik sürecindeki mutluluk ve doygunluk hissiyatlarının deneyimlenmesi, tıpkı kelebeğin dünyaya gelmesi gibi adım adım ilerleyen bir dönüşümdür. Bu süreçte sonsuz saygı ve olanı olduğu gibi kabul etmek önemlidir. Partnerinizi olduğu gibi kabul edin. Partnerinizde sizde rahatsızlık hissiyatları uyandıran eylemler gözlemliyorsanız bilin ki, rahatsızlık olarak deneyimlediğiniz her eylem sizin kendinizde değiştirmeniz veyahut dönüştürmeniz gereken bir niteliğinizi işaret etmektedir.
3. Evlilik sürecinde iç huzur ve denge için “etkili iletişim kurmak” esastır. Partnerinizi anlamak için dinleyin, kendi ihtiyaçlarınzın tatmini için duymak ilişkide duygusal kaosa sebebiyet verir. Kendinize sorun: “haklı mı olmak isityorum yoksa mutlu mu?” Tıpkı kobra yılanının zehrinin sinir sistemini felç etmesi gibi; olumsuz/negatif inanç kalıplarının evlilik sürecinizi felce uğratmaması için birbirinizin fiziksel ihtiyaçlarını duyumsamanın yanı sıra partnerinizin duygusal ve ruhsal ihtiyaçlarını da görebilmek için daima meraklı bir kaşif gibi davranmaya özen gösterin.
4. Hayatınızdaki en değerli ve önemli kişi “siz”siniz. Evlilik sürecinde seçtiğiniz partneriniz size “bir”liğe uzanan yolculuğunuzda eşlik eden ,sizi gerçekten siz haline dönüştürecek en değerli yoldaştır. Partnerinizden beklediğiniz davranışları gözden geçirin. Size daha saygılı davranmasını mı istiyorsunuz öncelikle siz kendinize daha saygılı davranın. Sizi daha çok sevmesini mi istiyorsunuz, öncelikle siz, kendi içinizde oluşturduğunuz sevmenin ve sevilmenin engellerinizi kaldırın. Size daha fazla yaklaşmasını istiyorsanız öncelikle siz kendinizi daha yakından görmeyi deneyin. Yaşamdaki en güçlü bağ kendinizle kuracağınız bağdır ve bağı en güçlü kılan şey ise koşulsuz sevgidir. Kendinizi olumlu ve gölge yönleriniz ile bir bütün olarak koşulsuz kabul zeminde sevmeyi tercih edin.
5. Evlilik canlı ve dinamik bir süreçtir. Partneriniz ile birlikte iç huzur zemini oluşturabilmek için sadece birbirinizi anlayabileceğiniz yeni bir dil yaratın. Tıpkı tavus kuşlarının eşleriyle bağlantıya geçebilmeleri için kuyruklarını kullanarak çıkardıkları ses gibi. Partnerinizin tüm dünya seslerinden sizin sesinizi ayırt edebileceği özel bir bağınız olsun.
6. “Bir”liğe uzanan dönüşümsel sürecinizde kuğu kuşları gibi suyun üzerinde sadakatle, aşkla yol alabilmek için çevrenizdeki diğer insanların ihtiyaçlarına ve hayallerini fark edin, bir diğerinin en büyük rüyasını gerçekleştirebilmesi için partnerinizle birlikte emek ve dayanışma içerisinde çalışın.
7. Bilgeliğin başlangıcı insanın kendini bilmesi ile başlamaktadır. İnsanın kendini bilmesinin başlangıcı ise diğerinin gözlerinde kendisini görmesi ile başlar. Evlilik yok edici aynı zamanda birleştirici bir güçtür. Zihninizde takılı kaldığınız bütün inanç kalıplarını yok ederek sizi kalp boyutundaki akışta var olana doğru birleştirir. Ve tamamıyla gerçek benliğinizle yüzleşen siz, tıplı flamingo kuşları gibi her türlü değişken ortam ve koşullara kolaylıkla uyum sağlarsınız artık bilinciniz tamamen açık ve dingindir."
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com